Avrupa Ligi’nde gruplardan çıkarken son iç saha maçımızı Lyon’a karşı oynadık. Gördük ki hoca o maça beraberlik için çıkmış. Ben o gün bu durumu yadırgamıştım. Acaba yeterli olacak mı, Danimarka deplasmanı kolay değil, rakiplerin maçlarından ters skorlar çıkabilir diye düşünmüştüm. Ben yanıldım. Mourinho haklı çıktı. Grupları geçtik yolumuza devam ediyoruz.
Bugün de beraberliği cebine koyarak çıktı hoca. Rakibi güzel kilitledi. Hem de bunu kağıt üstü yumuşak gözüken bir merkez orta sahaya rağmen yaptı. Belki zaman zaman topu verdi ama pozisyon vermedi. Takım çok iyi yerleşti. Hiç alan bırakmadı rakibe. Defansif olarak üst düzey bir performans sergiledi.
Ancak hücumda o kadar üretken olamadık maalesef. Galatasaray’a hızlı oynayan, seri takımlar ters geliyor. Biz o denli hızlı değiliz. Daha fazla set oyunu oynuyoruz, bu da Galatasaray’ın işine geliyor. Bir de Szymanski’nin pas hataları, Tadiç’in bir türlü etkili olamayışı, En Nesyri’yi de pek besleyemeyişimiz eklenince pozisyon bulmamız zorlaştı.
Yine de özellikle ikinci yarı rakibe göre daha etkili olduğumuzu söyleyebilirim. Fred geçen sezonki maçtaki gibi çok savaştı. Skriniar ve Yusuf defansta hatasızlardı. Dzeko çok hırslı başladı, 60’tan sonra yoruldu. Her şeye rağmen rakibi böyle yakalamışken biraz daha cesur olmamız lazımdı diye düşünüyorum.
Bakalım bu beraberlik yetecek mi ?
Bence işimiz zor.
Türkiye’de Galatasaray 7 puan kaybeder mi?
Kolay değil.
Ama bakarsın yine ben haksız çıkarım, hoca haklı çıkar.
Sezonun sonunda belki de mucizevi bir şampiyonluk hikayesi yatar.
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72
