Tam 1 hafta önce iyi oynayarak Ankaragücü'nü yenmiş, Mesut Özil coşkusuyla bulutların üstüne çıkmıştık. Çoğumuz şampiyonluk şarkıları söylemeye başlamıştı...
Galatasaray hayati bir 3 puan aldı. Fener ve Trabzon deplasmanları asılması gereken 2 “deve dişi” maç olarak fikstürdeki yerini korurken, Sivas’ta alınan bu galibiyet takımın moral motivasyonuna pozitif bir etki yapacağı gibi, geride kalan bu 2 zorlu maçtan 6 değil de 4 puan çıkarma lüksünü sağlayacaktır.
Galatasaray artık alışılagelmiş takım kadro ve formasyonuyla maça temkinli başladı. Ancak ilerleyen dakikalar Sivas’ın hiç de korkulduğu kadar güçlü bir takım olmadığını gösterdi. Aatif ve İ.Akın dışında etkili olabilen başka bir futbolcuları olmadığı gibi, saha parselasyonu ve gol pozisyonu yaratma noktalarında da vasat bir görüntü çizdiler. Özellikle Sergen Yalçın’ın ortasahada sertlik ve dinamizm yaratan Kadir’i Batuhan’la değiştirmesi bu bölgenin tümüyle Galatasaray’ın kontrolüne geçmesine yolaçtı. Sonrasında ise, 90’lardan kalma tipik Terimci ‘baktın olmadı şişir uzun santrafora’ temalı taktıge dönerek iyice rakibin işini kolaylaştırdılar. Olcan’ın, rakip sağacık İ.Akın santrafor bölgesine koşu yaptığında geç kalması ve pozisyon alamamasından ötürü sadece 2 pozisyon yaratabildiler.
Galatasaray ise önceki deplasmanlara oranla daha derli toplu ve de en önemlisi hırslı ve istekli göründü. Melo’nun yokluğunun yanında Sneijder’in de tutuk olduğu bir maçı 3 gol atarak kazandı. Yasin maç içinde devamlılık gösterememesine rağmen yine skora etki etti. Koray her geçen gün daha da özgüvenini kazanıyor ve takıma oturuyor. Artık Galatasaray stoper rotasyonuna bir genç oyuncu kazandı denilebilir. Hamit’ten beklenenler çok daha fazla. Sabri’nin forma giymesine razı olunabileceği düşünülemezdi herhalde… Teşekkürler Tarık! Bruma birebirlerde eski etkinliğini ve öldürücü çalımlarını sergilemeli ve kendisine biçilen rolün bu olduğunu unutmamalı. Farklı ve özel olduğu, O’nu wonderkid klasmanına sokan nitelikler bunlardır.
Sivas maçında Galatasaray’ın göze batan defoları, Olcan’ın kanadından gelen gol pozisyonları ki; oyun zekası yüksek bir oyuncu olan Olcan bunun üstesinden gelecektir ve de sağ kanat hücum aksiyonlarının görece daha az denenmesiydi. Sneijder’in sola yanaşarak oynamayı tercih etmesi sağ kanadı öksüz bırakıyor. Melo’nun yokluğunda Selçuk’un sol önlibero oynaması bu maç özelinde sağ kanadı ekstradan yalnızlaştırdı.
Galatasaray bir deplasmandan daha galibiyetle ayrıldı. Ancak Türkiye’de çok rastladığımız “başarısızlıkta suçu hep otoritelere atma, hep mağduru oynama, ağlama-zırlama” politikası Galatasaray’da şık durmaz. Hakkını korumak ile ‘sahte düşman yaratma ezikliği’ arasında ince bir çizgi vardır. Galatasaray’ın tarzı hakkını aramaktır!
Hey 15'li türküsü var mesela, düğünlerde falan da zaman zaman çalınır, neşeli gibi görünür ama aslında hiç de öyle değildir, hüzünlüdür. 15 yaşında cepheye...
Tam 1 hafta önce iyi oynayarak Ankaragücü'nü yenmiş, Mesut Özil coşkusuyla bulutların üstüne çıkmıştık. Çoğumuz şampiyonluk şarkıları söylemeye başlamıştı bile. Ardından etkisiz kaldığımız Sivas...
ŞAKASI YOK
Kalitesi az, mücadelesi çok ligimizde herkes herkese çelme takabildiği için son sezonlarda şampiyon olan takımların puan ortalaması 2,1 – 2,2 aralığında kalıyor. Gerçi...
BİR AN ŞÜPHE ETTİRMEDİ
Ligin ilk yarısının son karşılaşmasında Dolmabahçe'de Karakartal'ın konuğu İzmir ekibi Göztepe'ydi. Başarısız geçen bir sürecin sonunda hocasıyla yolları ayıran Göztepe'de Ünal...
SPORDA “SPONSORLUK” STRATEJİLERİ
Üç haftadır, “KADIN FUTBOLU” üzerine yazıyordum. Benim için futbol futboldur, erkeği kadını yoktur. Dünyada Kadın Futbolu müsabakalarını yakından takip ediyorum ve etmeye...
2021’in ilk derbisinde Galatasaray Vodafone Park’ta Beşiktaş’a konuk oldu.
Maça beklenmedik bir kadroyla çıkan bir Galatasaray vardı. Sağ bekte Linnes’in yerine Şener, stoperde Donk’un yerine...
“KADIN FUTBOLU SEFERBERLİĞİ” KAMPANYASINA HAZIR MIYIZ?
İki haftadır, “KADIN FUTBOLU” üzerine yazıyorum. Bu şimdilik son yazım. Üzerinde çalışmalarım hep devam edecek. Size bu yazımda Türkiye’deki...
KISSA ve HİSSE
1982 Nisan ayında Amerika Dışişleri Bakanı Alex Haig, Downing Street 10 numarada Margaret Thatcher’in karşısına çıkıyor ve Falkland gibi binlerce mil ötede,...
Sitemizde temel hizmetler ve işlevleri sağlamak ve ziyaretçilerin sitemizle nasıl etkileşimde bulunduğuna dair verileri toplamak için tanımlama dosyaları gibi araçlar kullanıyoruz. Kabul Et’e tıklayarak, reklamlar, analitik ve destek için bu araçları kullanmamızı kabul edersiniz.
Cookie kullanılmasını tercih etmezseniz tarayıcınızın ayarlarından Çerez’leri (Cookie) silebilir ya da engelleyebilirsiniz.Kabul EdiyorumKabul EtmiyorumGizlilik ve Çerez Politikası