Yeni yönetimin göreve gelmesiyle oluşan hava, taraftarın kombinelere ve Fenerium’lara hücum etmesi, özlediğimiz coşku ve heyecana kavuşmamız sonrası ben de havaya girdim ister istemez. Çocuk gibiydim resmen kalbim küt küt atıyordu uzun zamandır olmadığı kadar. O duygularla da geçtim televizyonun karşısına.
İlk devre fena da oynamadık aslında. Tamamı geçen sezondan kalma oyunculardan oluşan bir 11’le sahadaydık. Çok eleştirilen Aykut Hoca aslında birbiriyle iyi yardımlaşan, oyun disiplininden kopmayan, kompakt duran, alan daraltan bir takım bırakmıştı Cocu’ya. Benim ilk yarıda ve bundan önceki hazırlık maçlarında gördüğüm Cocu yönetiminde biraz daha farklı olan, aynı kompakt duruşu devam ettirmekle beraber, orta sahayı daha hızlı geçmemiz olacak sanki. Aykut Hoca ”top bizde kalsın” istiyordu. Topa hakim olmak, rakibi koşturmak, maçın sonuna da diri girmek çok önemliydi onun için. Cocu sanki topa sahip olmaya çok takmıyor. Daha dikine bir oyun, hızlı ve zaman zaman risk alan pasları tercih ediyor gibi.

Cocu da bazen Aykut Hoca’nın yaptığı gibi Alper’i o bölgede oynattı. Geçen sezon birkaç maçta verimli oldu, son hazırlık maçında da 2 gol attı Alper ama ben çok sıcak bakmıyorum açıkçası Alper’in forvette oynamasına. İyiniyetinden şüphem yok, formasını sonuna kadar terletiyor ama bana göre son pas, son vuruş tercihlerinde sıkıntı var Alper’in. O yüzden de o mevkinin adamı değil.

Cocu belli ki Benfica’ya boş alan bırakmama konusunda oyuncuları uyarmış.Topal-Eljif ikilisi bu görevi yerine getirirken, sağ kanatta Dirar-Isla ikilisi ilk yarıdaki performanslarını ikinci yarıda gösteremediler. Yoruldukça oyundan düştüler ve ciddi açıklar verdiler, Golde de Volkan’la beraber ikisi de hatalıydı. Stoperlerimiz Skrtel ve Roman da sağlam durdular. Bana sorarsanız ikisi de çok üst düzey stoperler değiller, her an hata yapma potansiyelleri var ama bir şekilde uyum da yakaladılar. Yine de muhakkak bir stoper daha katmamız gerek kadromuza.

Şimdi Kadiköy’e 1-0’lık dezavantajla çıkacağız. Belki santraforumuz yine olmayacak. Transferlerimizden en bilindik olanı Ayew’den belki yine yararlanamayacağız ancak bu kez tribünde yıllardır olmadığı kadar coşkulu bir taraftar yeralacak. Senelerdir küskün olan, hiç te azımsanmayacak sayıdaki ”tribüncü” geri dönmüş olacak. Fenerbahçe taraftarı uzun zamandır bir maça büyük etkide bulunup, galibiyetin alınmasında başrolü oynamadı. Eğer rövanşta Benfica’yı eleyeceksek bence o maçı taraftar alacak. 14 Ağustos umarım Kadiköy’ün yeniden doğuşu olacak.
mail: alp.eralp@abcspor.com
twitter: @alperalp