Belki seyirciler için aynı duyguları hissettirmeyebilir ama bütün pilotlara sorulduğunda kazanmayı istedikleri ilk pist için ‘istisnasız’ Monaco cevabı gelir.
Takvimin en prestijli parkuruna sahip, 1950 yılında ilk kez ve 1955’den itibaren aralıksız şekilde Formula’ya ev sahipliği yapan 3.340 m uzunluğundaki pistin en önemli özelliği, çok dar virajlara sahip olması..
Formula1’in efsane isimlerinden Nelson Piquet’nin “Yatak odanızda bisiklete binmeye çalışmak gibi” benzetmesini yaptığı yarış en ufak hatayı bile kaldırmıyor. Cadde üzerinde oluşturulan pistte en ufak kaçış noktasının bile, pilotların her türlü hatada yarış dışı kalmasına sebep oluyor.
Yarışlarda rekor 6 şampiyonluk ile efsane Brezilyalı pilot Ayrton Senna’da, tur rekoru ise 1.14.439 ile başka bir efsane Alman pilot Schumacher’e aittir.
Zaten küçük bir ülke olan, hatta şehirden de küçük denilebilecek ama içinde yaşayan insanların en garibanının 25 milyon dolar ve üstü servetlere sahip olduğu bu yerde, pistin de diğerlerine nazaran daha dar bir alana sıkıştırılmış olması da doğal olarak kaçınılmaz.
Sıcalık deniz seviyesindeki pisti oldukça etkiliyor ve yağmur yağması durumunda arabaların yarısından fazlası telef oluyor.
Buna en güzel örnekler olarak, 1996 yılındaki yarışta sadece 4, 1959 ve 1968’de de 5’er pilotun finişi görebilmesini gösterebiliriz!
Pist o kadar dar ki, start düzlüğü ve Monte Carlo oteli tüneli çıkışı hariç bir arabanın diğerini sollayıp geçebilmesi için tek çare olarak kanatlanıp üzerinden uçması gerekiyor!
Sıralama turunda ilk sırayı alan pilot, ‘yarışta ve pit’te büyük hata yapmazsa’ ipi göğüsleme şansı çok yüksektir.
Bu parkurda, pistten denize uçan ve vinçle çıkartılan araba da gördük, sokaklara göz attığımızda herkesin göz kamaştırdığı Formula 1 araçlarını gölgede bırakacak, şehrin zenginlerine ait milyon dolarlık arabaları, marinada şato büyüklüğünde yatlar, birbirinden devasal villaları ve lüks mağazaları da..
Hamilton tarafından “hızlı olmanız için her virajda dikiz aynanızı mutlaka bariyerlere sürtmelisiniz yoksa birinci olamazsınız” diye söylenen cümle bence ‘kibrit kutusu’ Monaco Pistini özetlemeye yeter de artar bile..
Pistin bir başka özelliği de, pit alanının start-finish düzlüğüne bakmaması! Bunun nedeni de zaten kutu kadar olan pist alanında o alana tribün yapıp daha çok seyirci çekme mantığı..
60 seneden fazla geçmişe sahip bu pist için daha çok şey yazar, söyleriz ama parkur istediği kadar dar,pit alanları küçük ve sıkışık, pilotlar da pistin şeklinden şikayet ediyor olsun, futbolda Şampiyonlar Ligini kazanmak neyse, FORMULA 1 dendiğinde de Monaco Grand Prix’si aynı anlamı ifade eder.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
tuna.ozkaya@abcspor.com