https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

BU KEZ SAVUNMA KAZANDIRDI

Okunması Gerekenler

BU KEZ SAVUNMA KAZANDIRDI

Lige kötü başlayıp son 3 haftadır çıkışa geçen Ankaragücü deplasmanında Beşiktaş için tek parola 3 puandı. Yoğun maç takviminde Sergen Yalçın son Erzurumspor maçında olduğu gibi yine ufak rotasyonlarla sahaya sürüyordu takımını. Son haftaların formda ismi Rıdvan yerini N’Sakala’ya bırakıyor, son maçlarda 11’de başlayan N’Koudou ise yeniden kulübeye dönerek Larin’e yer açıyordu.

Beşiktaş’ın çoğu karşılaşmasında olduğu gibi yine ilk 15-20 dakika maça yeterince ısınamadığı, konsantre olamadığı görüldü. Bu çözülmesi gereken bir sorun. Nitekim bu ilk 20 dakika içinde evsahibi ekip 3 kez gole yaklaştı, becerikli olamadılar. Beşiktaş ise ancak 20. dakikadan sonra oyunun hakimiyetini eline aldı ve ikinci tehlikeli akınında golü de buldu. Ancak hakem Halis Özkahya her yönettiği Beşiktaş maçında olduğu gibi şapkadan tavşan çıkartarak golü iptal etti! Belki top kaleye girmeden düdüğü çalmak yerine biraz beklese, VAR’dan izleyerek Larin’in bir darbesi olmadığını ve savunma oyuncusunun yüzüne el değmediği halde yüzünü tutarak yalandan yere atladığını görebilirdi! Ama VAR’ı devreden çıkartmak için olsa gerek top kaleye girmek üzereyken düdüğüne üfleyerek bu ihtimalin de önünü kesti.

Bu pozisyondan sonra Beşiktaş ilk yarının son 20 dakikasını sürekli rakip yarı alanda katı defansı açmaya çalışma çabasıyla geçirdi, ama bunda başarılı olamadı. Ağırlıklı olarak geri dörtlünün ve Josef-Atiba ikilisinin bir sağa, bir sola topu aktarıp boşluk bulmaya çalışması, ama bir türlü organize olup rakip savunmayı delme becerisinin gösterilememesi ile geçti bu dakikalar. Mensah’ın ancak rakip ceza sahasına uzak noktalarda topla buluşabilmesi, bu anlamda yaratıcılık gösterip kilidi açmasına da mani oluyor.

Bir diğer problem de duran toplar. Sol çaprazda Larin’in tehlikeli olabilecek bir noktada düşürülmesi ile kazanılan frikikte neden Mensah’a şans tanınmadı, anlamakta zorlandım. Önceki kariyerini bilmeyenler bile en azından Kayserispor’da oynarken attığı şahane frikik gollerini geçtiğimiz senelerden hatırlar. O frikikte Mensah kaleye vursa eminim daha büyük tehlike olurdu. Bu konuda da Sergen hocadan bir müdahale beklemekteyim.
İlk yarının son bölümünde Ankaragücü’nün en etkili oyuncusu Emre Güral’ın sakatlanıp çıkması bir avantaj oldu Beşiktaş adına.

İkinci yarıya Sergen hoca çoğu maçta olduğu gibi değişikliğe başvurmadan girdi. Başladığı 11’in arkasında durması kötü bir şey değil, ancak genellikle değişikliklerde geciktiği düşüncesindeyim. Zaten bunun sonucu olarak Beşiktaş’ın sezon başından beri sonradan oyuna giren oyuncuların katkısıyla bulduğu gol sayısı sadece 3.

45-60. dakikalar arasında beklendiği gibi baskı kurdu Siyah-Beyazlılar, ancak gol akan oyunda değil duran top ile gelebildi. Ghezzal’ın son derece etkili kullandığı toplardan birinde Vida yine doğru yerde doğru zamanda olarak klasikleşen gollerinden biriyle takımını rahatlattı. Golün hemen sonrası hafif sakatlığı olan Larin’in çıkıp N’Koudou’nun gireceğini düşünürken, oyundan çıkan Ghezzal oldu. Hoca gol nedeniyle mi bu karara vardı bilemiyorum, sanırım mücadele gücü yüksek oyuncularla skoru korumayı düşündü. 73’te Dorukhan da Mensah’ın yerine dahil olunca Beşiktaş takımı kompakt bir şekilde savunmaya odaklanan bir vaziyete büründü. Zaten Ghezzal’ın çıkmasından sonra atakları yönlendiren bir oyuncu da kalmadığı için Beşiktaş’ın hücüm gücü iyice kısıtlanmıştı. Böyle zorlu bir deplasmanda, soğuk bir havada 3 puana odaklanmak elbette mantıklı olandı, ancak bunu kontraatakları tamamen boşvererek yapmasalardı daha iyiydi. Son dakikalarda 4’e 2 yakalanan bir kontraatağın bile cömertçe harcanmasının gösterdiği üzere, hücum oyuncularının da pek gününde olmadığı bir gecede Beşiktaş galibiyeti tamamen konsantre bir takım savunmasıyla aldı. Bu da elbette çok değerliydi, çoğu maçta savunmasının zaaflarının hücum gücüyle telafi eden Beşiktaş’ta bu kez kazanmayı sağlayan savunma gücü oldu.

Kartal’da takımın en iyisi bence Rosier’di, müthiş bir mücadele örneği gösterdi. Josef ve Atiba yine çizgilerini bozmadılar, Welinton-Vida ikilisi zaman zaman zorlansalar da ciddi bir hataya mahal vermeden 90 dakikayı atlattılar. Uzun süre sonra şans bulan N’Sakala kötü bir maç çıkartmadı, ama şu haliyle Rıdvan’dan formayı alacak bir görüntü de vermedi. Larin ile beraber sol kanatta oynadıklarında o kanadın oyun kalitesi yarı yarıya düşüyor. O nedenle bu iki oyuncunun en fazla birinin sahada olmasında yarar görüyorum.

Bir mucize olup da Ljajic çok iyi bir formla dönmezse veya Oğuzhan eski formuna dönmedikçe (ki o kadar eskide kaldı ki unuttuk artık!) Mensah bu takımda vazgeçilecek bir oyuncu değil şu anda. Dorukhan ancak Necip gibi joker olarak kullanılabilir. Ghezzal ise takımın hem gizli hem açık lideri konumunda, yokluğu en çok aranacak oyuncu olur.
Oldukça kritik bir haftayı kayıpsız atlatmış oldu Kartallar. Bu hafta sonu zirvedeki iki rakibinin zorlu deplasmanlara gittiğini, bir diğerinin bay geçeceğini düşünecek olursak Beşiktaş için daha yukarılara tırmanma şansı çok yakın…

mail: olcay.nurlu@abcspor.com

twitter: @olcynrlu

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

EUROLEAGUE’İN YENİ YÜZÜ, YÜKSELEN DEĞERİ PARİS BASKETBOL

Geçen sezonun EuroCup şampiyonu Paris Basketbol, ilk Euroleague sezonunda ne yapacak herkesçe soru işareti idi. T.J. Shorts gibi çok kısa...

Benzer Konular