https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

YARINLARDAN PERŞEMBE, TUTKULARDAN İNTİHAR !

Okunması Gerekenler

brunoÜzerinden karşıya yalnızca iman sahibi olanların geçeceği söylenen Sırat Köprüsü elbette ki öbür dünyaya ait bir mimarlık harikası ama hayatta öyle anlar var ki Sırat Köprüsü ile de teşbih edilebilir ve bu köprünün de gişesi yoktur, korkuluğu yoktur, üstünde yol genişletme çalışması yapılmasına da imkan yoktur!

4 şampiyona karşı ligin ilk yarısında dış sahada oyna, ligin ilk yarısını lider bitir, 4 şampiyonun üçünü kendi sahanda yen, biriyle berabere kal, son 4 haftaya bir puan geride gir, sonra otur Galatasaray puan kaybetsin diye bekle, puan kaybetmeyince de “ne ballı takım lan bunlar” falan de, sonra da şampiyonluk şansını son haftaya taşımak için kritik maçlar oyna. İşte bu da Sırat Köprüsü durumu. Kolay lokma diye görünen maç, Balıkesirspor maçı da öyleydi hesapta.

fb erciyes 1Kuyt ve Alves’in tekrar ilk onbire döndüğü , Emre’nin sakatlığında Selçuk’un tercih edildiği maçta Alper yedek kulübesindeydi. Webo bir haftada iki maçı kaldıramamış olmalı ki Fenerbahçe ilk yarı boyunca Webo’dan faydalanamadı, ilerde top tutmakta zorlandı ve hücumda kalamadı. İlerde top tutulamadığı maçlarda kaptırılan toplar da orta sahayı çabuk geçen takımlara büyük bir avantaj sağlıyor, oyunda kalmalarını sağlıyor, pozisyon buluyorlar, moralleniyorlar ve iştahlanıyorlar. Balıkesirspor, Sivasspor ve Bursaspor maçları buna güzel örnektir.

Bu tip maçlarda defansı biraz öne çıkarıp, kanat bekleriyle orta sahayı beşlemen gerekiyor. Yoksa Mehmet Topal ve Selçuk gibi iki ağır adamı kısa ve hızlı oyuncularla başbaşa bırakıyorsun. Selçuk yerine Meireles tercih edilse daha uygun tercih. En azından daha çabuk ve topu yere indirebilir, topu dağıtabilirdi. Moussa Sow ve Kuyt iki kanatta ne defansta ne de ofansta istenenleri yapamayınca Fenerbahçe açısından moral bozucu bir ilk yarı oldu. Oysa ikinci dakikada Fenerbahçe Diego kornerinde Egemen kafasıyla öne geçmişti ve bir çok kişi maçın bittiğini bile düşünmüştü. 5 dakika sonra maçın ikinci kornerinde Zoue Vleminxe’e atılan kornerde 3 adamın birden Vleminxe’e markaj yapması ve hiç birinin topa dokunmaması üzerine önüne gelen topu ayağına indirdi, ordan diğer ayağına aldı, topu düzeltti, kaleye baktı, köşeyi seçti vurdu ve gol oldu, vaktin bolluğuna bakar mısınız ?

erciyes golO dakikadan sonra Fenerbahçe maçı tek kaleye çevirir diye düşündük ama Topal-Selçuk ikilisi topu ileriye aktaramadı. Diego gerilere geldi, topu aldı, aldığında topu iyi dağıttı ancak Sow ve Kuyt kötü gününde olunca topu taşıyacak bir Alper’in eksikliği hissedildi ve Erciyesspor Olcan’ın ve Anıl’la geliştirdiği çabuk ve hızlı hücumlarla ilk yarıda daha etkili oldu hatta bir topları da direğe takıldı. Ilk yarısı berabere biten maçta İsmail Kartal ikinci yarıya Selçuk _Meireles ve Kuyt-Alper değişikliği ile başladı. İki oyuncu birden. Klasik antrenör hastalığı 70.dakikayı beklememsi ve iki oyuncuyu aynı anda değiştirmesi son derece doğruydu.

Tebrik mi etmek lazım, maça niye böyle başladın, 45 dakika neyi bekledin diye mi sormak lazım bilmiyorum. Medyanın yarısı doğru değişiklik, oyunu güzel okuma olarak değerlendirir, yarısı da böyle orta sahayla maça mı çıkılır diye eleştirir. Neyse fark etmez. İkinci yarıda yapılan değişiklik biraz da soyunma odası fırçasıyla beraber etkisini gösterdi. Özellike sol kanattan Fenerbahçe etkili olmaya başladı. Sow’la yer değiştiren Alper ve Caner işbirliği ile etkili ataklar izledik. Alper’in bir de tehlikeli gol girişimi var ancak bu etkili oyun sadece 14 dakika sürdü ve Erciyesspor tekrar oyunda dengeyi kurdu, orta sahadaki becerikli adamlarıyla topu gezdirmeye ve ayağa paslara başladı.

topalFenerbahçe orta sahasını oyundan düşürdü. Top daha çok Erciyesspor’da kalmaya başladı. Öndeki Volkan’ı avlamaya çalışırken direkten dönen bir de topları var Anıl’la. Defans bloğunu Fenerbahçe’nin öne çekip sahayı daraltması lazım, aksine bloklar arasında mesafeler açılmaya başlıyor. Fenerbahçe zaman zaman oyunu ceza sahasına yıkmayı başardı. O dakikalarda da etkili oldu. Rakibin önde baskıyı yediği dakikalardı bunlar. O baskıda Webo’nun ve Diego’nun kale yanından yararlanamadığı iki de pozisyon var. Bu kadar yaşlı bir kadro 80-100 metrede uzun süre tenis maçı formatında oynayamaz.

Bir şekilde sahayı daraltacaksın. Yoksa dönen toplar da sevmez seni. Son 10 dakika ilk 45 dakikayı cömertçe harcayan Fenerbahçe nihayet baskıyı kurdu ancak kaleci Gökhan mutlak pozisyonlarda gole izin vermedi. Diego’nun penaltı girişimini hakem yemedi ve Fenerbahçe deyim yerindeyse kendi ayağına sıktı. Diktatör bir başkan, tek pivot santrforla, amatör, beceriksiz ve vasıfsız bir yardımcı antrenörle çıkılan yolda devre arasında hiç bir takviye yapmadan girdiği şampiyonluk yarışında maalesef Fenerbahçe havluyu attı ve Çarşamba gecemizi zehir etti. Bir Hümeyra şarkısı söylemek geçiyor içimden; Yarınlardan Perşembe, Tutkulardan İntihar !

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

bruno.monte@abcspor.com

@BrunoMonte1907

Son Haberler

FENERBAHÇE GİBİ

Önce kızlarımızı kutlamak istiyorum. 2 sene üstüste Euroleague şampiyonluğunu kazanan kadın basketçilerimize ve böylesine yetenekli ve karakterli oyunculardan oluşan...

Benzer Konular