İnsanoğlu hep daha fazlasını isteyen, tatminsiz bir varlık.. Branş farketmeksizin her FB şampiyonluğunda havalara uçan ben, nedense çok tepki veremedim bu aksamki şampiyonluğa. Ukalalık olacak ama belki sonucu belli diye, belki de kaçan Euroleague şampiyonluğu hala içimde yara diye..
Serinin ve sezonun analizine gerek yok. Herhalde taraflı tarafsız, en fanatik FB düşmanları da dahil!, bu toprakların (önceki 2 sezonda da olduğu gibi) bu sezonki “açık ara” en iyi takımıydı Obradovic’in Fenerbahçe’si..
Hem organizasyon, hem bütçe farkı, hem iki ayrı kadro çıkartsa ikisi de final oynayacak kalitede kadro derinliği, ülkemizin gördüğü ve göreceği en büyük basketbol dehası ile birleşince, tek maçlık elemelerde her türlü sürpriz olabilir ama hele de 4’de bitecek bir seride sonuç kaçınılmaz oldu tabii ki..
Ama Fenerbahçe Erkek Basketbol şubesinde çıta öyle bir yükseldi ki; ben kendi adıma, hasbelkader 1-2 kez Euroleague’de şampiyonluk kazanıp sonrasında buhar olacağımıza, senelerce o sularda yüzüp, istisnasız her sezon F4 havasını solumayı tercih ederim de, atmosferi delip geçen bu beklenti, gelinen çıta camiayı keser mi? Sıcağı sıcağına 25 Milyon taraftara “seneye ligi yine şampiyon bitirip, Euroleague finali oynayalım ve yine 2.bitirelim razı mısınız” diye bir anket yapılsa; herhalde imza atmayacak kişi sayısı atanın en az 4-5 katı olacaktır!.
Yani artık ana “hatta tek hedefi” var sarı lacivertilerin; Euroleague Şampiyonluğu..
Seneye ve sonraki senelere dair beklentilerime gelince;
1.Öncelikle basında ” külliyen yalan olmasına” rağmen malum nedenlerce pompalanan Ali Koç-Obradovic problemini bir daha canlanmamak üzere mezara atmak için, usta koç ile hemen 2-3.. hatta bana kalsa 12-13 senelik sözleşme uzatılması..
2.Önce Ülker sonrasında Doğuş destekleri ile 30 Milyon Euroya yakın bir bütçeyle dönüyor bu şube.. Bunun devam etmesi için (Doğuş bırakacak dedikoduları gerçek mi bilmiyorum ama) gerekli sponsorlar ve küçülerek değil, tersine üstüne katarak zirve hedefinde koşar adım devam kararı..
3.Seyircinin de taşın altına elini sokup, kombinelere zaten hücum ediyorlar da, “maç seçmeksizin” o salonda ellerinden geldiğince devamlılık göstermeleri..
Fenerbahçe bir SPOR kulübü.. Başkaları gibi bunu sadece adettendir diye isminde taşıyan değil, her varolduğu şubede “başka başka rakiplerle” başa güreşen, milyonlarca dolar yatırım yapılan ve SPOR KULÜBÜ kelimesini üstüne basa basa hakkını veren, 21.yüzyılda erkek-kadın, basketbol-voleybol toplamında tam 29 ŞAMPİYONLUK kazanmış bir oluşum.. 1 Dünya ve 4 Avrupa Şampiyonluğu, 23 Türkiye Kupası zaferi ile onlarca Cumhurbaşkanlığı ve Süper Kupalar da ekstrası!
Fazla uzatmadan; bütçesi ve gücü dahilinde çok iyi bir organizasyon olduğunu düşündüğüm coach Orhun Ene ve finalist Tofaş’ı da kutluyorum, şampiyon Fenerbahçe’ye de seneye üst üste 4.lig şampiyonluğu yanında, hepimizce ana hedef olan üst üste 5.Final Four dileğiyle diyerek bitiyorum yazıyı..
Alışkanlıklar bırakılması çok zor şeyler, bizlere aşıladığınız Final Four’lar gibi.. Yani lamı cimi yok!
Seneye bundan 340 gün sonra Fernando Buesa Arena’da görüşmek üzere..
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: burak.belgen@abcspor.com
twitter: @BurakBelgen