Batista’nın ayrılmasının ardından koç Sarıca oyun planını değiştirmek zorunda kalmış ve sezona Palacios gibi hareketli ama aslında tam bir 5 numara olmayan bir pota altı oyuncusu ile başlamıştı. Ancak koç Sarıca Euroleague’de mücadele edecekleri 2015-16 sezonu için tekrar klasik bir pivotla oynadığı sisteme döndü ve Beşiktaş’tan da tanıdığımız dev pivot Colton Iverson’ı kadrosuna kattı. 2.12 boyundaki oyuncu 26 yaşında ve Avrupa’daki 3.sezonuna giriş yapacak.
“Erken Kariyeri”
NCAA kariyerine Minnesota’da başlayan Iverson burada etkisiz kaldığı ve az süre aldığı iki sezonun ardından daha fazla süre ve sorumluluk alabilmek adına Colorado’ya transfer oldu. NCAA kuralları gereği transfer sonrası bir sezonu forma giyemeden geçirdi. Son senesinde ise istediği formu yakalayan Amerikalı pivot 2013 yazında Pacers tarafından 2.tur 53.sıradan seçilerek aslında hedefine de ulaşmış oldu ve draft gecesi hakları Celtics’e takaslandı. Fakat yaz liginde Celtics tarafından beğenilmeyen Iverson Avrupa’nın yolunu tuttu ve koç Kandemir’in Beşiktaş’ına transfer oldu.
2012-13 Colorado (NCAA): 13.9 sayı, 9.9 ribaund, 1.3 asist, %59.0 serbest atış
“Avrupa Kariyeri”
Genç oyuncularla çalışmayı seven ve NCAA’den getirdiği oyuncuları parlatması ile bilinen koç Kandemir ile Beşiktaş’ta Avrupa serüveni başlamış oldu dev oyuncunun. İlk 2 ay aslında istediği süreleri aldı ve double double’a yakın performanslar da sergiledi siyah beyazlı forma altında. Ancak erken faul problemine girmesi ve koçun fazla süre vermemeye başlaması ile Beşiktaş’ta istenmeyen adam konumuna geldi.
Bu sezon ise Laboral’e transfer olan Iverson kariyerinde yeni bir sayfa açtı. İspanyol temsilcisi onun sertliğinden ve ribaundlardaki etkinliğinden çok iyi faydalandı, sürelerini de iyi ayarladılar. 17.haftada Obradoiro karşısında yakaladığı 14 sayı ve 15 ribaund ile haftanın MVP’si de seçilmişti.
2013-14 Beşiktaş TBL: 6.2 sayı, 4.3 ribaund, %49.4 serbest atış
2013-14 Beşiktaş Eurocup: 8.8 sayı, 5.5 ribaund, %47.4 serbest atış
2014-15 Laboral İspanya Ligi: 7.0 sayı, 5.7 ribaund, %64.1 serbest atış
2014-15 Laboral Euroleague: 7.0 sayı, 6.0 ribaund, %54.4 serbest atış
“Artılar-Eksiler”
Iverson potaya yakın oldukça etkisi artan ve mevcut özellikleri ile günümüz Avrupa basketbolunda giderek azalan “geleneksel” bir pivot. Sertliği ve güçlü bitirişleri onu önemli bir silah haline getiriyor alçak postta. Pivot hareketleri belki üst düzeyde değil ama fazla dribbling yapmadığı zamanlarda verimli bir şekilde rakibi ekarte edebiliyor fiziğini de kullanarak. İki omzu üzerinden de dönebilmesi ve bitirişlerde iki elini de kullanabilmesi de önemli özellikleri arasında. Bunun yanında Iverson koşmayı seven oyunculardan kurulu ve tempo yapan Laboral’in geçiş hücumlarında trailer olarak gelip önemli bir katkı verdi. İkili oyunlarda da sert perdemeler yapabilen ve devrildikten sonra hareketli olarak da potaya gidebilen bir uzun. Bir diğer artısı da hücum ribaundlarında gösterdiği mücadele ve sezisi. Fiziği ile iyi yer tutan ve zamanlaması iyi olan Iverson temastan kaçmaması ile beraber sertliği de sevdiği için her zaman rakip takımların box etmekte problem yaşadığı bir uzun. Hücumdaki artılarını bu şekilde sayabileceğimiz Amerikalı oyuncunun en önemli eksileri ise orta mesafe ya da dış şut tehdidinin olmaması, çengel atışının yetersiz olması ve serbest atış çizgisinde ise çok kötü bir yüzdeye sahip olması.
Savunmada ise yine fiziği sayesinde 3 saniyeyi kapatabilen bir uzun ama atletik bir oyuncu olmaması ve ayaklarının yeteri kadar çabuk olmaması blok katkısında beklenenin altında kalmasına neden oluyor. Bunun yanında yine ayaklarının ağır kalması bir çok pozisyonda hamle yapmakta geç kalmasına ve ters taraftan yardım konusunda etkisiz kalmasına neden oluyor ve bu da doğal olarak faul problemine girmesi demek oluyor. Kendini korumayı öğrenmesi ve hamlelerini daha doğru yapması gerekiyor. Özellikle hareketli uzunlara karşı P&R savunmasında tepeye kadar çıkamaması rakip takımların kısaları için bir artı olarak ön plana çıkıyor. Yüzü dönük hücum ödebilen ve şutu olan uzunlara karşı S.O.S verebiliyor Iverson. Savunmada sayabileceğimiz en büyük artısı yine ribaundlar olarak karşımıza çıkıyor.
“Sonuç”
Yazımın başında Batista-Iverson konusunda küçük bir benzetme yapmış olsam da özünde tabii ki birbirinden farklı oyuncular. Iverson o kadar çabuk değilken Batista da Iverson kadar fizikli değildi. Ancak tarz olarak alçak postta etkili bir pivotla oynayacak olan Pınar Karşıyaka’nın artık şutörlerinin daha fazla fırsat bulacağını ve takım olarak iç dış dengesini daha iyi sağlayacakları kesin. Savunmada ise penetreci takımlara karşı kapanmaları ve alan daraltmaları daha kolay olacak. Mevcut şartlarda bütçenin durumu da göz önüne alındığında geçen sene Euroleague tecrübesi de kazanan Iverson için iyi bir transfer diyebiliriz. Koç Sarıca Batista’ya yaptığı gibi Iverson’u da tempo basketbolu içerisinde parlatacaktır.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz
