MOURINHO’YA YAZDIM

Skordan tamamen bağımsız bir tespittir, maç başlamadan yazıyorum bu kısmımları genelde.

Bu sene zor gibi görünüyor, en azından ben inanmıyorum şampiyonluğa ama önümüzdeki sezon Mourinho Fenerbahçe’yi şampiyon yapabilir ve bu şampiyonluk kariyerinin en büyük başarısı olur, Türkiye’de durum bu kadar vahimdir ve buna benzer bir açıklama da yapar başarırsa ama dediğim gibi bu sene zor..

Maçın 11’i açıklandığı anda da şaşırdım, Tadić, Nesyri ve Dzeko’nun aynı anda sahada olduğu bir kadro fazla ofansif geldi. Rakibin iki kanat forveti bu kadar hızlıyken Osayi’siz çıkmak ve hatta bu oyuncuları organik olmayan iki bekle kontrol etme fikri de kafama hiç yatmadı. Yusuf acemi, Çağlar Samet’ten bile daha kötü bir stoper; Djiku ve Škriniar’lı 4’lü bekledim.

Ayrıca Levent Mercan ve Amrabat’lı 3’lü top çıkarmak ve taşımak konusunda daha mahir, Fenerbahçe sıkıntı yaşar diye düşündüm bu üçlüyle..

Ben Galatasaray’ı biraz fazla gözümde büyütmüşüm, ilk yarıda Fenerbahçe hiç de öyle perişan falan olmadı ama pozisyon üstünlüğü eşit de olsa oyun üstünlüğü Galatasaray’daydı, Fenerbahçe topa sahip olmak konusunda biraz zorlandı.

Benim gördüğüm tablo şuydu, Lemina, Sara ve Torreira üçlüsü daha çabuk ve seriydi, ikinci bölgede Fenerbahçe orta sahasına pres üstünlüğü sağladılar, Fenerbahçe’yi uzun topa zorladılar, bunlar zor toplar forvet oyuncuları için ama stoperler için daha kolay elbette ve çoğunu aldı Galatasaray stoperleri. Bu arada reboundlar ve sahipsiz toplarda da Szymanski dışında seri ve hızlı oyuncu yok, özellikle Tadić bir kaç kez çok çok ağır kaldı ve oyun üstünlüğü Galatasaray’daydı diyebilirim bu sebepten..

Fenerbahçe kazanmak için topa daha fazla sahip olmalı, çift santrfor ve Tadić alan daraltma konusunda ziyadesiyle defolu, Fred’in yükünü omuzundan alacak ve arada köprü olacak bir oyuncuya da ihtiyaç vardı, Mourinho’nun 11’inin bu anlamda da yanlış olduğu aşikardı..

Hakem hiç bir oyuncuya emek hırsızlığı imkanı vermedi, bir iki Galatasaraylı oyuncu da alışkanlık yapmış bir durum bu, yediremediler ama yabancı hakem her iki takım aleyhine de bir iki faulü de kaçırdı.

Ikinci 45 dakikaya Galatasaray etkili başladı ama Fenerbahçe çabuk dengeledi ve ön alan baskısını biraz artırdı ve bu Galatasaray takımının oyun boyunu biraz uzattı.

Kartlı Çağlar’la Djiku’ya değiştiren Mourinho Amrabat ve Szymanski değişikliği ile orta sahaya bir direnç, temiz bir pas ayağı ve akıl ekledi. Bu hamle Fenerbahçe’ye topa biraz daha fazla sahip olma ve ileriye taşıma şansı verdi ve bu dakikalarda Djiku’nun yakın mesafeden kafa vuruşuyla Fenerbahçe taraftarını heyecanlandıran pozisyonu yaşandı..

Okan’ın Yunus hamlesi de bana göre Fenerbahçe’nin hızını biraz kesti..

Maç ortada bir hal almışken kenardan hamle beklendi ama Mert Müldür ve Talisca hamlesi ama geç geldi.

Dakikalar ilerledikçe Galatasaray daha defansif bir refleks sergiledi ama Fenerbahçe bundan yararlanamadı ve maç 0-0 bitti ve Galatasaray sahadan mutlu ayrıldı..

Mourinho’nun Szymanski takıntısının anlamsızlığını bugün oyundan çıkar çıkmaz gördük..

3’lü savunma bir şekilde tuttu diye ses etmedik ama Tadić-Dzeko-En Nesyri üçlüsü bu seviyede fazla oldu. Zaten Tadić ve Nesyri sadece oyunu rakip yarı sahada oynadığın bölümde etkili, Tadić kesinlikle hamle oyuncusu olmalı diye defalarca yazdık ve bugün o Tadić sahada 90 dakika kalırken Talisca 10 dakika kaldı kalamadı.

Fenerbahçe’nin maçın son bölümünü doldur boşalt bile yapamadan bitirdiğini gördük. Sen o topu havadan gönderemiyorsan Nesyri ne işe yarar? Ne işi var sahada..

Derbi 11’i diye bir şey var, derbi maçı diye bir şey var, bu 11 çok alakasızdı. Ne top taşıyabildi ne de önde pres yapabildi, üstelik orta sahada da çok ağır kaldı..

Talisca’ya 3 futbolcu maaşı 10 dakika oynasın diye mi verildi. Talisca’yı ve Maximin’i şu maçta sahada göremedik, Maxi’nin sakat veya grip olduğuna da inanmıyorum. Maxi gibi bir adamı kullanmayan hoca için hoca değildir diyemem ama zamanı geçmiş derim, egosu hocalığından büyük derim. Bana göre Fenerbahçe ligi ikinci bitirdi bugün, fazlasını yapardı ama bu puan kaybı A’dan Z’ye Mourinho’ya yazar..