Keşke hep milli maç arası olsa derken başımıza taş yağacak dedik!
Hep milli maç arası olsa da Fener’in maçı olmasa kafasında olduğumdan bir beklentisiz bekledim maçı. Maç başlamadan önce sosyal medyada Fernandao’nun forvet olacağı yazdığında başladım “yine mi?” demeye. Sonra 11 açıklandı ve Soldado. Benim için takımımın tek forvettir. Ohh çektim.
Maç başlamadan önce hocamızın dedikleri klişe idi. “En zor pazartesi, iyi oynayan takımlardan birisi vıdı vıdı”. Sanki gariban takımın teknik direktörü deplasmana gelmiş. Aklıma hep bu adam maç öncesi ne demiştir futbolculara geliyor “beyler nasıl bir zor maça çıktığınızı biliyor musunuz?” gibi laflar sanırım. Kayseri belki de en eksik gününde, 3. kalecileri ile maça çıktılar. Bunların hiç önemi yok hoca için.
Maç başladı, “Lütfen yakın plan yapma kameraman, sponsor yazısı içimizi acıtıyor” ve “bu yeşil forma ne yahu” derken bir baktım bizimkiler bir şeyler yapıyor gibi. Soldado keyifli, Dirar her zamanki gibi ne yaptığını biliyor, benim gözüm Volkan’daki o da taraftardan gerilmiş, bu da iyiye işaret. Saçma bir gol yemeyeceğiz demektir. Kayseri tarafında ise Sumidica kafasında öyle ezmiş ki bizimkileri 3’lü defansla çıkmış. Ve hemen 2 gol geliyor. Başımıza taş yağacak ne oluyor yahu diyorum ama kafa sağlam. Kayseri o kadar rahatsız etmiyor ki, bizimkiler oynuyor. Kızım geldi, kendisi 4 yaşında, “baba yeniyor muyuz hiç bağırmıyorsun” dedi, “2-0 kızım” dedim, “yok artık “dedi. Yani 47 yaşından 4 yaşına kadar taraftar olarak halimiz bu.
Sonuç 5-0. Kalan kolay maçların hepsini alırız diyebilir miyim, net HAYIR. Neden mi? Çünkü:
Kayseri çok eksikti, Sumidica kafada çok küçümsemiş, hocamızın bu yılki ruhsal bozukluğu ilk defa işe yaramış oldu.
Souza üç defa topu kapıp ileri çıktı ve maalesef hızlı oyun kurma becerisi olmadığından yan top yaptı. Hücum yapmayı bilmiyoruz.
Soldado bir sonraki maçta garanti oynarım diyemez, bodyguard Fernandao oynayabilir.
Kayseri’nin bu maçtaki seyirci sayısını iç sahada sağlayamayız.
İlk 11’e baktığımızda bizde de ne topçular var yahu diyemiyorum.
Hakemler hala formsuz. Volkan’ın bulunduğu yere neler atılıyor, maç zaten 4 olmuş, geç içeri veya anons yaptır. Yok o cesaret.
Maçın güzellikleri de vardı:
Aziz Başkana gülmek çok yakışıyor. İnanılmaz bir görüntüydü. Özlemişiz.
Volkan’a atılan onca şeye rağmen hırslanmadı.
Maç sonu Vedat Karakuş’a kaptanın sarılması. Kayseri taraftarı Volkan yüzünden çağırdı. Hakkını verelim.
Umut Bulut’un tüm maç sakinliği ve efendiliği, örnek: geri geri giderken Neustadter’in ayağına bastı ve özür diledi. Olaylar sırasında da çok sakindi.
Aatif’in şut çekmeyi hatırlaması..
Son not: Aziz Başkan kırılmış, Ali Koç’un uzlaşmacı cümleleri ortalığın karışmasını önlüyor. O yüzden Alex’e sallıyor, yoksa yapmaz. Bir de “Ali Koç gelecek güneş doğacak” çok kötü bir slogan. Karanlığın sebebi Aziz Yıldırım manası çıkıyor. Tüm bu kötü dönemde Aziz Başkan bu takımın güneşidir. Ama gelecek güneş Ali Koç. O da ayrı. Başkan onursal kalmalıydı. Olmadı.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: yakup.borekcioglu@abcspor.com
twitter: yborekcioglu
