Genel kanı şöyle sezon başından beri: İki takım da kolay kolay puan kaybetmez, o yüzden aralarında yaptıkları maçlar şampiyonu belirler. Eger bu teori doğru çıkarsa ve iki takım da ligin sonuna kadar at başı giderlerse, Sami Yen’de Mayıs ayında oynanacak maçta iş bitecek. O gün şampiyon belli olacak.
Bir diğer genel kanı da bu maç özelinde Fred’in yerine İsmail’in oynayacağı yönündeydi. Benim de içinde bulunduğum çoğunluk hocanın fazla risk almayacağını düşünüyordu. Bizler haksız çıktık. Hoca daha ofansif daha cesur olan 11’i seçti. Ancak neredeyse tamamen Dzeko’ya uzun top attık. Top bizdeyken yere hiç inmedi. Bu oyunda da İrfan Can ileri geri boş koşular yaptı. Açıkçası kötü bir 45 dakika geçirdik.
Bu 45 dakikada Galatasaray bize göre daha önde bastık. Bizim ön alan baskımız bir tık daha orta sahaya doğruydu. Dolayısıyla çok fazla top kaybı yaptıramadık rakibe. Belki çok net pozisyonlar yakalamadılar ama kabul edelim kalemize daha fazla geldiler ve topla daha fazla oynadılar.
İkinci devre Cengiz’in yerine Ismail girince Irfan Can sağ kanada geçti. Oyunumuz biraz daha eli yüzü düzgün hale geldi. Ismail orta sahaya enerji getirdiği gibi öne de bir kaç etkili top taşıdı. Ama yine de çok baskılı olduğumuz söylenemez. Sadece ilk devre oyunu biraz daha rakibe bakarken bir miktar dengeyi sağladık diyebiliriz. Yoksa genel olarak kördöğüşü şeklinde geçen klasik bir beraberlik maçıydı. Kalecilerin önemli bir kurtarış yapmadığı, gol pozisyonunun olmadığı kısır bir derbi olarak bu gece tarihe geçti. Oyun kısır olunca Fenerbahçe tribünleri de sönük kaldı, tribunleri ateşleyecek hareketler hic yoktu sahada ama ben yine de biraz daha takımı ittirmemizi beklerdim.
Avantaj sağlamak için biraz daha baskılı ve coşkulu bir oyun oynamalıydık . Osai fazla çıkamadı. Ferdi belki de aşırı motivasyondan kitlendi kaldı. Tadic sadece bir pozisyonda Boey’a üstünlük sağladı. Dzeko sürekli uzun oynayınca çok yoruldu. Belki 75 gibi oyundan çıkabilirdi. Szymanski ise bir kaç basit top kontrolü hatasıyla kendine yakışmayan şekilde kayıp yaptı. Dziku Jayden ikilisi ise bir kaç ufak sakarlık dışında korkulan hataları yapmadılaŕ. Topu oyuna sokarken riske girmediler, uzun oynayıp bolca top kaybettiler.
Fred’in eksikliği en çok topu oyuna sokarken hissedildi.
Maç sonu itibariyle Galatasaray’lilar elbette daha mutlu. Sonucta iş Mayısa kalırsa iç saha avantajları olacak. Ancak bu işler belli olmaz. Önümüzdeki bir kac maçları bize göre daha zor. Ertelenen Sivas deplasmanları da var. Bir de Subat ayında Avrupa’da bizden bir tur fazla oynayacaklar. Bakarsın o arada kendimize iyi bir puan avantajı sağlarız. O zaman da bugün aldığımız beraberliğin belki de şampiyonluğu getirdiğini konuşuyor oluruz.
Bu gece belki biraz buruğuz.
Yarına toparlarız.
Sonrasında kaldığımız yerden işimize bakarız.
Şampiyonluğu sonuna kadar kovalarız.
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp72