Salı akşamı seyircisiz, tatsız, tuzsuz OAKA’da yine Madrid, Maccabi, Zalgiris maçlarında olduğu gibi garip hatalar yaparak kaybetmeyi başaran Fenerbahçe Beko, bir türlü maç içi kırılmaları engelleyecek formülü sahaya yansıtamıyor. Oyuncu gurubunun takım olma halini, hakemlerin her maçtaki ilginç düdüklerini ama en önemlisi kulüp yönetiminin dışarıdan gözüktüğü haliyle şubeyi yalnız bırakmasıyla yaşanan durumu özetleyebiliriz.
Maç kayıplarının olağan hale gelmesi, sahada ki beş haricinde kenardakilerin oyun dahilinde neredeyse hiçbir pozisyonda tepki vermemeleri geçtiğimiz yılllardan alışık olmadığımız durumlar.
Her çıkışın bir inişi olması çok normal tıpkı her inişin bir çıkışı olacağı gibi..
Taraftarın sahip çıkması belli ki takımı düştükleri noktalardan geri getirmeyecek. Oyunun kırılma değil adeta paramparça olma anlarını sakatlık, kondüsyon eksikliği, alan paylaşımı, yetenek ya da yeteneksizlik ile de anlatamayız. Yaşananları anlatmak için gerekli kelimeler huzursuzluk,güvensizlik,yalnızlık kelimeleriyle anlatmak belki daha doğru olacak.
mail: omer.kocsan@abcspor.com
twitter: @omerkocsan