OLMAZ OLSUN BÖYLE TARAFTAR !!

Küfür etmek de bir ifade şeklidir, etkili bir teşbih sanatıdır ve yerinde kullanıldığında anlamayı kolaylaştırır. Çoğu zaman o ayıplı sözcüğü cümleden ayırdığınızda yerini tutacak başka bir sözcük dahi bulamazsınız.

Zincirleme küfür tamlaması diye de bir şey vardır ki; cümle içinde kullanımı tamamen sanatın üstadlarına özgüdür.

-Bilmem neyin, bilmem ne ettiğimin, bilmemnesinin, bilmemnesi şeklinde uzayıp gider.

Sağolsun Pereira, sayesinde sanatın üstadlarından biri olduk; bugün Mersin maçında Topal-Josef ikilisini yine göreceksiniz ya sahada ? Siz de zincirleme sıyırın, şu saatten sonra ayıp falan değil, tamamen bir durum bildirme tümcesi ama bugün sadece Pereira’ya değil aptal, şuursuz bir seyirci grubu vardı, onlara da zincirleme sıyırdım, maça döneyim şimdi.

Sene başından beri Nani forvet arkası oynar diyorum, çünkü ayağı temiz, çok teknik ve pasör. Pereira daha yeni farketti, bence de iyi oynadı.

Mersin çok yumuşak başladı. Fenerbahçe’nin sert orta sahasını geçemediler ve çok top kaybı yaptılar. 7.dakikada Nani Volkan’a bıraktı, Volkan klasik slalomunu yapıp ceza yayından plaseledi, iki dakika sonra Josef kale sahasındaki Volkan’ı gördü ve Fenerbahçe maçın ilk 10 dakikasında 2-0’ı buldu.

Fenerbahçe’nin sadece Volkan’ın oynadığı kanatlardan Vokan’ın şahsi gayretiyle hazırladığı pozisyonlar hariç etkili olamadığını gördük. Fark bekleyenler yanıldı. Orta sahasının  sürekli yana oynaması sene başından bu yana Fenerbahçe’nin sorunu zaten. Cesur olmak lazım, denemek lazımdı.

Hasan Ali, Volkan Şen ve Nani üçlüsü ilk yarıda güzel bir uyum gösterdi, Nani Pereira’ya keşke dedirtti mi bilmem ama Volkan Şen hepimizin gönlünü kazandı. Aferin sana çocuk, keşke sezon başından bu yana ilk 11 oynasaydın!

Mersin ise sadece 1 kez gelebildi, ilk kornerlerini 45+da kullandılar, onda da ön direkten kafa golü buldular. Savunma takımı Fenerbahçe yine 1,5 metrelik oyuncudan kafa golü yedi, Fenerbahçe taraftarına sırtını yaslayıp maç seyretmek haram!

İkinci yarıya bir pozisyonda sakatlanan Volkan’ın yerine Fernandao yu alarak başladı Pereira. Ben olsam Diego’yu alıp Nani’yi kanata atardım, Şener’i veya Ozan’ı alırdım, bu adam ya futbol cahili ya da Fiko buna sabote etsin diye rüşvet verdi. Son 3 maçtaki oyuna müdahalelerinin başka izahı yok.

Morallenen ve Volkan Şen tehdidinden kurtulan Mersin Fenerbahçe‘nin üstüne gelmeye başladı, pozisyonlarda bulacağının sinyalini verdi derken ani bir atakta Rvp-Fernandao paslaşmasında Fernandao’nun şutunu kaleci altından kaçırdı ve 57. dakikada maç koptu:3-1.

Bir kaç dakika sonra kazanılan bir köşe vuruşunda topu uzaklaştırmaya çalışan Mersinli oyuncu istemsiz de olsa topa koluyla müdahale etti ve kazanılan penaltıyı Van Persie nihayet ağlarla buluşturdu ve Fenerbahçe uzun bir aradan sonra ilk kez 4 golü bir maça gördü.

Maçın başından bu yana ıslıkla protesto edilen Van Persie’nin gol sevincini Pereira ile paylaşması eminim konuşulacak. Muhtemelen beni al dedi, RVP, Pereira sana güveniyorum dedi.

70.dakikada Pereira,  Ozan’ı Topalla değiştirerek bir mesaj daha verdi: Josef oynayacak, inadım inat, kıçım iki kanat dedi gider ayak.

Hiç bir etkili gol pozisyonu görmediğimiz ikinci yarının 80. dakikasında, Pereira mektubu Diego’ya verdi, ıslıklar eşliğinde Nani çıktı, ıslıklar eşliğinde Diego girdi. Diego topu her ayağına aldığında yuhalandı. Gökhan’a Galatasaray maçında verdiği tepkinin de payı büyük bu yuhalanmada.

Fenerbahçe umarım şampiyonluk mücadelesini son ana kadar verir. Son iki maçı da zor Beşiktaş’ın. Seyirci akıllı olsun. Bu kadar erken protesto olmaz.

87’de Van Persie bir kez daha topu ağlarla buluşturamadı kale sahasından kafayla, hatta top taca gitti. Bugün onun için zor bir geceydi, maçta başka gol olmadı, kendisine yeni takımında başarılar diliyorum.

Futbol fukarası Pereira’ya da, bu adamı araştırmadan sözleşme imzalayanlara da, onun Souza’sına da ama en çok da erken protesto ile Beşiktaş’ı şampiyon ilan eden seyirciye zincirleme bir küfür tamlaması gönderiyorum:

mail : bruno.monte@abcspor.com

twitter : @BrunoMonte1907