Zaman içinde, Barselona basketbol takımının yıllardır maçlarını oynadığı ‘blaugrana’ bazen de eski olimpiyat köyü içindeki salonlarında çok kalabalık ama coşku düzeyi hiçbir zaman yüksek olmayan epey maç izledim. Dün gece Covid’den dolayı boş salonda, Jasikevicius yönetiminde, rakibine büyük saygı duyan bir Barselona takımını ise uzun zamandır izlememiştim. Zira eski kadrolarıyla karşılarında ki takım kim olursa olsun dün geceki maçı daha da farklı oynayabileceklerini bizzat yaşamışlığım var.
Sorunun iki basit yanıtı evet ya da hayır’ın ötesinde, son yedi yıldaki Zeljko Obradoviç ile kazanılan ve tüm dünyada ki basketbol paydaşlarınca hayranlık uyandıran kabulleniliş ne zamana kadar sürer? sorusuyla mı karşılık vermeli.
Geçen süredeki kazanımların değeri maalesef kaybedince net anlaşılıyor. Evet güzel bir rüya idi, beş yıl üst üste dörtlü final, kazanılan kupa belki kupalar bile olabilirdi ama bitti. Şimdi yeni sayfada yazılmak istenen bambaşka bir hikaye var. Tüm düzeni değiştiren, hücum da bire birlerin önceliğinde, şutu soktuğunuz vakit savunmayı da yükselten, yüzleri her takımın karşısında güldürebilecek fakat şutu sokamayıp, topa baskıdan yılarak, omuzları düşürdüğünüzde yerden kalkamayacağınız bir düzen bu.
Bir nevi yalancı baharların kapasite kullanımının en üst düzeyde gerçekleşmesiyle süreceği bir düzen.
Minik bir öneri oyun kurucun kadar konuşursun sözünü unutmamak lazım .Belki bütçeden alınacak pay ile yapılacak dokunuşun faydası olur.
Sözler biterken hafta başında aynı gün sonsuzluğa uğurladığımız Mustafa Kemal Atatürk ve Mehmet Baturalp’i saygı, sevgi ve minnetle anıyorum.
mail: omer.kocsan@abcspor.com
twitter: @omerkocsan