https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

EUROBASKET 2015 – TOP 16 İNCELEMESİ

Okunması Gerekenler

efeGeldik, tek maçlık kumarlara. Söz veriyorum, kısacaca değineceğim:

 

 

 

CUMARTESİ GÜNÜ:

 

letsloLETONYA – SLOVENYA: Slovenya, tüm turnuvanın fiziksel bakımdan en yaşlı, yorgun ve bitik takımı aslında. Kadrosunun yarısı, köhnemiş veteranlardan oluşuyor ve tüm dinamizmlerini Blazic-Prepelic-Dragic-Omic üzerine yıkıyor koç Zdovc’un sistemi. Letonya kadrosu ise fiziken gayet yeterli, fakat D Grubu’nda her maç kora kor cebelleşmekten posaları çıktı ve çok yoruldular. Eğer ki Slovenya’da Omic formunu bulamazsa, Slovenler’in şansı çok azalır. Fiziken yine de Letonya üstün çünkü. Fakat Letonya da muteber bir lider ve “clutch” oyuncusu sıkıntısı çekiyor. Slovenya’da ise Zoran Dragic ve Blazic bu “clutch” işini iyi kötü kıvırıyorlar. Özetle, son topa gidilirse, Slovenya daha şanslı. Fakat Letonya, ilk periyotta bir baskın yemediği sürece, bana kalırsa eşleşmenin favorisi.

 

Tahmin: Her şey normal seyrindeyken Letonya, maç son toplara doğru giderse Slovenya alır.

Anahtar oyuncu: Slovenya’da Klobucar ve Omic, Letonya’da Janicenoks, Blums ve Berzins. Diğer isimler zaten ne yapacağını iyi bilir.

 

yunbelYUNANİSTAN – BELÇİKA: Yunanlılar tam istedikleri rakibi buldular karşılarında. Belçika, Yunanistan’a çok benzeyen, fakat sistem bir yana, kalite olarak Yunanlılar’ın iki gömlek altında bir takım. Patlayıcılık ve dinamizm açısından, Belçika’nın Afrika asıllı oyuncuları belki bir avantaj, fakat Yunanistan hem çok daha kalıplı, hem çok daha sert, hem de pota altında Koufos ve Bourousis ile Belçika “uzunlarına” karşı çok daha kuvvetli. Ayrıca Spanoulis’e sahipler. Dinamizm ve ortalığı karıştırma konusunda da Antetokounmpo çok önemli bir değer onlar için.  Spanoulis’e çok iş düşeceğini sanmıyorum. Yunanistan normal oyununu oynarsa, galip gelir, Ama rakibi hafife almamak şart.

 

Tahmin: Yunanistan kazanır.

Anahtar oyuncu: Antetokounmpo, K-Pap ve Printezis Yunanistan’ın kilit isimleri olacaktır. Belçika’da ise Tabu düşecek, Lojeski, Gillet, De Zeeuw ve Sarron’a çok iş düşecektir.

 

isppolİSPANYA – POLONYA: Gasol hariç, İspanya, İspanya değil. Kendileri gibi değiller. Tuzaklarına düşmeyen kimseye kolayca diş geçiremiyorlar. Elenmelerine ramak kalmıştı. Ama onlar genelde turnuvada geç açılıp, sonradan kendine gelirler. Polonya, basketboluyla bir çıkış içerisinde. En büyük şansları, Waczynski’nin bu turnuvada parlaması. Dış oyuncuları büyük ümit vaat etmiyor, fakat pota altında Gortat ile Karnowski’ye sahipler. Ayrıca Ponitka ve Kulig de her zaman boyalı alan etrafında birer tehlike arz edecekler. Mirotic ve San Emeterio’ya bu yüzden büyük görev düşüyor. Bence, İspanya uzun süre önde götürür ama son periyotta çok zorlanır. Son topa kalmasalar bile, zor geçerler.

 

Tahmin: İspanya kazanır, ama zorlanır.

Anahtar oyuncu: Waczynski, Karnowski ve Cel. İspanya’da ise Ribas ve San Emeterio.

 

fraturFRANSA – TÜRKİYE: Fransa, grup birincileri arasında Litvanya hariç en zayıf ülke. Fiziksel olarak iyiler, ama aynı şey liderleri için geçerli değil: Tony Parker yaşlanıyor ve o deliciliği, hızı, kıvraklığı büyük düşüşe geçti. Bu açığını şut ile kapatmaya çalışsa da, savunmada eskisinden de verimsiz oynamayı sürdürüyor. Batum, zaten çok düşük isabet yüzdeleriyle oynuyor. Bize ters gelecek isim, De Colo. De Colo ve Parker’a biraz gözdağı verebilirsek, işimiz Fransa’ya nazaran çok daha kolay olur. Gobert’i pota altında zaptetmek pek mümkün değil, ama o’na ekseriyetle top gelmesini engelleyebiliriz. Bu, Cedi ve Göksenin gibi oyuncuların işi olacak. Sinan’ı Parker’a, Cedi’yi de De Colo’ya atayabilirsek, rahatız. Maç boyunca konsantrasyonumuz üst seviyeden şaşmamalı. Savunmamızla kazanacağız, çünkü Fransa da iyi savunma yapıyor. Eğer ki iş Diaw’a kalırsa, bu sefer Semih’i veya Furkan’ı değil, ancak Oğuz’u kullanabiliriz çünkü adı geçen bu isimlerden sadece Oğuz ikili oyun savunmasında bir şeyler becerebiliyor. Bize eşleşme sıkıntısı çıkartacak, öngörülemez tek isim, Lauvergne. O varken, işimiz çok zorlaşacak. Dengelerimizi alt üst edecektir Lauvergne ve o’na özel önlem gerekli. Ben Barış Hersek’i bu konuda göreve çağırıyorum, başka çaremiz de yok görünüyor zaten. Zira Cedi’yi Lauvergne’in savunmasına verirsek, kaybederiz. Cedi 4 numaraları savunmamalı. Hücumda ise Ersan ve Melih bizim kilit isimlerimiz olacak.

 

Tahmin: Savunmada bu saydığımız şeyleri yapabilirsek, Gelabale ve Fournier gibi isimler de iyi günlerinde olmazsa, kazanırız. Yoksa, kestirmek çok zor. Fakat bence, iyi bir eşleşmedeyiz. En büyük silahımız da, favori gösterilmememiz.

Anahtar oyuncu: Fransa’da Lauvergne, Gelabale ve De Colo. Diğerlerini bir şekilde engelleyebiliriz. Bizde ise, savunmada Göksenin, Sinan ve Cedi, hücumda ise Ersan ve Melih. Melih’in şut yüzdesi, bizim kaderimizi belirleyecek.

 

PAZAR GÜNÜ:

 

hırçekHIRVATİSTAN – ÇEK CUMHURİYETİ: Fiziken yumuşak, darbeye duyarlı ve narin Hırvatlar, çevik, atik ve keskin Çekler’e karşı. Kadro kalitesi olarak Hırvatlar üstün, ama sahaya her dakika layıkıyla bu kaliteyi yansıtamadıktan sonra, kalitenin ne önemi var ki? Gürcistan maçında, sert savunmanın Hırvatlar’a neler yaptığını gördük. Sadece, bu konularda biraz Gürcü tabiatlı olan Zoric ayakta kalabildi. Tomic zaten kalıbının adamı olarak oynamıyor, nadiren parlıyor. Tıpkı Sırbistan’daki Bogdanovic gibi, Hırvatistan’daki Bogdanovic de bir hayli düşüşte. Bu yüzden, anahtar isimler, Simon ve Saric. Kenardan gelen Stipcevic de 3 sayı tehididi yaratmalı. Çekler’de ise Vesely tartışılmaz bir pota altı gücü, fakat Tomic bir yana, asıl rakibi, yani Saric, tam da kafa kafaya oynayacağı türden bir uzun. Vesely her hücumunda Saric’ten bir hamle görür; yavaşlamaz, ama yorulur. Satoransky, triple-double kokan performanslar sergiliyor ama, serbest atışlarda yeterince iyi değil. Burada görev, sert oyuncuya, yani Schilb’e, Welsch’e ve Auda’ya düşüyor. Ayrıca Hruban ve Pumprla’nın da 3-6 sayıdan aşağı atmaması lazım. Kayıp adam Jelinek bir koz olamaz. Neticede, son periyotta eğer Çekler akıllıca oynamazlarsa, Hırvatlar 5-7 sayı farkla alırlar. Fakat Çekler akıllıca oynayıp, Hırvatlar’ı iyice bir “yoğururlarsa”, işi alır götürürler.

 

Tahmin: Çok keyifli ve çekişmeli bir maç olur, Simon/Bogdanovic – Satoransky düelloları gelir. Liderler onlar çünkü. Ama neticede, %75 ihtimalle Çekler kazanır. Olası kronik gafletleri ise, %25 Hırvatlar’ı şanslı kılıyor.

Anahtar oyuncu: Benda, Auda, Hruban, Pumprla ve Schilb, Çek Cumhuriyeti’nin kozları olacak. Hırvatistan’da ise benchten gelecek Stipcevic, Zoric ve Hezonja her şeyin kilit noktası.

 

sırfinSIRBİSTAN – FİNLANDİYA: Finlandiya çok üzgün. Çünkü ne yaparlarsa yapsınlar, Sırplar’ı geçemezler. Sırbistan her türlü alanda ve konuda, Finlandiya’nın kriptoniti. Pota altında Kotti – Raduljica cebelleşmesini seyretmek hoş olacaktır, ama Murphy, Bjelica’ya engel olamaz. Bjelica’yı Nuutinen gibi isimlerle 10 kaplan gücünde savunsalar bile, iki maçtır ivmelenen Teodosic’e ne Wilson ne de Koponen bir çare bulamaz. Koponen’i de, Salin’i de, Huff’ı da Sırplar gayet ciddiye alır ve iyi savunurlar. Lee’nin zaten pota altına bu maçta bir şeyler katamayacağı açık. Finlandiya hangi hücum veya savunma sistemini denerse denesin, karşısında daha iyi bir hamle bulacaktır.

 

Tahmin:  Sırbistan, kolayca kazanır.

Anahtar oyuncu: Sırbistan’da Nedovic ve Raduljica, Finlandiya’da (kimse şaşırmasın ama) Ahonen ve Nuutinen. Murphy’nin de hücumda birkaç güzellik katmasını bekliyorum.

 

litgürLİTVANYA – GÜRCİSTAN: Litvanya D Grubu’nda aşırı derecede yıprandı – oysa Gürcüler her daim “eskitici” bir güç. Resmen özel eğitilmiş bir pehlivan ordusu gibi oynayan Gürcüler, Litvanya’yı ve tek muteber silahları olan Valanciunas’ı çok çok yoracaklar. Kavaliauskas – Shermadini eşleşmesi birbirini dengeler, Kalnietis ise Pullen ve Tsintsadze’ye üstünlük kurabilir. Kuzminskas, Maciulis ve Jankunas ise fiziken tam dişlerine göre didişmeciler buldular; Sanikidze, Markoishvili ve Shengelia. Zaza – Valanciunas eşleşmesinden her iki tarafın da çift hanelere ulaşmasını bekliyorum, ama Valanciunas çok yorulacaktır ve maç sonuna etki edemeyecektir. Bu yüzden, Gürcüler’e karşı Litvanya Javtokas’ı bol bol sürebilir sahaya. Litvanya, olabilecek en ters rakibi seçti. Tek kurtuluşları, Kalnietis ve Seibutis’in son iki senede yaptığı (ama bu turnuvada unuttuğu) gibi, yaratıcı oynamaları. Çünkü Gürcüler’de Pullen bu haldeyken, yaratıcı isim yok. Milaknis ve Maciulis dışında zaten dış atışlarda Litvanya çok zayıf. Gürcüler’de ise Markoisvili’den Sanadze’ye kadar geniş bir yelpaze var. Gürcüler ilk 3 maçta yaptıklarının aksine, maçı gevşek oynamazlarsa, Hırvatistan maçı gibi oynayıp yıpratırlarsa, zor da olsa kazanırlar. Çok düşük skor görürsek, şaşırmayalım.

 

Tahmin: Litvanya, son iki maçında Valanciunas’ı dinlendirmeye özen gösterse de, D Grubu’nda bu kadronun fiziken haşatı çıktı. Gürcistan’a karşı kalitelerini sergileyemezler. Gürcistan’ı %65 şanslı görüyorum, o da, akılları başlarında, yani epey fiziksel oynarlarsa.

Anahtar oyuncu: Seibutis, Kalnietis, Sabonis ve Gailius. Sabonis belki ters bir eşleşme yaratabilir Gürcü savunmasına, ama Litvanya kısalarının o’na orta mesafeden top indireceğini sanmıyorum. Gürcistan’da ise, Markoishvili, Zaza ve Sanikidze, kumaşlarından şaşmamalı. Shengelia zaten hep iyi. İş, Zaza, Sanikidze ve Markoishvili’de bitiyor.

 

isritaİSRAİL – İTALYA: Geldik, en ilginç eşleşmeye. 1) Belinelli oynayabilecek mi? “Evet” ise cevap, İtalya ne yapar eder, maçı alır. “Hayır” ise yanıtımız, o vakit işler çok karışacak. İsrail, çok uzun zamandır böyle iyi bir takım oyunu oynamıyordu. Ki bunun başlıca sebebi, güçlerini iyilik için kullanmaya karar verecek kadar olgunlaşan Elishay Kadir’dir. Limonad, Yivzori gibi görev adamlarının uyumu da şahane oldu ve Ohayon’a lanet etmez hale geldiler. Mekel – Casspi – Eliyahu üçlüsü zaten şahane; özellikle de Mekel yaratıcılıkta büyük pay sahibi. Casspi’nin sonradan açılıp kök söktürmesi de, lider oyuncu ihtiyacını karşılıyor İsrail’in. Fischer, muhakkak ki Bargnani’ye sahanın her iki alanında da sıkıntı yaşatacaktır, ama Bargnani orta mesafe ve dış şut kullanmayı seçerse, işi Eliyahu üstlenmek zorunda kalır. Fischer’ı savunma görevi Cusin’e, Eliyahu’yu savunma ödevi de mecburen Gallinari’ye düşüyor. Datome olsa, Eliyahu çok daralırdı. Ama şimdi, Gallinari’ye karşı biraz üstünlüğü var. İşin püf noktası, İtalyanlar’ın oyunu geniş alanda, açık sahada oynayabilme oranı. Eğer kapanmacı, veya pas trafiğine dayanmayan tek odaklı hücumlara ağırlık verirlerse, o işin ustası İsrail olduğu için, kaybederler. Hackett ve Cinciarini’nin topu mümkün oldukça açık alana göndermesi ve boş adamı bulması lazım. Köşelerden İtalya çok atış kullanmaz, ama Gallinari’nin buna bir an evvel başlaması gerekli; ayrıca takımın köşe üçlükçüsü Aradori’ye de bu konuda dev bir görev düşüyor. Zira İsrail, köşelerden gelecek üçlüklere karşı çok savunmasız. Gentile – Casspi eşleşmesinde Casspi çok daha kurnazdır, ama Gentile de boş birisi değildir. Belinelli oynarsa, kısaların skor bulma ihtimali artacağı için, İsrail’in guard rotasyonu çok yorulacaktır. Ama aksi halde, zaten geriye bir Gallinari, bir de Gentile kalacaktır ve Mekel – Casspi – Limonad gibi isimlere gün doğacaktır. Gallinari’nin nasıl yıldırılacağını görmek isteyen, Kadir – Gallinari eşleşmesini seyretsin.

 

Tahmin: Belinelli varsa İtalya, Belinelli yoksa, şanslar %60’a %40 İsrail’den yana. İtalya’nın oyunu açık alana yayması, İsrail’inse buna müsaade etmemesi, kilit noktalar.

Anahtar oyuncu: Belinelli. Her iki takım için de, Belinelli. Sonrasında, Kadir ve Aradori.

 

Herkese iyi seyirler, Millilerimize başarılar.

 

Yazarın diğer yazılarına erişmek için tıklayın

 

mail: efe.ozenc@abcspor.com

twitter: @efe_ozenc

 

Son Haberler

FUTBOLUN BİTTİĞİ GÜN

Olmaz olsun böyle lig. Olmaz olsun böyle galibiyet. Yeter artık Fenerbahçe'nin bu ülkede maruz kaldığı muamele. Lanet olsun Fenerbahçe'yi senelerdir ırkçılık derecesinde...

Benzer Konular