https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

LİGLER BAŞLARKEN…

Okunması Gerekenler

LİGLER BAŞLARKEN…

Cuma günü süper lig ve 1. Lig başlıyor. 2. ve 3. Lig ise 19-20 Eylül tarihlerinde başlayacak. Umarım, izleme kalitesi yüksek, kısır tartışmalara sebep vermeyecek ligler izleriz.
Doğal olarak herkesin gözü yine 3 büyükler, Trabzonspor ve Başakşehir’de olacak. Seyircisiz bir ilk yarı izleyeceğiz. O yüzden ilk yarıda şaşırtıcı sonuçlara hazırlıklı olmalıyız. Hepimizin bildiği gibi seyirci çok önemli bir faktör.

Herkes merakla Fenerbahçe’yi bekliyor. Tüm gözler üzerinde. Galatasaray için bu yıl daha zor. Özellikle de Fatih Terim için. Kadrosu iyi ama Muslera’sız bir dönem nasıl geçecek? Beşiktaş her sene hevesli ve iddialı. Sergen Yalçın bu yıl istediğini gerçekleştirebilecek mi? Trabzonspor geçen yıl kaçırdığı şampiyonluğu tekrar yakalamaya çalışacak ama nasıl? Başakşehir bu yıl yine şampiyon olabilir mi? Geçen yıl ki şampiyonluğu şans mıydı? Anadolu’dan bir sürpriz çıkabilir mi? Pek çok soru var, futbolseverlerin kafasında. Tabi hepsinden önemlisi 22 Eylül’e kadar transfer devam edecek. O yüzden ilk 2 hafta takımlarımızı ideal 11’leri ile göremeyeceğiz. Tabi yeni gelecek yabancı transferlerin ülkeye alışması, form tutması da 2-3 hafta alsa, ligin şeklini alması Ekim ortasını bulacaktır. Bu da çok normal.

Bana sorarsanız, Fenerbahçe yaşlı sayılabilecek ama iyi bir kadro oluşturdu. Kadro şişkinliğine rağmen hala transfer peşindeler. Ama, neticede TFF’ye, 4’ü akademiden gelen 28 oyuncu ismi vermek zorundalar.
Mevcut kadro yönetiminde Erol Bulut’a çok iş düşecek. Kadro tipik Mustafa Denizli kadrosu oldu. Hazır ve yaşlı sayılabilecek futbolculardan oluşmuş bir ekip. Bu ekipleri ancak çok iyi liderler yönetebilir. Erol Bulut’ta o liderlik özellikleri var mı? Bekleyip, göreceğiz. Ama bence çok disiplinli ve çalışkan bir teknik direktör. Zaman tanınması gerekiyor. Açıkcası ben Erol Bulut’tan umutluyum, Türk futbolu adına. Ama, Ali Koç bu seneyi son şansı olarak görüyor. Hepsinden önemlisi bir sonraki yıl için en azından Şampiyonlar Ligine katılmak istiyor ki, gelecek yıl kulüp finansal olarak biraz daha rahatlayabilsin diye. Yani, Erol Bulut’un üzerinde çok fazla yük var. Takım iyi ve yetenekli futbolculardan oluşmuş toplama bir takım. Kolay gibi görünüp, çok zor bir durum. Maraton da uzun bir maraton. Bu işin iyi günü de var, kötü günü de. O yüzden takım içinde liderlere ve belki de gizli ikinci liderlere çok iş düşecek. Emre Belezoğlu için de önemli bir kariyer fırsatı.

Bu yıl Galatasaray için de zor bir yıl. Özellikle de Fatih Terim için. Fatih Terim eğer Galatasaray’ı şampiyon yada 2. yapamaz ise, bir sonraki sezon işi zor olabilir. Okan Buruk gibi yeni nesil teknik direktörler çıkmaya başladı. Çıkması da gerekiyor, Türk futbolu adına. Doğal olarak koltuğu sallanır ki, bu çok normaldir. Fatih Terim bu yıl bu baskıyı hep üzerinde hissedecek. Öyle ya da böyle UEFA Avrupa ligine katılıyorlar. En azından gruplar hedeflenmeli. Arda Turan ve Falcao için önemli bir yıl. Takımı sürükleme anlamında üzerlerine çok iş düşecek. Emre Kılınç önemli bir transfer olabilir. Emre Akbaba bu yıl iyi işler yapabilir, eğer müzmin sakatlık problemlerinden kurtulabilir ise. Kendisinde o potansiyel fazlası ile var.

Beşiktaş için de zor bir yıl. Özellikle de Sergen Yalçın için. Sergen Yalçın geçen seneyi Beşiktaş’ta son derece başarılı geçirdi. Kutlamak gerek. Bu yıl mevcut koşullar dahilde kendine göre en iyi transferleri yaptı. Gerçekten doğru transferler miydi, zaman gösterecek. Yalnız pek çoğunun vasat olduğu gerçek. Şu an için önemli olan takımı kurmak ve oynatmak. Bu işin motivasyon kısmını mütavizi kadrolar ile çok iyi yapan bir teknik direktör, Sergen Yalçın. İşin teknik tarafında biraz soru işaretlerim var. Sanki biraz çok kestirmeden gidiyor izlenimi veriyor bana. Ben takımı tahtaya yazarım. Genel taktiği veririm. Oyuncu
oynar havasında. Hiç bir şeyin çalışılarak geliştirilebileceğine sanki çok inanmıyor. Yeteneğe takılmış durumda. Kendisi çok üstün yetenekli bir futbolcu idi ama çalıştırdığı oyuncuların o denli yetenekli olmalarını beklemek çok fazla iyimserlik olur. Onların performanslarını artırmak biraz da Sergen Yalçın’ın onlar için oluşturacağı çalışma programlarına bağlı. “Ben mi gol atmayı öğreteceğim” serzenişleri beni hayrete düşürmüştü. Tabi ki, Sergen Yalçın ya da ekibi öğretecek. Bu yıl Oğuzhan Özyakup, Bernard Mensah önemli işler yapabilir. Altınordu’dan transfer edilen Atakan Üner hem gol yollarında hem de assist yapmak anlamında oldukça yetenekli. Ajdin Hasiç bu yılın flaş oyuncusu olmaya aday, eğer tek top oynamayı kendine ilke edinir ise. Cyle Larin geçen yıl kiralık olarak oynadığı Zulte Waregem’de çok başarılı oldu. Oldukça fırsatçı. İyi beslenebilir ise bu yıl en başarılı sezonunu Beşiktaş’ta geçirebilir. Transfer dönemi devam ettiğinden alınacak sağ bek, orta saha ve forvet ileriki dönemde Beşiktaş’ın performansında belirleyici olacaktır.

Trabzonspor bu yıl kendine göre önemli oyuncular kaybetti. Anders Trondsen, Marlon ve Flavio gibi bir takım transferleri de oldu. Bence en kritik isim ise teknik direktörleri Eddie Newton. Eğer her yıl olduğu gibi şampiyonluk baskısı altına alınmazlar ise Eddie Newton’un bir kaç yıl içinde Trabzonspor’a şampiyonluk getirebileceğine inanıyorum. Ama, mutlaka zaman tanınmalı. Gidince yerine kim gelecek? Daha iyisi mi? Böyle birisi bence Trabzonspor için yok. Kimler gelmedi ki? Her teknik direktörün kendine göre avantajı ve dezavantajı oluyor. Bunu artık anlamalı Trabzonspor yönetimi.

Başakşehir ve Okan Buruk’a gelince, ben bu yıl yine şampiyonluğun önemli adaylarından bir tanesi olacağına inanıyorum. Ancak, son FC Copenhagen yenilgisi beni çok şaşırttı, hele ki 3-0 olması. Başakşehir’in istikrarı yakaladığına da tam inanmıyorum. Şampiyon kadrolarını Clichy ve Elia dışında korudular. Tabi ki Rafael çok önemli bir transfer. Hasan Ali Kaldırım’ın da Başakşehir’de başarılı olacağını düşünüyorum. Ama geçen sene çok istisnai bir sene idi. Lige ara verildi. Rüzgar hep Başakşehir’in lehine esti. Halen de esmekte. Ligin seyircisiz oynanması her zaman Başakşehir’e avantaj sağlayacaktır. Bu kesin!

Sivasspor, Rıza Çalımbay ile devam ederek bence çok doğru yaptı. Bu yılda kendine üst sıralarda yerler arayacaktır. Emre Kılınç ve Mert Hakan Yandaş dışında bir kaybı yok. Max Gradel, Casimir Ninga ve Jorge Felix gibi önemli transferleri var. Geçen seneki kadro darlığını bu yıl yaşayacaklarını sanmıyorum.

Umarım, bu yılda yoğun bir teknik direktör kıyımı olmaz ama Stjepan Tomas’ın Rizespor’da, Mert Nobre’nin Gençlerbirliği’nde, Robert Prosinecki’nin Denizlispor’da zor günler geçirebileceğini düşünüyorum. Mesele bu teknik direktörlerin bilgisinde bitmiyor, mesele çalıştırdıkları kulüplere uyumlarında.

Bu yıl merakla Kayserispor’u bekliyorum. Kayserispor başkanı Berna Gözbaşı çok doğru bir karar ile kendisine danışman olarak Gökhan Bozkurt’u aldı. Gökhan Bozkurt konusunda oldukça uzman bir futbol adamı. Portekiz’i çok iyi bildiğinden önemli ve ekonomik transferlere imza atacağını düşünüyorum, Kayserispor’un. Şimdiden 21 yaşında Yaw Ackah’ı Boavista’dan aldılar. Bayram Bektaş ile anlaştılar, teknik direktör olarak. Aaron Lennon, 33 yaşında olmasına rağmen önemli bir transfer. Şehir tam bir futbol şehri olabilir. Kayseri’de o potansiyel fazlası ile var. Neden, Portekiz’in Braga’sı, İspanya’nın Getafe’si olmasın? Kayseri’nin bu kulüplerden bir eksiği yok. Fazlası var, bulunduğu Kapadokya bölgesi…

Hatayspor süper lige kesinlikle renk katacak. Keşke seyircili günler bir an önce gelse de Hatayspor deplasmanına giden rakip taraftarlar Antakya’nın o enfes lezzetlerinden tadabilse. Bana sorarsanız, Türkiye’nin en lezzetli mutfağı açık ara Antakya mutfağı!

Fatih Karagümrük 36 yıl sonra Süleyman Hurma ile süper lige çıktı. 2010-2011’de Bölgesel Amatör Lig’de mücadele eden Fatih Karagümrük, 9 sezon içinde Süper Lig’e çıkma başarısı gösterdi. Bu yıl da işleri kolay değil. Çok fazla nokta atışı görünen ama riskli transferler yapıyorlar. Umarım, kalıcı olurlar.

Büyükşehir Belediye Erzurumspor son dönemde tabiri caiz ise asansör takım oldu. Umarım, Mehmet Özdilek ile bir çizgi oturtabilirler.

Son sözümde 1. Lig temsilcisi Samsunspor’a. Ertuğrul Sağlam zaten çok doğru bir tercih idi ve geçen yıl Samsunspor’u 2. Ligden 1. Lige taşıdı. Bu yılda çok muhtemel olarak süper lige taşıma ihtimali yüksek olacaktır.

Saygılarımla,

mail: halit.giray@abcspor.com

twitter: @halitselimgiray

Son Haberler

EKSİKLERLE

Abdi İpekçi spor salonu demeye devam edeceğiz. Bir yerin yıkılıp yeniden imar edilmesi ve son yıllarda isminin değiştirilmesi özellikle "Mustafa...

Benzer Konular