Maçın Hikayesi
İki takım da maça ilk maçtaki ilk beşleriyle başladılar. İlk dakikalar yüksek tempoda geçti, Fenerbahçe Ülker’de Bo-Emir, Galatasaray’da ise Arroyo hücumlara yön verdi ve ilk dört dakikada skor 9-10 oldu. Fenerbahçe Ülker oyuncularının hücumlarda isabet bulamamasıyla tv molası sonrası Galatasaray ivme yakaladı: 10-18 (8.dk) İlk çeyrek Bo’nun basket-faulü ile bitti: 13-18
Üçüncü çeyrekte maç dengede geçti. Bojan Bogdanovic’in sakatlanmasından sonra Fenerbahçe Ülker hücumda etkili olamadı, Galatasaray hücumlarda zaman zaman etkili olsa da önemli bir seri yakalayamadı. Üçüncü çeyrek 53-56 ile bitti.
Son çeyrek de dengede başladı ve son sekiz dakikaya 58-58 beraberlikle girildi. GS dört dakika içinde 0-8’lik bir seri yakaladı ama bu seriyi koruyamadı. Fenerbahçe yine dış oyuncularından katkı alamazken Bo-Emir-Zoric daha iyi oynadılar, son bölümde Galatasaray takım olarak saçmaladı ve galibiyet Fenerbahçe Ülker’in oldu.
Galatasaray önceki maçtan ders alarak maça çok iyi başladı. Fenerbahçe Ülker’in de dış atışlarda başarısız olması Galatasaray’a avantaj sağladı ama Galatasaray maç boyunca bu avantajı değerlendiremedi. Galatasaray’da maç boyunca Arroyo-Erceg başta olmak üzere çoğu oyuncu vasat ve ruhsuz oynadı. Arroyo-Erceg’in kaç sayı attıkları, kaç asist yaptıkları önemli değil. Maç boyunca oyundan tamamen kopuktular ve hiçbir top için mücadele ettiklerini görmedim. Markoishvili’nin mücadelesine saygı duyuyorum ama Arroyo-Erceg’in maçtan kopuk oldukları son derece belliydi. Son olarak şunu söyleyeyim, bu maçı iki takım da hak etmedi, kim kazanırsa kazansın tesadüf olacaktı ama son dört dakikaya 8 sayı farkla önde girip maçı kaybetmek ancak Ergin Ataman kalibresindeki koçlara yakışıyor. (!)