İlk şut isabetini 5.dakikada bulabilmiş, Pargo’nun muhteşem yönetiminde hücumda atan ve savunmada attırmayan bir oyun ortaya koyan Maccabi karşısında çeyreği 22-16, devreyi de 42-38 geride kapamıştık.
Maçın başlarında çok rahat penetre edip, çok kolay sayılar buldular. Gözler hem hücumda delicilik anlamında hem de dış alan savunmasında Hickmann’i o kadar aradı ki, 19 dakikada 19 sayı atan Pargo, ilk devrenin tek kelimeyle en flaş ismiydi.
20 dakikayı sadece 2’şer sayı ile bitiren Goudelock-Bogdanovic ikilisine rağmen sadece 4 sayı farkla sona eren devre, hemen herkesin umutlarını taze tuttu diyebiliriz.
Maçı ne getirdi dersek; bence 3.çeyrekteki Obradovic molası sonrası oyuna dahil olan Kenan Sipahi’nin muhteşem savunması fitili ateşledi. Pargo’ya yaptığı baskı ve akabinde gelen top kayıplarıyla bulunan hızlı hücum sayıları bir anda momentumu değiştirdi. Zoric de genç guard gibi en verimli maçlarından biri oynadı ve 9.30 dakikaya tam 10 sayı/4 ribaund sığdırdı. Ayrıca Emir de organizasyon anlamında fişi çeken isimlerden biriydi.
Bir başka nazar değmesin de double-double canavarı Bjelica’ya! 29 dakikaya sığan 13 sayı/12 ribaund/4 asistlik performansa tek kelimeyle alkış…
Fenerbahçe maçın başından sonuna dek neyi iyi yaptı dersek; Sofo’yu etkisiz hale getirmek ve takımın en skorer isimlerinin başında gelen Devin Smith’i 3 periyot toplamında 5 sayıda tutmaktı.
Ama Alex Tyus’dan öyle ekstra sayılar ve hücum ribauntları geldi ki, atletik uzun bu seneki 25.maçında 11’er sayı ve asist ile 2.double-double’ını yapmayı başardı.
Son çeyrekte momentum iyice eline alan Fenerbahçe, 13.000 seyircinin baskısıyla da skor avantajını bırakmadı ve karşılaşmayı 80-72 kazanmayı başardı.
Daha maçın ilk 5 dakikasında 11-2 geriye düşülen, 26.dakikada 54-43 ile 11 sayıya çıkan fark sonrası, maçı çevirmek bence bu serinin de kader noktası oldu. Hele de toplam sezon ortalamaları 28’leri bulan Gou-Bogdan ikilisinin 13 sayıda kaldığı bir karşılaşmada!
Çift hanelerden gelip kaybedilen maç sonrası Maccabi yetkilileri ve oyuncular bu gece eminiz; ”biz bu maçı burdan nasıl verdik” şokunu yaşıyorlardır. Fenerbahçe cephesinde de tam tersi moral ve özgüven Nirvanaya çıkmıştır malum.
Cehennem gibi bir 27 dakika ve sonrasında cennete yatay geçiş bu maçın tek cümleyle özetidir!
O maçı da kazanırlarsa Nokia Arena’ya 2-0 ile gidecekler ve bu takımın bu takıma 3 maç üst üste kaybetmesi çok ama çok zor! Maccabi’ye 2-0 kartıyla yani ordaki iki maçı kazansalar da, F4 için Ülker Arena’da kazanmak zorunda olduklarını hissettirerek gitmek çok önemli!
Haydi çocuklar… 1998 senesinden beri çıkılan Euroleague serüveninde, FB tarihinin en büyük başarısı gelmek üzere…
Maçlar sahada kazanılır ama biz şimdiden kendi yorumumuzu belirtelim; 15-17 Mayısta Madrid Barclaycard Arena’daki 4 koltuktan birini sahibi sarı-lacivetliler olacak.
13 Mart gecesi Olympiakos deplasmanı sonrası dediklerimi bir kez daha tekrar edeyim; Bilet-uçak ve otel rezervasyonlarınız için son hafta… Bu tarihi ana canlı olarak eşlik etmek istiyorsanız, elinizi çabuk tutun benden söylemesi…
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
burak.belgen@abcspor.com
@BurakBelgen