CESARETLİ OL VE KAZAN

CESARETLİ OL VE KAZAN

Yeni sezonun ilk haftasında ve aynı zamanda ilk derbisinde Trabzon’a konuk olan Beşiktaş’ta kadrodaki eksiklere ve henüz gerçekleşmeyen transferlere, bir de Sergen hocanın Covid19 belasına yakalanmasının eklenmesiyle ciddi bir dezavantaj oluşmuştu. Ancak ev sahibi Trabzonspor’da da geçen sezona damgasını vuran yıldızı Sörloth’un yokluğu ve sakatlık kaynaklı diğer eksikler söz konusuydu. Ligdeki takımların hemen hemen tamamı gibi henüz kadrosunu tamamen oluşturup oturtamayan iki büyük takımın karşılaşmasında Trabzonspor geçen sezonki performansı ve kendi evinde oynuyor olmasının avantajıyla bir adım önde görünmekteydi.

Siyah-Beyazlılarda henüz sağ beke bir takviye yapılamadığı için o bölge Necip’e emanet edilmişti. Trabzonspor’un da Nwakaeme sayesinde en güçlü yeri sol kanadı olunca bu eşleşme biraz korkutucuydu Beşiktaşlılar açısından. Diğer mevkiilerde ise ağırlıklı olarak Paok ve hazırlık maçlarında oynayan oyuncular 11’deydi: N’Sakala, Welinton, Vida ve önlerinde Atiba; ikinci bölgede Hasic, Oğuzhan, Mensah, Boyd ve ileri uçta Larin’in yer aldığı 4-1-4-1 şeklinde bir diziliş vardı.

Maç önce kulüp resmi hesabından yapılan bir paylaşımda Teknik Direktör Sergen Yalçın’ın görüntülü konuşma ile kendisine geçmiş olsun mesajlarını gönderen soyunma odasındaki oyuncularına cevabı kısa ve netti: “Cesaretli olun ve kazanın, başka bir şey gerekmez!”
Beşiktaş’ın bu 11 ile başladığı maçta ilk 25 dakika her iki takımın da birbirinden çekindiği ve rakibini tartarak oynadığı bir orta alan mücadelesi şeklinde geçti. İlk bölümde Trabzonspor’un biraz daha rakip yarı alanda oynamakla birlikte, net pozisyon yaratmakta güçlü çektiği görüldü. Beşiktaş ise kaptığı toplarla Mensah, Boyd, Hasic gibi hızlı oyuncularını kullanarak ani hücumlar yakalama stratejisi güdüyor gibiydi. Nitekim ilk yarım saat dolmak üzereyken hızlı geliştirilen bir hücumda, sağdan Hasic’in birçok kez yaptığı gibi aniden oyunun yönünü değiştiren paslarından biriyle Atiba’yı görmesi, onun da hiç bekletmeden soldaki Boyd’a aktarması Beşiktaş’a aradığı fırsatı verdi. Boyd’un ceza sahası köşesine yaklaştığı anda soldan hızla bindiren N’Sakala’ya verecekmiş gibi yapıp, sağına çekerek çıkarttığı çok sert şutta savunmaya da çarpan top Uğurcan’ı çaresiz bıraktı. Bu güzel golle öne geçen Beşiktaş’ın ilk yarının kalan süresinde daha aktif ve özgüvenli oynadığını gözlemledik, ikinci golü bulacak fırsatları da yakaladılar ama sonuçlandıramadılar.

İkinci yarı ise Beşiktaş’ın başından sonuna kadar oyun hakimiyetini elinden tuttuğu bir oyuna sahne oldu. Özellikle Sergen hocanın gelişinden sonra öne geçtiği maçlarda oyunu tutma özelliği kazanan Siyah-Beyazlılar, bu zorlu deplasmanda da bu özelliklerini iyi bir şekilde icra ettiler. İdmanlarda “ortada sıçan” olarak bildiğimiz pas çalışmasının bolca yapıldığına eminim, zira maçta bunun belirtilerini rahatlıkla gördük.
Maçın 63.dakikasında kazanılan kornerde Atiba’ya iki eliyle birden adeta bir güreşçi gibi sarılan Flavio’nun hem penaltıya sebep olup, hem de ikinci sarı kartla atılması takımına büyük bir darbe olmakla birlikte Beşiktaş’ı da oldukça rahatlattı. Mensah’ın şık bir vuruşla gole çevirdiği penaltıdan sonra Beşiktaş topa tamamen hakim olarak oyuna hükmetmeye başladı. Sakatlanan Oğuzhan yerine giren Dorukhan enerjisiyle katkı sağladı, üçüncü golün asistini yapan da o oldu. Gecenin en iyilerinden Boyd yerine Atakan, solda bir diğer başarılı isim Hasic’in yerine Lens oyuna dahil olmuştu, 3.golü kendisinden beklemeyeceğim kadar şık bir dokunuşla kaydeden de Lens’in ta kendisiydi! Bu oyuncuyu bu tarz önde götürülen maçlarda sonradan oyuna sokmak en mantıklısı, kesinlikle 11 oyuncusu değil. Hele ki Hasic bu kadar formda ve umut veren bir performans sergiliyorken hiç gereği yok. Kalan dakikalarda Mensah yerini Ljajic’e, Larin de Umut’a bıraktı. Tüm bu oyuncuların ilerleyen haftalarda performansının artması; bununla beraber en acil iki eksik olan santrafor ve sağ bekin de acilen doğru isimlerle takviye edilmesi Beşiktaş’ın önünü daha da açacaktır.

3.golden sonra kalan sürede Ersin’in maç boyu süren iyi performansının aksine kendisini bile şaşırtan acemiliği sonucu yenen gol dışında (o da nazar boncuğu olsun) top çevirerek tamamladı Beşiktaşlı oyuncular. Bu tip zor deplasmanlarda Sergen hocanın maç öncesi verdiği mesajdaki gibi “korkmadan, cesaretle oynayarak” hedefe ulaşılabilir. Beşiktaş da bu gece bunu yaparak sezonun en zor deplasmanlarından birini hiç umulmadık kadar rahat ve farklı bir skorla geçmeyi başardı.

Bu skor elbette tüm camiayı mutlu edecek ve rahatlatacaktır. Ancak rahatlamaması gereken birileri varsa, o da Beşiktaş yöneticileri. Bir üst düzey santraforun şampiyonluk getirebildiğine defalarca şahit olduk bu ülkede. Bunun için servet dökmek de gerekmiyor, son yıllardaki Gomez, Gomis, Sörtloth örnekleri ortada. Sergen hocaya ihtiyacı olanları versinler, geri kalanına karışmasınlar…

mail: olcay.nurlu@abcspor.com

twitter: @olcynrlu