Sezonun açılış maçı sonuçta sezona bir “Merhaba” dır. Güzel bir merhaba demek için yönetim ve futbolcular nasıl hazırlanırsa, taraftar da öyle hazırlanır. Burada yapılması gereken her totem hareketi, güzel bir merhabaya taraftar katkıdır. Bendeniz de şunları yaparak başladım.
Sabah kalktım, sanki geçmişin tüm kötülükleri atılır gibi güzel bir banyo yapıldı. Geçen sezonun cenabeti bendim der gibi yıkanıldı. Sonra sezon forması giyildi. Maça doğru yola çıkıldı. Bu arada unutuyorum, başlangıcın güzel olması geçmişteki en güzel başlangıç (5-0 Rize açılışı) hatırlanıp ve her ortamda, dost muhabbetinde, whatsapp Fener gruplarında, yoldaki taksiciye de, rakip arkadaşlara da yani herkese “Maç kaç olur abi” sorusuna “5-0” inançlı cevabı verildi. İddiaya girilmedi, tek bir cevapla 5-0 alacağız denildi.
Ve maç başladı.
Taraftar olarak yıllardır verilmeyen penaltıların verildiğini gördüğünde zaten inanıldı maçı alacağımıza. Takımda zayıf rakip karşısında coşkulu. Tüm bunlar bir araya gelince maçta tam istediğim gibi hani derler ya Allah gönlüme göre verdi, “5-0” bitti. Yüzlerde gülümseme ile eve dönüldü. Eski kötülükler artık kafalarda silinmiştir. Geçen senenin tüm sorunları gömülmüştür. Bu da zaten ilk maç için yeterlidir. Sezona güzel bir “MERHABA” denilmiştir.
Peki maçın güzellikleri ve eksikleri neler, buyrun bu gözlerin gördüğünü:
İlk penaltıyı atan ve onu da zayıf bir vuruşla atan Moses’e bence ikinci penaltı attırılmaz. Başkasına attırılır.
Yeni kaleci Altay hep bir soru işareti bende. Maç başlar başlamaz ileride basarken bir ara gözüm kaleye gitti, kale boş. Ceza yayının önünde Altay yere yatmış şut tutma antremanı yapıyor. Yanımdakilere gösterdim, gülüp durduk. Bir önceki maçta da top ile oynuyordu takım ilerde gol atmaya çalışırken. Biraz ilginç hareketler ama iyi olmak istediği belli.
Taraftar öfkeli ve tepkili. Takım coskun olunca karşı takıma, Sudumica’ya, hakeme döndü. Maazallah bir kötü giderse yönetime döner. Net. Çünkü herkes biliyor ki takım eksik ve istenilen transferler hala yapılmadı. Gazın alınması lazım. Başakşehir ve Trabzon maçlarından önce acilen.
Takımın iki beyni var. Kruse ve Emre. Bu ikisi ile takımın zekası bir önceki seneye göre en az 10 katına çıkıyor. Kruse biraz daha ısınsın bakın neler olacak. Emre’de rahatlayacak.
Jailson tam bir joker ama stoper olarak olmaz. Kesin transfer yapılmalı ve Jailson orta sahaya gelmeli. Orta sahadan kim gider bilinmez. Neden gider, çünkü Ersun hoca 4-2-3-1 den başka taktik bilmez. Bilmeli diyerek de uzatmaya gerek yok. Bilmiyor. Değişmeyecektir de ne yazık ki.
Sol bek şart. Dirar ile o iş yürümez. Bu maç için olur ama ilerlemez.
Ayrıca takım bence hala Vedat’a göre oynamıyor. Neden bunu diyorum, ortalar hep ayağa, oysa kafaya olsa Vedat daha dağıtacak ortalığı.
Bu Gary ve bu Moses ile olmaz. İkisinin de vakti var. Onlara hemen forma vermek yerine, biraz başkalarına da vermek lazım. Ne bileyim Deniz var, Ferdi var, oyun şablonunu değiştirmek var.
Ferdi’yi Ersun hocam öyle de sevecek böyle de sevecek. Neden mi yetenekli, sakin ve en önemlisi taraftar çok seviyor. Sıkar biraz onu oynatmamak.
Zanka çok temiz oyuncu. İleri de daha da sorumluluk olacağı aşikar. Yanına bir kule daha alırsak, Uche-Högh kurulmuş olur.
Son söz, bu sene güzel bir “Merhaba” ile başladık, böyle de gider inşallah. Ali Başkandan transferler dışında istediğimiz tek şey var, Volkan kaptan işini çözmesi. Yapılan saygısızlıktır. Hele ki Aziz başkanın Alex’e yaptığını eleştirip, Volkan’a benzerini yapmak olmaz. Çözün artık şu iş. Tribünlerde en çok konuşulan konu budur. Aktarırım başkanım.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: yakup.borekcioglu@abcspor.com
twitter: @Yborekcioglu