https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

FENERBAHÇE’DE TAŞLAR HENÜZ OTURMAMIŞ

Okunması Gerekenler

fersu yaziKoç Obradovic yönetiminde yeni bir kadro kuran ve hedefi yine Final Four olan temsilcimiz seyircisi önünde çıktığı sezonun ilk Euroleague maçında beklentilerin aksine çok zorlandı ve son ana kadar ecel terleri döktü. Sezon öncesi izlediğimiz makina düzenindeki Fenerbahçe’den çok farklı bir takım, hatta henüz takım olamamış bir ekip görüntüsü çizdiler. Maalesef sezon öncesi kafamda beliren en büyük soru işareti, “Dixon’ın takımdaki rolü”, bu maçta da en çok canımızı sıkan ve takımın ritmini bozan konuydu. Geçen sezon Pınar Karşıyaka’nın şampiyonluğundaki temel taş olan Bobby’nin olmadığı hazırlık maçlarında Fenerbahçe’nin çok daha ritmli ve düzenli oynadığını hatırlamamız gerek…
FB BAYERN 13Gece ile gündüz gibi farklı iki yarı izledik maçta. İlk bölümde en büyük problemimiz rakibi ciddiye almamamız ve kendi seyircimiz önünde maçı çabuk kopartabileceğimizi düşünerek sabırsız hücum edip, yanlış şut tercihleri ile Bayern’in tempo bulmasına yardımcı olmamızdı. Renfroe ve Djedovic de maç boyu bu tempodan en çok beslenen en çok canımızı sıkan isimler oldular.
Sloukas’ın bir maestro gibi yönettiği ve hazırlık maçlarında adeta sahada akan, yarı saha hücumlarında pas ritmini hep yüksek tutan Fenerbahçe, bu kez Yunan oyuncunun birebir zorlamaları ve öncelikle skoru düşünmesi nedeniyle düzenden çıktı. Kenardan gelen Dixon da bireysel hücum yeteneklerini ön plana sürmeye çalışınca Bayern savunmasını yoramadık, onların istediği gibi sertlik karşısında düzenden çıktık. İki oyun kurucudan toplamda sadece 3 asist katkısı alabildik. Aynı zamanda Dixon oyundayken onun adamı ile sürekli ters eşleşmeyi yakaladılar ve skor bulamasalar da organizasyonu onun adamından başlatarak savunmamızı daha rahat açtılar.
FB BAYERN 11Takımda herkesin yıldızlığa soyunması, bireysellik üzerine kurulu savunmalar ve asker görevindeki oyuncuların yetersiz kalması savunmamızı da iyice düşürdü ilk yarıda. Özellikle Antic’in mücadeleci ve sert oyununu sahaya yansıtamaması, Vesely’nin de maçın içine girememesi pota altı savunmamızda problem yaşamamıza neden oldu. Kısalara baskıyı da etkili yapamadığımız için topu alçak posta rahat indiren Bayern, Thompson ve Bryant ile zaman zaman etkili oldu. Udoh’un enerjisini ve blok tehditini fazlasıyla aradık.
Hucümda bireysellikten vazgeçip top çevirmeye çalıştığımız anlarda da iç-dış dengesini kuramamamız Bayern’in iyice gömülmesine neden oldu ki alçak postta etkin bir silahımız olmaması ve alanı daraltan savunmaya karşı Vesely ile ikili oyunları kuramamamız da tek çare olarak takımı 3 sayılık atışlara yönlendirdi. Yay gerisinden de %28 ile oynayınca hücum verimliliğimiz dibe vurdu adeta. Neyse ki Bobby ve Bogdanovic isabetlerini son bölüme saklamışlar ki onların üst üste bulduğu üçlüklerle bitime 7 dakika kala maçta ilk defa öne geçmeyi başardık.
FB BAYERN 12İkinci yarıda hücumda takımı rahatlatan ve en kritik yerlerde sorumluluk alarak sahneye çıkan isim Luigi Datome’ydi. İtalyan oyuncu özellikle 3 numara oynadığı dakikalarda hem dış şutları ile hem de akıl dolu penetreleri ve potaya yaptığı topsuz katlarla hücuma derinlik getirdi. Kısalardan alamadığımız yaratıcılık ve liderliği sahaya koyan isim oldu.
Son bölümde de Vesely’nin savunmadaki muazzam mücadelesi ve ilk yarıdaki uykusundan uyanarak sahaya koyduğu enerji, tüm takımı da ayağa kaldırdı, seyirciyi de tekrar maçın içine soktu. Savunmada başlattığımız bu ateş hemen hücuma da sıçradı. Daha özgüvenli potaya giden daha rahat şutlar bulan takımımız 6-0’lık seri sonrası tekrar geri düşmedi ve genelinde zorlandığı maçı güvenli bir farkla kazanmayı başardı.
Sezonun ilk ciddi maçında, hazırlık döneminde izlediğimiz Fenerbahçe’den çok daha kötü ve düzensiz, sistemi oturmamış bir Fenerbahçe izledik. Görev tanımlarının yapılması ve oyuncuların bu “yeni” sorumlulukları kabul etmeleri için zamana ihtiyaçları var, bu maç güzel bir uyarı oldu…Ama tabii ki herşeye rağmen kendi sahamızda bu kadar kötü oynadığımız bir maçı kazanarak başlamak çok değerliydi.
Mail: fersu77@abcspor.com
twitter: @fersudeniz

Son Haberler

HEP SONLAR HATIRLANIR

Maç başlamadan önce sorsalar, ''Beşiktaş'ı 2-1 yeneceksin, razı mısın?'' diye, çoğumuz kabul ederdik herhalde. İstediği kadar sıkıntılı bir dönem...

Benzer Konular