https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

MALZEME BUNDAN İBARET

Okunması Gerekenler

MALZEME BUNDAN İBARET

Üst sıralardan kopmamak adına çok kritik bir deplasmanda Gaziantep’teydi Beşiktaş. Son maçlarda kazanmasını bilen 11’i bozmayarak takıma da mesajını vermeye devam ediyordu Sergen hoca. İyi kötü bir kadro istikrarı yakalanması bakımından da önemliydi bu. Cezası 2 maçtan 1 maça indirilen Josef’in bu hafta formasını geri alıp almayacağı merak konusuydu, ancak hocanın tercihi Oğuzhan ve Dorukhan’ı kesmemek oldu. (Atiba’yı zaten saymıyorum, kadro oluşturulurken kaptanın adı tahtaya yazılır ve geri kalanlar etrafına yerleştirilir)

Bu kadroyla başlayan maçta ilk 20 dakika Oğuzhan’ın yaratıcılığı ile yakalanan iki fırsat dışında sakin geçti. 15.dakikada sakatlanan Welinton yerine performansını görmeyi merakla beklediğimiz Montero girdi oyuna. Beşiktaş ilk organize atağını 26. dakikada geliştirdi. Son paslarda ve vuruşlarda daha sakin ve usta olabilseler gol bulma imkanı da doğabilirdi. En çok gole yaklaşılan an, Dorukhan’ın sıkça yaptığı ön alan preslerinden birinde kaptığı topla yakalanan pozisyondu. Larin’in ceza yayı üzerinde müsait bir vaziyette yaptığı plase vuruş direkte patladı.

İlk yarı bu sekilde bitecek gibi görünürken o dakikaya kadar tehlikeli bir atak yapamayan evsahibi ekibin golü geldi. Yine o dakikaya kadar kusursuz bir savunma sergileyen Montero’nun ilk hatasının gole sebebiyet vermesi dramatikti. Sanırım Sergen Yalçın’ın tecrübeli oyunculardaki ısrarı bu yüzden. Bana sorarsanız Montero Welinton’dan, Rıdvan da N’Sakala’dan daha yetenekli oyuncular. Ama Beşiktaş yeni bir feda sezonu geçiriyor değil, yarışmacı olmak zorunda. Hoca da bunun bilincinde olduğundan deneyimli oyuncuları kullanarak, geleceğe yatırım yapmaktan ziyade kazanmaya odaklı bir anlayışla hareket ediyor. Ancak yine de özellikle N’Sakala’nın hangi meziyetlerine dayanarak Beşiktaş takımına transfer edildiğini anlayabilmiş değilim! Neyi iyi yapabiliyor bu adam, benim gördüğüm kadarıyla hiçbir şeyi! Ne savunma, ne hücum, ne top kullanım becerisi, her konuda vasat!

İkinci devrede Beşiktaş’ın geriden gelip skoru çevirebilmesi için varını yoğunu ortaya koyup risk alması gerekiyordu. Sergen hocanın da bu doğrultuda Dorukhan yerine Josef, Oğuzhan yerine Mensah ile başladığını gördük. Siyah-beyazlıların istekli başladığı bu devrede her şeyin alt üst olması 10 dakika sürdü! 55’te Gaziantep’in sürekli tehlike yaratan uzun toplarından birinde bir anda Muhammed ile Ersin karşı karşıya kaldı. Ersin’in bir saniye geç kalması kırmızı karta neden oldu. Utku kaleyi devralırken oyundan çıkartılmak zorunda kalınan Ghezzal oldu. Eksik kalan Beşiktaş’ın kısa sürede dağılması şaşırtıcı olmazdı, önceki ay Konya deplasmanında bu senaryo gerçekleşmişti. Ancak Beşiktaşlı oyuncular bu kez reaksiyon verdi. 61’de sağ kanatta Josef, Atiba, Rosier üçgeni kuruldu. Rosier’in iyi ortasında Larin çok daha iyi bir vuruşla golü attı. Ancak bu sevinç de iki dakika sürdü. Gaziantep’in sağdan gelen bir ortasında Vida adeta bir amatör gibi uyuyunca Muhammed gene affetmedi.

Bundan sonraki kalan son yarım saat Beşiktaşlı oyuncuların nafile çabalamasından ibaretti. Takımdaki fark yaratabilecek isimlerden Oğuzhan ve Ghezzal’ın çıkması, oyuna giren Mensah’ın garip bir şekilde sol çizgiden çoğunlukla ayrılmadan oynaması, Güven oyuna alınırken formsuzluğu göze batan Aboubakar yerine gol attıkça özgüveni artan Larin’in oyundan alınması bu gecenin fikrimce yanlış tercihleriydi. Belki Beşiktaş kırmızı kart olmasa bugün istediği skoru da alabilirdi, ama sadece günü kurtarmış olurdu. Vida, N’Sakala, Mensah, Ljajic, Aboubakar gibi bel bağlanmış birçok oyuncunun şu an için yetersiz performans vermeleri veya faydalanmanın becerilememesi Beşiktaş’ın gücünü azaltan etkenlerden bazıları.

Sergen Yalçın’ın elinde geçen sezon bu tür dönemlerde ağırlık koyup maç kazandıran 5-6 tane tecrübeli yıldız oyuncusu vardı ama bunları kaybetti. Şu anki kadroyla büyük beklentilere girilemeyeceğini sezon öncesinden beri yazıp çizmekteyiz zaten. Hocanın elindeki malzeme bundan ibaret! Korkum o ki bu gidişatın sonucu, asıl sorumlular olan yönetimin değil de teknik heyetin başını yakabilir. Dilerim ki yanılan biz olalım, Beşiktaş’ımız geçen sezon olduğu gibi bir ayağa kalkış göstersin. Ancak şu an ne yazık ki tünelin ucunda aydınlık görünmüyor…

mail: olcay.nurlu@abcspor.com

twitter: @olcynrlu

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

QUADRUPLE-DOUBLE, NBA TARİHİNDE SADECE 4 KEZ

NBA'de double-double hemen her maç, triple double'da her sezon onlarca kez gördüğümüz istatistiklerdir. Peki ya quadruple-double ? 350 bine yakın oyuncunun...

Benzer Konular