https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BELÖZ TAKTİĞİ İLE

Okunması Gerekenler

Fenerbahçe sahaya 5 tane (Sosa, Mert Hakan, Zayc,Mesut, Irfan Can) kariyerlerinin önemli bir bölümünde 10 numara pozisyonunda oynamış oyuncuyla çıktı. Hatta Hollanda’da bir çok kez o mevkide oynamış bugünkü sağbekimiz Ferdi’yi de sayarsak bu sayı 6’ydı. Bana geçen sezon Emre Belözoğlu takımın başına geçtikten sonra oturtmaya çalıştığı sistemi hatırlattı. İlk iş olarak Gustavo’yu kesip Sosa’yı ve diğer ofansif orta sahaları beraber oynayacak şekilde takıma monte etmişti. Böylelikle daha hızlı ve akıcı bir pas trafiğinin ortaya çıkmasını sağlamıştı.

Bugün bu hızlı pas trafiğini kopuk kopuk, sadece kısa bölümler halinde sergileyebildik. Ben açıkçası daha da iyisini bekliyordum, pozisyona daha fazla gireriz ümidi içerisindeydim ama yine de sahadaki genel duruşumuz gayet iyiydi, hem de farklı bir sisteme geçmiş olmamıza rağmen.

4’lü savunmaya geçişin arızalarını da gördük saha içinde. Yediğimiz golde rakibin hızlı çıkışını ve eksik yakalanmamızı engelleyemedik. Bu tip bir kaç pozisyon daha oldu. Berke galibiyete katkı sağladı. Ancak esas parlayan ”yılın transferi” Kim Min Jae’ydi.. %100’lük 2 pozisyonu engelledi. Beklerimizden Ferdi’nin arkasına özellikle 2.yarıda çok adam kaçtı. Novak ta çıkarken bir kaç pas hatası yaptı. Eğer bu sistemle devam edeceksek, özellikle Kadiköy’de kapanan takımlara karşı Novak akan oyunda fazla katkı sağlayamaz gibi geliyor bana.

Tabii özellikle ön taraftaki yetenekli oyuncularımızı konuşmak lazım. Irfan Can’ın ilk goldeki asisti ve Mesut’un bitirişi oyunu çevirdi. Bizim ne yapıp edip Mesut sahadayken onu daha çok oyunun içine çekmemiz lazım. Mesut ve Irfan Can gibi ustalar ne kadar çok birbirleriyle pas trafiği içine girerlerse oyunumuz o derece güzelleşir. Bunun yanında 60.dakikadan sonra oyundan düşer gibi oldu Mesut, Berisha da hiç top tutamaz oldu, ikili mücadeleleri kaybetti. Sanki biraz daha önce çıkabilirlerdi.

Oyuna girenlerden Crespo ise attığı golle tarihe geçti. 10 kişi kalan Fenerbahçe’yi galibiyete taşırken yıllarca hatırlanacak nefis bir vuruş yaptı. Bu noktada şunu da belirmek isterim ki, bugün deplasman tribününü açmayan, %100 dolu tribün kararı alınırken deplasman seyircisini es geçenleri burdan kınıyorum. O gol sevincini tribünde yaşamamızı engelleyenler bu korkak kararlarıyla futbolun en renkli unsurlarından birini öldürüyorlar haberleri yok. Hepsine yazıklar olsun diyorum.

Son sözüm de hakemle ilgili. Ben bu yazıyı yazarken Galatasaray kulübünün tepkilerini dinliyorum televizyonda bir yandan. Eğer bugün Tisserand oyundan atıldıysa ve Marcao sahada kaldıysa, ilk devre hem Berisha’ya yapılan hareketteki penaltı hem de Berkan’ın elle oynaması (yıllar önceki Drogba-Gökhan Gönül arasındaki penaltının aynısı) es geçildiyse Galatasaray’lılar lütfen hiç hakem konuşmasın. Fatih Terim’in artık kabak tadı veren küfür ve hakaretlerinin arkasında durmasınlar. Diagne’nin attığı goldeki net faul yüzünden isyan etmesinler. Fenerbahçe’nin galibiyetine de gölge düşürmesinler.

Biz de bu tartışmalara çok takılmayıp, iyi konsantre olarak bundan sonra seri galibiyetlerle zirveye yaklaşmaya bakalım. Artık lütfen gereksiz puan kayıpları ile uzun süre sonra bu kadar sevinmişken tekrar keyfimizi kaçırmayalım.

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: alp.eralp@abcspor.com

twitter: @alperalp72

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

HEP SONLAR HATIRLANIR

Maç başlamadan önce sorsalar, ''Beşiktaş'ı 2-1 yeneceksin, razı mısın?'' diye, çoğumuz kabul ederdik herhalde. İstediği kadar sıkıntılı bir dönem...

Benzer Konular