Playoff’lar 19 Nisan da başlıyor. 82 maçlık lig maratonunda 11-12 maç kaldı. Takımlar hızla yukarılarda yer alabilmek için ellerinden geleni yapıyor. Bazıları da üstteki takımlarla karşılaşmamak için yerlerini ayarlamaya çalışıyor. Finaller 05 Haziran’da.
Geçen seneyi kısaca bir hatırlayalım: Doğu yarı finalinde Miami Heats, Chicago’yu
4-1 ile elerken, rakibi olacak Indiana Pacers, Newyork Knicks’i 4-2 ile geçiyordu. Doğu finalindeyse Indiana, Miami’ye kök söktürür ama 4-3 ile elenirken Miami bir kez daha finallere adını yazdırıyordu.
Batıda, San Antonio sürpriz çıkışıyla dikkatleri üstüne çeken Golden State Warriors’u makinalaşmış düzeniyle 4-2 ile ekarte ederek batı finaline yükselirken diğer tarafta Oklahama City Thunder, Russel Westbrook’un sakatlanmasıyla Memphis Grizzlies karşısında 4-1 gibi bir hezimetle safdışı kalmıştı. San Antonio bir kez daha disiplinli basketboluyla Memphis’i 4-0 la süpürerek finallere yükseldi.
Finalde Miami – San Antonio karsılaşmasında Spurs, eline geçen fırsatları biraz şanssızlık biraz da taktiksel hatalarla teperek 4-3ilük bir seri sonucu kupayı Miami’ye adeta hediye etti.
Miami Heat, 2010-2011 sezonunda Dallas’a 4-2 kaybetmiş, 2011-2012 sezonunda Oklahama’ya karşı 4-1’lik sonuçla şampiyon olmuş ve 2012-2013 sezonunda da bir kez daha kupaya uzanarak son 3 sezonda 2 şampiyonluk ve 1 final ile büyük bir başarıya imza atmıştı.
Şimdi oyunculara değinmeden takımlara ve durumlara bir göz atalım.
Doğu konferansında, Indiana(51 galibiyet – 19 mağlubiyet) ile Miami(47-21) ilk iki sıraya yerleşti. İndiana, 17 Mart’ta Philadelphia 76ers’ı yenerek 2003-2004 sezonundan (61 galibiyet-21 mağlubiyet) bu yana 10 yıl sonra tekrar bir sezonda 50 galibiyet barajını gördü.
Gerçi şu aralar Indiana ve Miami’de bir düşüş var ve kötü sonuçlar alıyorlar ama tabii ki playofflarda bu şekilde oynamayacaklardır. Ligde zaman zaman playoff dönemine doğru takımlarda bu tip düşüşler oluyor.
Toronto Raptors (39-30) bu sene iddialı olmaya devam ediyor. Muhtemelen 3.lükte kalacaklar. Arkasında Chicago Bulls (39-31) , Brooklyn Nets (37-31) , Washington Wizards (36-34) kendi aralarında sıralama yapabilirler. Ama esas heyecan 7. Charlotte Bobcats (34-36) , 8. Atlanta Hawks (31-37) ve 9. Newyork Knicks (29-41) sayesinde olacak. Phil Jackson’un Knicks’in başına atanması onları biraz olsun hareketlendirebilir ama hedef önümüzdeki sezon olacak. NewYork uzun yıllardır başarıya hasret, hele ki ellerinde bu kadar iyi oyuncu varken neden tam olarak konsantre olamadıklarını anlamak güç? İşte Phil Jackson farkını belki burada görebiliriz. Üçgen hücumu buraya adapte edebilir mi acaba?
Arkadan gelen Cleveland Cavaliers (27-44), Detroit Pistons (25-44), Boston Celtics (23-47), Doğu’nun playoff takipçileri fakat pek şans vermiyoruz. Tahmin ediyoruz ki artık burada ilk 8 belli gibi.
Doğu Konferansında Orlando Magic (19-52), Philadephia 76ers (15-55) ve Milwaukee Bucks (13-57), yarış dışı kaldı bile. Hatta Doğu’da Philadephia 76ers, 2010-2011 sezonundaki Cleveland Cavaliers’ın 26 maçlık arka arkaya yenilgi rekorunu kırmak üzere.
Gelelim Batı’da ilk ikilere. Batı’da San Antonio Spurs (53-16) ve Oklahama City Thunder (51-18) ufak tefek takılmalar dışında aynı çizgide devam ediyor.
Onları takip eden ve bu senenin bizce şampiyonluk ya da en azından konferans finali adayı Los Angeles Clippers 3-4 maçlık farkla arkalarında (49-21) takipte. Özellikle playofflarda çok farklı bir hale bürünebilirler. Evlerinde (30-05) ile batı lideri ve tüm Nba’de de Indiana’nın (32-04) arkasında 2. durumdalar. Saha avantajlarını kullanabilecek durumda olurlarsa rakiplerin işleri zor.
Houston Rockets (47-22) sıralamada 4. durumda. Onu takip eden sırasıyla 5. Portland Trail Blazers (45-25) 6. Golden State Warriors (44-27), 7. Memphis Grizzlies (41-28), 8. Dallas Mavericks (42-29), 9. Phoenix Suns (41-29). Doğuda da 5-8 arasındaki sıralama kıran kırana bir mücadele içinde geçiyor.
10. Minnesota Timberwolves’ın (34-34) ilk 8 için biraz şansı olabilir. Memphis, Dallas, ve Golden State’i zorluyorlar. Kalan maçlarda çok iyi bir seri yakalamaları lazım. Özellikle veteranlardan kurulu Dallas ve daha derli toplu gözüken Memphis son maçlarda çok istekliler ve başarılı sonuçlar alıyor. Aşağıdaki takımlar son maçlarda gene yukarıdaki takımlara göre pozisyon alıp nispeten daha zorlu olan rakiplerden mümkünse kaçınmaya çalışıyorlar.
Denver Nuggets (32-38) ve New Orleans Pelicans’ın (29-40), ise teorik olarak şansları bulunmakla beraber pratikte işleri çok zor.
Batı Konferansının sonunda bulunan, Sacramento Kings (25-45), Los Angeles Lakers (23-46) ve Utah Jazz (23-47) ise şimdiden havlu attı.
Önümüzdeki yazımızda playoff takımlarının sakatlık durumlarını ve olası etkilerini inceleyeceğiz.
Sevgiyle kalın.