Euroleague’de aradığını bulamayan ve sonrasında lige konsantre olmaya çalışan iki dev takım Abdi İpekçi’de serinin tamam mı devam mı mücadelesinde karşı karşıya geldi. Maalesef taraftarların bu önemli maça ilgisi beklentilerin çok altındaydı, salonda maçın ateşini yansıtan bir atmosfer yoktu. Misafir takım olmalarına rağmen sarı kırmızılıların daha fazla taraftarı vardı. Anadolu Efes cephesinde Kirk ve Paul, Galatasaray’da ise Schilb yabancı sınırına takılan isimler oldular.
“Anadolu Efes daha istekli başladı”
İlk bölümde Doğuş’un Sinan karşısında uyguladığı baskılı ve kararlı savunma Galatasaray’ı hücumda organize olma konusunda hayli zorladı. Aynı doğuş savunmada koyduğu enerjinin yanında ilk bölümde bulduğu 5 sayı ile de müthiş bir katkı verdi. Misafir takım cephesinde savunma için maça başlayan Göksenin Granger karşısında bekleneni veremeyince koç Ataman’dan erken bir McCollum hamlesi geldi. Hücumda biraz rahatladı belki Galatasaray ama savunmada bir türlü vidaları sıkamadılar özellikle kısalar üzerinde.
“4 numaraların savaşı”
İki takımın da 4 numaraları maça etkili başladılar ve hücumda takımlarını sırtladılar. Özellikle Daye Galatasaray’ın ilk 4 dakikada bulduğu 7 sayının tamamına imzayı atmayı başardı. Anadolu Efes cephesinde ise pota altında tehlike çanları erken çalmaya başladı, henüz 5 dakika geçmeden iki faule ulaşan Dunston kenara gelmek zorunda kaldı. Sonrasında boyalı alanı Pleiss domine etti, hücum ribaundları ile de lacivert beyazlıların savunma dengesini bozdu. Hücumda iki 4 numara Brown-Thomas ile de organize olmakta zorlanan Anadolu Efes, Pleiss’ın blok tehdidine karşı da potadan iyice uzaklaştı. Galatasaray Dunston’ın kenara gelmesine cezayı çok net bir şekilde kesti iki pota altında da.
“Cedi ve Doğuş’un enerjisi”
Çeyreğin son bölümünde ise Cedi ve Doğuş’un savunmada ortaya koyduğu enerji Anadolu Efes’e açık alanda koşma ve geçiş hücumları ya da hızlı hücumlarla kolay sayılar bulma fırsatı getirdi ki hücumları da genelde bu ikili sonuçlandırdı. Hücumda topun değerini yeteri kadar bilmeyen ve 3 numara savunmasında Micov’un konsantrasyon sorunun da etkisiyle bocalayan Galatasaray ibrenin tekrar Anadolu Efes lehine dönmesini seyretti.
“Pleiss savunmada devleşti, Diebler devreye girdi”
İkinci çeyreğe Anadolu Efes Doğuş’un enerjisi ve Thomas’ın ekstra şutları ile yine efektif başladı. Ama Pleiss her iki pota altında da devleşti. Savunmada hem Brown’ı üç sayısı çizgisi gerisine kadar takip etti hem de ikili oyun savunmasında kısaların karşısında durmayı başardı. Ayrıca hücumda hep doğru yer alarak Dunston’a 3.faulünü aldırmayı başardı. Savunmadaki bu çabanın karşılığını ise Daye’in sıcak elleriyle bulduğu şutlarla ve kenardan gelen Diebler’ın katkısıyla aldı sarı kırmızılılar ve maçı da dengeye getirmeyi başardılar 12-5’lik seri ile.
“Anadolu Efes koşmaya başladı”
Dunston’ın çıkması ile çift forvete dönen Anadolu Efes’e karşı koç Ataman Pleiss’ın soluklanması için ve çabuk ayakları ile Brown ile Thomas’ı daha rahat takip edeceğini düşünerek Tyus’ı oyuna aldı. Ama bu hamle hücumda iç-dış dengesini bozdu ve top McCollum’ın elinde fazla kaldı, Amerikalı guarddan erken ve yanlış seçimler gelmeye başladı. Koşan uzunlarla oynamanın da avantajı ile Anadolu Efes bu duruma hemen koşarak ceza kesmeye başladı, tekrar üstünlüğü ele geçirdiler.
“Heurtel ve Brown liderliğinde 10-0’lık seri”
Çeyreğin son bölümünde ise topu iyi çeviren ve organize bir şekilde geçiş hücumları da bulan Galatasaray bu kez McCollum’ın verimli bir şekilde skor bulmasıyla maça ortak oldu. Ama tempoyu farkında olmadan bir tık yükseltmelerinin cezasını ağır şekilde ödediler. Önce Heurtel’in yarı sahayı çabuk geçerek üst üste bulduğu 6 sayı sonra da geçiş hücumlarında Brown’dan gelen şutlar ile Anadolu Efes 10-0’lık bir seri yakaladı, soyunma odasına da 8 sayılık bir avantajla gittiler.
“Daye tekrar sahnede”
İkinci yarı oldukça sıcak başladı. Pleiss ve Brown’ın Anadolu Efes pota altındaki ribaund mücadelesinde birbirlerinden ayrılamamaları sonucu karşılıklı teknik faul geldi, Dunston’dan sonra Brown da üçlemiş oldu. Isınmaya başlayan bu ortam Galatasaray’a yaradı. Daye, Thomas’ın sorunlu birebir savunması karşısında yeniden devreye girip sazı eline alırken Pleiss da savunmada blokları ile devleşmeye devam etti.
“Anadolu Efes, Galatasaray’ın birebir zaafını kullanmaya başladı”
Anadolu Efes çeyreğin ikinci bölümünde Galatasaray’ın birebir zaafını etkili kullanmaya başladı. Doğuş ve Cedi’nin sürekli potaya gitmeleri sarı kırmızılıların savunmada dengesini bozdu. Özellikle Sinan ve Micov savunmada maç başında olduğu gibi yine sınıfta kaldılar yorgunluğun da etkisiyle. Hücumda da Pleiss’ı unuttular, Anadolu Efes uzunları faul problemine girmişken bu avantajı kullanamadılar.
“Galatasaray’da yorgunluk erken boy gösterdi”
Çeyreğin son bölümünde Heurtel ve Granger’ın da birlikte parkede olmasının etkisiyle iyi organize olan, pas trafiğini kuran Anadolu Efes doğru şutları bularak üretmeye devam etti. Galatasaray cephesinde yorgunluk boy göstermeye başladı daha 3.çeyrek bitmeden, McCollum ve Pleiss’ın kaçırdığı 4 faul atışı farkı kapatmalarına engel oldu. Hücumda da çok basit top kayıpları ve yanlış tercihler gelmeye başladı. 3.çeyrekte 7 top kaybı yaptı sarı kırmızılılar. Geri koşmada da sorun yaşayan Galatasaray’a karşı Anadolu Efes bu hatalara cezayı hızlı hücumlarla kesti ve farkı ilk defa 14 sayıya kadar çıkardı.
“Brown fark yarattı son çeyreğin başında”
Son çeyreğe koç Ataman kısa bir beşle başlayarak baskıyı arttırmak ve hücumda sahaya daha iyi yerleşmek istedi. İşin hücum tarafında bunu başardılar, erken ama doğru atışlarla sayıları buldular. Ama savunmada başta Brown olmak üzere Anadolu Efes’in bireysel yetenekleri yüksek, atlet oyuncularına çözüm bulamadılar. Bu nedenle iki takımın karşılıklı sayıları ile geçtik ilk bölümü.
“McCollum ateşi yaktı ama yalnız kaldı”
Sarı kırmızılılar hücumda aradıkları ateşi McCollum ile yaktılar. Amerikalı guarddan üst üste gelen sayıları değerli kılan ise savunmada Tyus ve Göksenin ile vidaları biraz olsun sıkmayı başarmalarıydı. Ama hücumda Micov ile Sinan’ın bir türlü devreye girememesi ve Diebler’ın kritik topları sokamaması farkın erimesine engel oldu. Özellikle 3 sayı gerisinden kaçan şutlar sarı kırmızılıların skor potansiyelini çok aşağı çekti. Maçın en etkili ismi Daye de kenardan gelerek katkı sağlayamayınca sarı kırmızılılar bitime 3 dakika kala erken teslim oldular. Hücumda sadece McCollum ile skora tutunmaları normal olarak mümkün olmadı.
“Anadolu Efes daha çok istedi daha doğru oynadı”
Son çeyrekte özellikle hücumda doğru oynayan ve bireysel yetenekleri üstün oyuncularını devreye sokan Anadolu Efes, Galatasaray’ın yorulmasının da avantajını iyi kullanarak çok kolay sayılar üretti. Özellikle Sinan ve Micov’un bugün maça gelmemiş olmaları sarı kırmızılıların savunmada dengesini çok bozdu. Daye ve Pleiss’ın da ilk yarıdaki performanslarını ikinci yarıya taşıyamamaları, sarı kırmızılıların sadece McCollum’ın eline bakmasına neden oldu. Anadolu Efes rakibinin zaaflarını iyi değerlendirdiği, daha çok istediği maçı kazanarak moral depoladı ve yarı finalde Beşiktaş’ın rakibi oldu.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz
