https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

TEKNİK DİREKTÖR BİLMECESİ

Okunması Gerekenler

Para kazan. En kısa yoldan kazan. Kazanabildiğin kadar kazan. Becerebiliyorsan namussuzlukla kazan çünkü böylesi en kolayı, beceremiyorsan da mecburen namusunla kazan.

Şampiyon ol. Bir an evvel şampiyon ol. Becerebiliyorsan namussuzlukla şampiyon ol, beceremiyorsan da mecburen bileğinin gücüyle şampiyon ol, o zaman ona göre de transfer yap.

Yeni Dünya’nın finansal düzeni bu, Türkiye’deki futbol düzeni de işte bu.

Dersimizi aldık, oyunu kuralına göre oynayacağız falan dedi Ali Koç son basın toplantısında.

– Ha şunu bir bileydin be Başkan??

Hatalarımızdan ders aldık diyor. Göreceğiz bakalım almış mı?

*Vasat bir hocayı 6 ay beklemeyecekse…

*Çırak sportif direktör, çırak yardımcı antrenör, çırak teknik direktör yetiştirmek gibi bir hataya düşüp asırlık kulübü deneme tahtasına çevirmeyecekse..

*Bol alternatifli kadro diye 2 tane Alanyaspor’u işte şampiyon diye taraftara gazlamaya kalkışmayacaksa hatalarından ders almış demektir..

Şimdi biz bunları 1 senedir yazıyoruz, özellikle de önde oynayan 3’lünün hem kalite hem de özellik itibariyle yanlış olduğunu çok dile getirdik. Ligin başından bu yana şampiyonluğa zerre inanmadım ama az daha bu iş oluyordu, tombaladan bir fırsat çıktı ama olmadı, kalite bir tık yukarıda olsa belki de olmuştu ya da hocayı gönderme konusunda biraz erken davransan olmuştu ama bilemezsin, boş laf bunlar.

Açıkçası Bjk ve Gs’nin bu kadar kötü olabileceklerini kestiremedim. Bir de anlatamadığım bir başka tecrübem var.. Buna da Türkçem yetmedi diyelim.

Bu kadro başka bir takımda olsa şampiyon olurdu. 3-4 tane çöp dışında kötü futbolcu yoktu, Fenerbahçe’nin bu kadroyla şampiyon olabilmesi içinse kalite yetersizdi.

Şimdi durum şu. Sen bu kadroyla şampiyon olamazdın çünkü sen Fenerbahçesin. 100 milyonluk kadro ile onlar şampiyon olur, sen olamazsın. Sen 150 milyonluk kadro yapacaksın ki şampiyon olasın. Kadro derinliğini boş ver, en azından sahadaki 11 futbolcunun değerleri toplamı bir 100’lük olacak. Olacak ki, federasyonunu da, hakemini de üst üste koyup geçeceksin. Yahut da masa başında namussuzluk yapacaksın.

Ara transferde eksikleri gidermek mümkündü ama onda da iki forvet almak yerine Mesut saçmalığını tercih ettiler. Fırsatı aslında o gün teptiler, Her neyse, geçmişi bir kenara bırakıyorum.

Ben biliyorum ki Ali Koç o kadar namussuzluğu bir araya getirecek bir adam değil, beceremez, yüzüne gözüne bulaştırır. O zaman şimdi akıllı transfer zamanı.

Ben transfer yapayım sonra bir hoca buluruz, iki üç isim de hoca söyler ortaya bir karışık çıkar vs gibi bir saçmalıkla bu işlerin olmadığı aşikar. Benim kendimce sıralamam şu: Önce bir futbol aklı yani önce bir sportif direktör. Sonra bir hoca ve daha sonra az ama öz transfer.

Bu sıralama anlayışı bu kulübe hiç bir zaman gelmeyeceği için mevcut duruma göre doğru bir yol haritası nasıl çıkar onu tartışalım derim ben.

Elde bir tane teknik direktör var. Yetenekli ama acemi. Alanya ve Sivas maçlarında ne kadar acemi olduğunu gördük. Öne geçtiği maçlardaki skor koruma amaçlı hamlelerinin sonuçlarını hatırlayın, maçların son bölümü besmeleyle geçti mi, geçmedi mi?

Ama iki üç dokunuşla ölüyü diriltti mi, diriltti.

Eldeki malzemeyi çok akıllıca kullanması, istikrarlı bir 11 oluşturması ve bu uğurda formayı adil dağıtması takdire değerdi hakikaten ama sezon öncesi yaptığı transferler hala birer soru işareti. Buna büyük resim diyorum ben, detaylara dalıp giderken fark edilemeyen ana tema. Ligin dinamikleri var, ligin bir şablonu var, 3 büyüklerin daha da başka bir oyun şablonu var, top tutamayan, fizik gücü ve hava topu yetersiz santrforlarla başarılı olamazsın ve pır- pır çizgi kanatlarla dar alanda pozisyon üretemezsin, o bölgeye yapılan transferlerin mantığını anlamak mümkün değildi. Bunlar da Emre ile ilgili kafamdaki soru işaretleri..

Öte yandan şunu da düşünüyorum. Peki, yeni bir hoca gelecek de kesin şampiyon mu yapacak? Kesin diye bir şey futbolda zaten yok ama kimin geleceği ile alakalı işler bunlar. Bielsa falan gelmeyeceğine göre Emre ile devam etmek de çok mantıksız durmuyor ama bir şartla.
Emre’nin duvara toslama ihtimaline karşı eşofmanları çekip sahaya inecek bir sportif direktör de elinin altında olacaksa. Stepnesiz olmaz..

İlk aklıma gelen isim olduğu için yazıyorum, Daum. Kabul eder veya etmez bilmiyorum ama bir eski teknik direktörü o koltuğa oturtmak bana mantıklı geliyor. Yerli hoca bulma şansın yok, yeni hoca yabancı olmak zorunda. Bu da tazminatlı yeni sözleşme demek, öyle kolay kolay kovamayacaksın demek. Hocayla yolları geç ayırmanın faturalarını da çok ödedi bu camia.

Emre bir Sergen değil arkadaşlar. Bir kere Sergen atanmış bir hoca değil, seçilmiş bir hoca. Anadolu kulüplerinde yıllardır toz yutuyor, basamakları birer-birer tırmanarak geldi buralara ve tecrübesini artırdı. Benim bakış açım bu. Emre bu haliyle bir risk.

Önümüzde bir de kongre var, teknik direktör işi kongreden sonra netleşecek, bu kadar borç varken adayım diye Ali Koç’un karşısına çıkacak bir babayiğit veya bir enayi olduğunu sanmıyorum. Ali Koç tek aday olarak girdiği seçimden yine başkan olarak çıkacaktır ve yapamadıkları da yapamayacaklarının teminatıdır ama hatalarımızdan ders aldık diyen bir adama da inanmak istiyor insan. Başka da seçenek olmadığına göre??

Sanırım en acısı da bu.!

mail: bruno.monte@abcspor.com

twitter: @BrunoMonte1907

Son Haberler

TÜRKİYE LİGLERİNİN PORTR’ES’İ

Türkiye liglerinin portr’ES’i: Eskişehir ve Eskişehir’e komşu şehirlerin “şehir takımları” Türkiye’nin en üst liginden en alt ligine kadar 5 ayrı...

Benzer Konular