https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

TEKNOLOJİK MAYO

Okunması Gerekenler

Bugünlerden 60 sene öncesinde gidip, 1950’lerde yüzücüyü yavaşlatacak sürtünmeyi azaltmak için doğru malzemeyi araştırmaya koyulan mayo üreticileri, cevabı naylonda bulmuşlardı.

Daha güçlü ve daha kaygan bu materyal sayesinde yüzey sürtünme katsayısı azaltılmıştı ve peşi sıra da dünya rekorları üst üste gelmeye başlamıştı.

21.yüzyılla beraber, üreticiler naylonla yetinemeyecekleri bir rekabet ortamına giriştiler. 2000 Sydney Olimpiyatları öncesinde tüm vücudu (ayak bileğinden boğaza kadar) saran poliüretan mayo tasarımları, sporun karar verici organı FINA’dan da onay aldı.

15 dünya rekoruna sahne olan bu olimpiyatlarda, şampiyonlar-rekorlardan çok giyilen mayolar tüm spot ışıklarını üzerlerine almıştı.

Ama zurnanın zırt dediği yer için 2008’e gidiyoruz ve Uluslararası Yüzme Federasyonu (FİNA) ilk kez Pekin Olimpiyatları’nda denenmesi için poliüretan mayolara (“Laser scanning” teknolojisi kullanılarak, NASA’nın yardımlarıyla üretilen mayolar) izin vermesiyle peş peşe kırılan rekorlar (%94 yeni mayolarla), Roma’daki Dünya ve Abdi İpekçi Salonu’nda yapılan Avrupa Kısa Kulvar yarışlarında rekorların tavan yapması sonrası FINA Başkanı “Mayoların değil, insan gücünün rekor kırmasını istiyoruz” diyerek yanlıştan dönmüştü!..

Eski mayolara dönülmesiyle birlikte de Macaristan’da yapılan Avrupa Şampiyonasında tek bir rekor dahi kırılamadı.

*** Poliüretanlı mayolarla 1 senede 100’den fazla Avrupa ve Dünya rekoru kırıldı. Bu mayoların son giyildiği Abdi İpekçi Spor Salonu’nda düzenlenen Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda ise 14 Dünya, 26 Avrupa, 57 şampiyona ve 19 Türkiye rekoru olmak üzere toplamda tam !! 116 rekor kırılmıştı.

Yüzme tarihi dendiğinde akla gelecek ilk 3 isimden biri olan Phelps, bu teknoloji savaşlarına alet olmayacağını belirtip, Roma’daki 2009 Dünya Şampiyonasına bir önceki mayosuyla gelmişti. Ve büyük rekortmen 200 metre serbest stilde birinciliği bir sene önceki finalde 4 saniye fark attığı (yeni mayolu) Paul Biedermann’a kaptıracaktı.

12 yasından beri antrenörlüğünü yapan Bob Bowman bu sonuca çıldırmış ve sporun özüne aykırı geldiğini düşündüğü bu belaltı vuruşa sessiz kalmayıp, FINA’yı boykotla tehdit etmişti. Eskiye dönüş nedeni bu diyemeyiz ama çok büyük yankı uyandıran bu tehdit, basında da fazlasıyla destek bulmuş ve bir nevi köşeye sıkışan FINA, Ocak 2010 itibarıyla tamamen kumaş mayolara geri dönüş yaptırımı getirmişti.

2010 Ocakla beraber eskiye dönüldü ama 2008-09 tarihlerinde kırılan rekorlara dokunulma-di (sadece yanlarına yeni mayo ile bu derecelerin alındığını belirten bir yıldız)..

Teknolojik Mayo farkları ve en önemli özellikleri nedir diye soracak olanlara da “fazla detaya girmeden” madde madde;

** Sürtünmeyi azaltıyor. (Yüzücüler yorulmaya başlayınca su üstünden alçalmaya başlar ve sürtünme artar).

** Yani bir nevi batmayı engelliyor ve özellikle serbest stil ve uzun mesafelerde çok daha etkili

** Köpekbaliği derisinden yapıldı.

** NASA teknolojisi kullanıldı.

** Su tutmayan özelliğe sahip.

** 100 gram ağırlığı var.

** Giyilmesi 30-40 dakika..

** Sadece diz ve beli kapatıyor.

** Diz altı çıplak ve suda sürtünüyor.

 

Son Haberler

FUTBOLUN BİTTİĞİ GÜN

Olmaz olsun böyle lig. Olmaz olsun böyle galibiyet. Yeter artık Fenerbahçe'nin bu ülkede maruz kaldığı muamele. Lanet olsun Fenerbahçe'yi senelerdir ırkçılık derecesinde...

Benzer Konular