https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

YENİ POSTER ÇOCUKLARI…

Okunması Gerekenler

efeNBA Finalleri ve Euroleague Final Four’uyla beraber 2015 Draft’ine doğru da adım adım ilerliyoruz. Şimdiden ilk 3, ilk 4, ilk 5, ilk 10, ilk 15 sıra tahminleri yapılmaya, takımlarla oyuncuları eşleştiren dedikodular duyulmaya başlandı. Pek çok otorite, ilk dört sıra konusunda benzer fikirlere sahipken, bu dört yeni yıldız adayı hakkında bizim fikir edinmememiz tuhaf kaçardı. Bu dört isimden üçünü zaten 2014-15 NCAA sezonu boyunca takip ettik. Bir adayımız da Çin liginden iştirak ediyor. Gelin, biraz daha büyütelim merceklerimizi, büyütece dönsünler:

 

OKAFOR1) JAHLIL OKAFOR… (2.11m, Freshman, Duke, F/C, 17.7s 8.5r 1.4b 1.3a): Hız ve çeviklik konusunda büyük engellere ve eksiklere sahip olsa da, Okafor çok zeki ve donanımlı bir uzun. Daha şimdiden bir büyük oyuncu adayı. Şampiyon Duke’un ve Koç K’nın rahle-i tedrisatından geçmesi zaten başlı başına bir artı, fakat Okafor’u tanımlayacak en doğru özelliği, Anthony Davis’in önümüzdeki 10 yıl boyunca en büyük rakibi kesilmeye aday oluşu. Birbirlerine fundamental, kol açıklığı mesafesi ve oyun yapısı olarak çok benziyorlar. En büyük farkları, Davis’in atletik, Okafor’un ise teknik ağırlıklı olması. Evet, Okafor çok hareketli değil, ama hareket etti mi sağlam ses getiren cinsten bir oyuncu. NBA’de 5 numara oynamak için biraz kısa, 4 numara oynamak için ise şutunu geliştirmesi lazım. Okafor’un oyun yelpazesini tarif etmek için, o’nun Andray Blatche ile neredeyse tıpatıp aynı silahlara ve stile sahip olduğunu söylemek yeterli olur sanırım. Fakat korkuya mahal yok, Okafor ile Blatche’ın oyun disiplinleri, oyuna saygıları ve kişilikleri taban tabana zıt. Okafor da tepeden veya boyalı alan civarından topu alıp penetrelerle içeri süzülmeyi ve o dev cüssesine ters düşecek bir zerafetle sayı atmayı beceriyor. Savaşçı olmasa da iyi bir ribauntçu ve savunmacı. Ortalamanın üzerinde pas yeteneği ve zekasıyla birleştirdiği bir fırsatçılığı var. Çok kötü bir faul atıcısı olduğu için büyük anlarda sorumluluk alması herkesin işine gelmiyordu bu sene, ama bir freshman için çok çok büyük oynadı (USBWA Yılın Freshman’ı Ödülü’nü ve ACC Konferansı Sezon MVP’si Ödülü’nü aldı) ve bunu NBA’e taşımasına kesin gözüyle bakıyorum. Benim bu draft’te ilk sıra tercihim kesinle Okafor olur. Dominant olacak kendileri. Allah sakatlık ve zeval vermesin… Kime benziyor: Anthony Davis, Andray Blatche…

TOWNS2) KARL-ANTHONY TOWNS… (2.12m, Freshman, Kentucky, C, 10.3s 6.7r 2.3b 1.1a): Bu uzunumuz ise, bireyi parlatmayı seven Kentucky’nin ve pazarlamacı koç John Calipari’nin bir ürünü. Okafor’un temsil ettiği değerlerin tam tersini taşıyor bünyesinde (elbette ki basketbol adına konuşuyoruz). SEC Konferansı’nda Yılın Freshman Oyuncusu Ödülü’nü toplayan bu uzun, Okafor ile aynı boyda, fakat çok daha atletik ve mücadeleci bir isim olduğu için boy eksiğinin dezavantajını yaşamıyor. Ribauntlardaki etkinliği muazzam. O kadar sert bir savunmacı ki, Kentucky’de Willie Caulie – Stein ile kurduğu (bence uyumsuz olan) pota altı ittifakında resmen “Çanakkale Geçilmez” müdafaası yapıyorlardı, ki o savunmanın belkemiği Stein değil Towns’du. Üniversiteden 3.96’lık bir not ortalamasıyla mezun olduğunu da hatırlatalım – yani kafası çalışmıyor demek, laf-ı güzaf olur. Liderlik özellikleri had safhada olan Towns, takımında sürükleyici olmasa bile kesinlikle domine edici parçaydı. Öyle de devam edecektir. Okafor kadar kör bir serbest atış kullanıcısı. Skor gücünü ise çoğunlukla topladığı hücum ribauntlarına yüklüyor. Fakat repertuarı istikrarlı olmasa da geniş; bunları geliştirdikçe potansiyeli artacaktır. Blokçuluğuyla ve müdafaadaki hırsıyla adından çok söz ettireceğe benziyor. Umarım, Calipari’nin freshman’ı olmanın eksikliğini mental açıdan hissetmez. Kime benziyor: Dwight Howard, Tyson Chandler, Al Horford

3) D’ANGELO RUSSELL… (1.91m, Freshman, Ohio St., PG/SG, 19.3s 5.7r 5a 1.6tç): Yeni Magic Johnson adayımız. Kuşkusuz bu çok iddialı bir laf, ama bunu telaffuz etmekten korkmayanlardan birisiyim. Magic’in aksine rakiplerine hiçbir boy avantajı yok, ama hız avantajı var. Dahası, oyunu kurmaya değil, asist veya birebir skor ile bitirmeye alışkın bir pozisyon bilgisi ve oyun anlayışı var. Fakat bu, oyunu kuramayacağı anlamına gelmiyor tabi. Tek sorun, NCAA’de 2 numara oynamaya alışmışken, NBA’de oyun kurucu olarak oynayacağını açıklaması (ve ebadı sebebiyle zaten bunu yapmak zorunda olması). Savunmada kesinlikle Magic kadar istekli veya yetenekli değil, o’nun arzusu, takımına hücumda Showtime basketbolu oynatmak. Magic ile mukayese etme cüretini gösterebileceğimiz kadar iyi bir saha görüşü ve olmadık paslar verme kabiliyeti var. Hem de, çok ender rastlanan türden bir basketbol IQ’su ve yaratıcılıkla benzenmiş durumda bu meziyet. Artıları, clutch denilen o en ikircikli dakikalarda eli zerre titremeden büyük oynaması, Magic’ten çok daha iyi bir skorer ve şutör olması.

RUSSELLBu yönüyle de bir başka efsane pg “Pistol” Pete Maravich’i anımsatıyor. Hakikaten de hem penetre üzerinden stop-jump-shot’larla hem de boş pozisyonlarda mesafe ve dakika tanımadan yüksek yüzdeyle bitiriyor şutlarını (%41.1 üçlük isabeti). Penetreleriyle can yaktığı da bir gerçek. O da Okafor gibi atletizmden evvel yetenek diyenlerden. Russell, liderlik yapmayı, seyircileri havaya sokmayı seviyor. Takımını Big Ten’den çıkartıp tek başına NCAA’in son 32 ekibi arasına taşımayı başardı. Niye Magic’i çağrıştırdığına şaşmamak gerek. Unutmadan, Russell da Big Ten’de Yılın Freshman’ı Ödülü’nü kaptı; bunun yanına da Jerry West Ödülü’nü ekledi. Ayrıca Ohio State Üniversitesi tarihinde triple-double yapmayı başaran tek freshman olma rekorunu elde etti. Clutch ve Showtime basketbolu… Kulağı okşuyor… Görüştüğü takım, 76’ers. Düşünsenize, MCW kalsaydı, o ve Russell varken takım savunmada maç başına 15 sayı daha fazla yerdi fakat hücumda muazzam bir bütün oluşturabilirlerdi. Kim bilir kaç triple-double görürdük bu ikiliden… Russell, combo guard olarak MCW’den daha iyi bir top sürme tekniğini haiz. Ayrıca her zaman doğru karaları verecek kadar da olgun oynuyor. Neticede, büyük oyuncu olmak için gereken her türlü silaha sahip – savunma azmi dışında. Kime benziyor: Magic Johnson, Pete Maravich. Evet, Old-School… NBA’de oyun kurucu olarak bakalım neler yapacak?

4) EMMANUEL MUDIAY… (1.96m, Guangdong Southern Tigers, PG/SG, 18.0s 6.3r 5.0a 1.6tç.): Yukarıdaki üç isim de sezonu 2015 NCAA Men’s Basketball Consensus All-Americans’ın ilk veya ikinci takımına seçilerek noktaladı. Oysa Mudiay, geçen yıl SMU’dan ve NCAA’lerden ayrılma kararı verdiği için bu yarışa Çin Ligi’nden dahil oluyor. Mudiay, Kongo asıllı bir ABD vatandaşı. Ailesi (daha doğrusu, babasını çok küçük yaşta kaybettiği için, annesi) Mudiay gençken Kongo’daki savaştan kaçarak ABD’ye iltica etmiş. Mudiay sahada çok zeki, boşlukları ve hataları kolayca görüp en iyi şekilde değerlendiren bir skorer.

MUDIAYOyun kurucu pozisyonunda Jason Kidd’i veya Steve Nash’i değil, Ruseell Westbrook – Derrick Rose ekolünü anımsatıyor. Akrobasiyi seven bir oyuncu. Penetreleri çok etkili, turnikelerde spektaküler bitirişleri var. Yüksek tempo basketbolunu çok seven bir atıcı. Her yerden her bölgeden eli titremeden istikrarlı ve ekseriyetle sayı bulabiliyor. Atletizmi için söylenebilecek tek bir söz var: âlâ. Kondisyonu da atletizmi kadar sağlam. Fiziği de tekniği de iştah kabartıcı. NBA için bulunmaz Hint kumaşı denilecek bir durumda olmasa da, klasik bir NBA oyuncusu haline gelme bakımından bu diğer üç adaydan çok daha tecrübeli ve hazır bir oyuncu olduğu için çok az vakit kaybedecektir. Kısacası, NBA’de mevcut olan ve NBA’in bir guard’da aradığı her türlü özelliği barındırıyor. Ötesini pek çok takım da düşünmez zaten… Kime benziyor: Derrick Rose, Russell Westbrook, biraz da Victor Oladipo.

Bu isimler dışında dikkat edilmesi gereken çok isim var. Sadece ismen geçeyim bazılarını: Jerian Grant, Denzel Valentine, Branden Dawson, Travis Trice, Montrezl Harrell, Ta’Shawn Thomas, Cameron Payne, Justise Winslow, Kristaps Porzingis, Dragan Bender, Anzejs Pasecniks, Trey Lyles, Sam Dekker, Kelly Oubre, Frank Kaminsky, Mario Hezonja, Devin Booker, Harrison ikizleri Aaron ve Andrew, Rakeem Christmas, Tyus Jones, Aleksandar Vezenkov, JP Tokoto, Robert Upshaw... 25 Haziran gecesi çok şeye gebe. Draft’te görüşmek üzere…

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

EFE ÖZENÇ

efe.ozenc@abcspor.com

@efe_ozenc

1 Yorum

Comments are closed.

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

EUROLEAGUE’İN YENİ YÜZÜ, YÜKSELEN DEĞERİ PARİS BASKETBOL

Geçen sezonun EuroCup şampiyonu Paris Basketbol, ilk Euroleague sezonunda ne yapacak herkesçe soru işareti idi. T.J. Shorts gibi çok kısa...

Benzer Konular