Avcı en sonunda Beşiktaş’ı Güneş’in Beşiktaş’ından çıkarıp – top yapan, atak oynayan- kendi sistemiyle değiştirmeyi becerdi. Az gol ye, az gol at. Evet haftalardır kalemizde bir gol görmüyoruz ama güzel de bir futbol keyifi de göremiyoruz. %65 topa sahip olmak bile, seyir anlamında bir keyif yaratamıyor. Orta göbeği Elneny ve Atiba’dan kurarsanız, elbette yaratıcılıktan söz edemezsiniz.
Mehmet hoca olabilecek en doğru oyun kurgusuyla çıktı, pozisyon da yakaladı ama, gerek oturmuş defans, gerekse de formda Karius gole geçit vermedi. Karius’a ayrı bir parantez açalım. Hep patlamaya hazır bir bomba ama, çok yetenekli bir kaleci olduğu kesin. Rodallega’nın frikiğinden önce, ‘’Ne kadar doğru yerde duruyor ve bartajı ne güzel kurdu ‘’ diye içimden geçirdim. Normalde bir kalecinin biraz daha barajın tersinde durmasını beklersiniz.
Gelelim hakemlereeeee. Kötü demek için, bir seviyesi var demeniz gerekir. Kötü falan değildi hakemler. Bildiğin futbol katiliydiler. Abuk subuk bir sürü faul çaldılar. Caner’in sinirlenip sarı kart görmesini gerektiren bariz faulleri es geçtiler. Tartışmalı penaltıları da geçtim de, Diaby’e yapılan direkt kırmızılık hareketi nasıl atlar bir hakem? Hadi Yankaya berbat bir hakem olduğu için kırmızıyı sarı ile geçiştirdi. VAR’ın başında oturan dangoza ne diyeceğiz? Üstelik VAR inceledi ve devam ettirdi.
Bugün Burak’ın yaptığı (!) bir faulü inanın 10 yaşındaki çocuk çalmaz. Yönetim bu konuda acilen bastırmalı. Ağalamayana meme yok bu ülkede. Kıyameti koparacaksın. Ayrıcalık için değil, her maç düzgün yönetilsin diye.
Milli maç arasına, kaza bela gelmeden girilmesi iyi oldu. Bu bir haftada, sakatlıktan dönenlere kondisyon yükleme fırsatı doğdu. Böyle bir Burak’a kimse fazla katlanamaz. O yüzden bir an önce form tutturmak lazım.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: cuneyd.yuzak@abcspor.com
twitter: @cyuzak