Geçen hafta Euroleague’de İstanbul’daki maçlarda sevinmiş, GS ıle Kızılyıldız deplasmanında üzülmüştük. Bu haftaki maçlara sırasıyla bakalım..
Perşembe 20:00 Galatasaray Liv Hospital – Valencia: Euroleague’de haftanın ilgi çekici maçlarından biri, ilk maç gününün kaybeden iki takımını karşı karşıya getirecek… Ev sahibi takıma bakacak olursak, son iki maçtır kötü oynadıklarını görüyoruz, aslında GS sezonun ilk maçlarında da çok iyi değildi ama galibiyetler geldiği için sorunlar gözükmüyordu. Son iki maçta ise hem rotasyondaki dengesizlikler, hem de bazı oyunculardaki isteksizlik fazlasıyla göze çarpıyor. Kızılyıldız yenilgisinden sonra Banvit maçında oyunculardan reaksiyon görmeyi beklerdim ama Arroyo-Furkan dışındaki oyuncular o reaksiyonu göstermediler, Nolan Smith olayından sonra oyuncuların daha ciddi davranmalarını bekliyorum…
Valencia’da birçok oyuncu değişti ama takım mentalitesi değişmedi, zaten koç Perasovic takımda kaldığı müddetçe sert-yıpratıcı-takım oyununa dayalı oyun planının değişmesini beklemek yanlış olur. Valencia geçen hafta zorlu maçtan sonra evinde Olympiakos’a yenilmişti ama ligde ligin kalburüstü takımlarından biri olan Zaragoza’yı yendiler… Bu maçın erken kopmasını beklemiyorum, Galatasaray’ın maça flaş bir giriş yapması ve farkı açması durumunda Valencia’nın oyuna ağırlığını koyacak yıldızları yok, bu yüzden Valencia maça ilk dakikalardan itibaren tutunmaya çalışacaktır, maçın sonucunu muhtemelen son dakikalardaki performanslar belirleyecek…
Perşembe 22:00 PGE Turow – Fenerbahçe Ülker: Turow grubun en zayıf halkası gibi duruyor, ilk maçta Atina’da yenildiler ama etkileyici bir performansa imza attılar, bu grupta bir-iki takıma çelme takmaları muhtemel gözüküyor. Polonya Ligi’ne 3/3’le giren Turow, Amerikalılar Collins-Taylor’ın yanında Jaramaz-Moldoveanu-Kulig’le bir ‘Orta Avrupa karması’ gibi görünüyor…
Fenerbahçe Ülker iki galibiyet sonrası ligde RH Gazi’ye yenildi, Hickman’ı dinlendirdiler ve yenilgiden dolayı moral bozukluğu olacağını sanmıyorum. Fenerbahçe Ülker’in bu zorlu grupta avantajı eline alması için önemli bir deplasman, Turow’un her zamanki yüksek tempo basketbolunu oynayacağını düşünüyorum, bu tempo Fenerbahçe Ülker’in de işine gelecektir, RH Gaziantep ve Pınar Karşıyaka gibi düşük tempo basketbolunu seven takımlar ters bir durum oluşturabilirler ama yüksek tempoda oynanan bir maçta Fenerbahçe Ülker galibiyete yakın olacaktır.
Cuma 21:45 Dinamo Sassari – Anadolu Efes: Geçen hafta iyi başlayıp, kötü bitiren iki takımın mücadelesi. Efes kötü bitirdi derken, ikinci yarıda önemli hatalar yaptılar ama son bölümde Draper’ın skorer oyunu maçı Efes’e çevirmişti, Sassari ise sahadan yenilgiyle ayrılmıştı. Bu maçta Efes’te Donnie McGrath muhtemelen ilk maçına çıkacak, çok önemli sorumluluk almasını beklemiyorum ama aldığı sürede takıma katkı verebilecek bir isim.
Sassari’de geçen hafta öne çıkan isimler tecrübeli oyuncular Logan-Sanders’ın yanında Amerikalılar Dyson-Brooks olmuştu; Sassari’de ciddi bir pota altı sorunu olduğunu görüyoruz, Efes’te ise tam tersine Avrupa’nın en kaliteli pivot ikililerinden biri var, maçın pota altına mı yığılacağı yoksa dışarıdan mı oynanacağı belirleyici olacak gibi, koç Ivkovic de bunu görüyordur ve planını buna göre yapmıştır…