Bazı şeyler Türkiye’de tutmuyor veya istenildiği gibi çalışmıyor.
Kooperatifleşme sorun çözmüyor, profesyonel Ceo’luk aile hegemonyasına yenik düşüyor, eğitim koçluğu özel ders mantığına evriliyor, tıpkı bunlar gibi sportif direktörlük işi de yürümüyor, yürümesi de zor çünkü o işi başkan yapıyor, başkanların da herhangi bir sportif geçmişi yok, işin teknik kısmından anlamıyorlar.
Fenerbahçe bu işi bir kaç kez denedi, olmadı. Ya sportif direktör next hoca oldu ya da komisyonlardan köşeyi döndü..
Hal böyle olunca transferi hocaya bırakırsın, her sene hoca kovarsan, her sene 10 farklı tipte oyuncu alırsın, arada bir de taraftarın sözünü dinlersen kaosun içinde bulursun kendini.
Mourinho bu ligi hala çözememiş, senkronize çalışabileceği bir yerli ekip de yok, Talisca, Merih, Firminho gibi isimlerin başka izahı yok, Allah Fenerbahçe taraftarına sabır versin.
İsmail Kartal’ın elinde yoktu oynatamıyordu, mecburen Tadić ve İrfan iki kanatta oynuyordu ama zorlu deplasmanlarda ve koşan takımlara karşı da puan kaybı yaşıyordu, bu sezonki performansını da göze alırsak böyle bir deplasmanda bu ikili çok doğru tercih değil. İrfan ve Tadić aynı anda oynuyorsa ve orta açacaklarsa o zaman En Nesyri manidar olabilir, itiraz etmiyorum.
Eyüpspor geriden uzun toplarla çıkmak üzerine bir oyun anlayışı ile sahadaydı, Fenerbahçe ise önde baskı yaparak üstünlük kurmak üzerine bir taktikle çıkmıştı.. Caner Thiam’ı uzun paslarla kaçırmaya çalışıyordu ya da sağ taraftan Halil’i deniyorlardı. Fenerbahçe’nin ön alan presi randıman verecek gibi duruyordu çünkü topla oynama üstünlüğü Fenerbahçe’deydi ama Eyüpspor ilk 30 dakikada hiç gedik vermedi. Fenerbahçe adına olumlu diyebileceğim tek şey Kostić’in bindirmeleriydi, ligin en iyi sol beki, Fenerbahçe’nin hücum organizasyonlarındaki baş rol oyuncusuydu..
26.dakikada Caner’in Thiam’la buluşturduğu topa mükemmel bir vuruş yapan Ahmet Kutucu Fenerbahçe’yi strese soktu..
Fenerbahçe golden sonra baskıyı artırdı ama ürettiği pozisyon sıfır. Tadic ve İrfancan da top ezmekten başka bir işe yaramadı kanatlarda, bir tek Kostić’le kalabalık defansa çare bulamazsın. Tempo lazım. O tempo kanatlardan gelmeli. Ben Irfancan’la sözleşme uzatmaya bile razı değilim çok büyük bir para istiyorsa..
Kafalarda ikinci yarı kim çıkar kim girer muhasebeleri yapılırken uzatma dakikalarında Fenerbahçe nadiren iyi yaptığı geçiş oyununda En Nesyri’yle çok güzel bir gol attı. Kostić’in asisti de En Nesyri’nin vuruşu kadar güzeldi.
İlk yarıda Fenerbahçe kanatları kullanamadı. Üstelik rakip sadece kontra düşünürken, pinpon maçı gibi bir oyun oynansa bu kanatlarla hiç olmaz bu maçta.
Szymanski sadece pres oyuncusu, Amrabat fazla geride kaldı, Fred’in ne oynadığı belli değildi..
Bazı goller çok değerlidir, dakikası itibariyle veya tabelası itibariyle. Bir gol seni hayata döndürür ve geriden gelip maçı alırsın veya soyunma odasına seni umutlu gönderir, rakip takımın hocasının tüm planlarını alt üst eder, işte öyle bir goldü.
Fenerbahçe’nin bir de penaltı pozisyonu var, top adamın kucağında iki kola da temas etti diye gördüm, birine vermezsen diğerine verilir. Szymanski’ye yapılan faul kırmızı kart kokuyordu..
Ikinci yarıya da Fenerbahçe aynı 11’le başladı ama Fenerbahçe’nin temposunda herhangi bir değişiklik olmadı doğal olarak. Soldan Kostić’in ortalarını izledik, bazısı gereksiz. Işte orada Tadić’in direkten dönen bir şutu var..
Mourinho Maximin hamlesini kullandı, İsmail, Mert ve Dzeko’yu da oyuna aldı Cengiz’le birlikte, sol tarafa biraz hareket geldi ama kontra da yemeye başladı. Özellikle uzatma dakikalarında çok heyecanlı bir maç oldu, maç iki tarafa da gitti geldi, Kostić’le kaçan bir net pozisyon ve Dzeko’nun kafası var önemli olarak ama gol gelmedi ve Fenerbahçe 2 puan daha bırakarak pes etti..
Bu saatten sonra transfer yapmaya da gerek yok. Temposuz oyunla şampiyon olamazsın. Iki haftadır İrfan Can oynuyor, sıfır katkı. Tadic’in de taban pasından başka bir şey denediği yok, deplasmanda bu iki adamla dişli takıma karşı kazanman kolay değil. Szymanski olayına girmiyorum bile. Bu sezon eziyet çabuk bitecek gibi duruyor.
Bazı şeyler Türkiye’de tutmuyor dedim yazımın başında, galiba Portekizli hoca da bunlardan biri..
mail: bruno.monte@abcspor.com
twitter: @BrunoMonte1907