80’lerde, 90’larda öğrenci olmuş nesil hatırlar, gözlüklü öğrenciye dayak atmaya hazırlanan öğretmen önce nazikçe öğrencinin gözlüğünü çıkarır, masaya koyar sonra avuç içiyle iki tane asılır, kazasız belasız operasyonu tamamlardı ki; “bir temiz dövmek” dedikleri bu olsa gerek.
Pereira sürpriz bir şekilde Nani’yi kesmiş, Nani son haftalarda kötü. Evet, acaba geçen hafta dinlendirilip bu maça hazırlansa mıydı ? Yine de iyi bir kumar. Fenerbahçe maça adeta golle başladı. Alper’e yapılan faulde çalışılmış bir serbest atışta Caner, Volkan Şen’i gördü ve Volkan’ın sert vuruşuyla Fenerbahçe 1-0 öne geçti. Futbol dikine oynayınca güzel. Fenerbahçe iki tane dikine oynayan, çalım atan, sprinter iki forvetiyle Beşiktaş’ın kabusu oldu. Skor olarak geriye düşen Beşiktaş açık futbol oynama zorunda kalınca maç bir anda tenis maçına döndü ve inanılmaz derecede tempolu ve zevkli bir ilk yarı izledik.
İlk yarıda skor tek farkta kaldıysa Diego’nun kötü oyununun da payı büyük. Benim saydığım 4 tane önemli ve basit pası atamadığı gibi ayağında top da tutamadı, topla dribbling de yapamadı. Sen bu pası atamayacaksan, Ozan oynasın, geniş orta sahada en azından topu alıp gider. Beşiktaş kontra futbolunu iyi oynuyor. Orta sahayı çabuk geçiyor, hücumda çoğalıyor. Orta sahada kaptıkları her topta hucumda çoğaldılar, ağır Fenerbahçe orta sahasını çalım ve pasla kolay geçtiler ama ceza sahasının içine giremediler. Kjaer’in kaptırdığı bir topta da az daha golü buluyorlardı. Caner ve Quaresma arasında ilginç ikili mücadeleler izledik ilk yarıda. İkisi de birer sarı gördü, ikinci yarıda her ikisinin de kart görme ihtimali var.
İkinci yarıda oyuna giren Gökhan Töre’nin de etkili oyunu eklenince Beşiktaş tehlikeli olmaya başladı. Gökhan’ın etkili oyunu takım savunmasının dengesini bozdu, Quaresma rahatladı ve maç bir anda tersine döndü. Hakkını yemeyelim, Pereira tam vaktinde oyuna müdahale etti. Alper ve sahanın en kötüsü Diego’yu oyundan alıp, Ozan ve Nani ile orta sahaya biraz direnç ve top hakimiyeti getirmeyi amaçladı. Ozan kilolu görüntüsüne rağmen sprinter bir oyuncu, hızlı hücumda topla gidebilen bir isim, Nani zaten top saklayabilen ayak içi ve dışı çok temiz bir oyuncu. Mantık olarak doğru iki hamleydi ama Alper yerine Volkan’ı tercih etse daha doğru bir hareket olabilirdi. Volkan daha çok yorulmuş gibi bir izlenim verdi.
İki Volkan maça damga vurdu, Alper ön plana çıkan diğer isim oldu, Nani aradığı morali buldu. Derbi geleneği yine bozulmadı, bu maçın geyiği 4 yılda bir yapılacak, bu da teselli olsun mağlup tarafa.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : bruno.monte@abcspor.com
twitter : @BrunoMonte1907