Canım Mustafa Kemal Atatürk, 80 yıl olmuş sen bizden gideli. Kurduğun ülkede, gösterdiğin amaçta gelinen noktada sana çok mahçubuz. Yine de nesilden nesile Türkiye Cumhuriyeti’ni, ilkelerini devrimlerini yaşatmak boynumuzun borcu.Saygı ve minnetle..
Euroleague’in bilinen en sert üç deplasmanından biri Fernando Buesa arena.Bu sene dörtlü finaline de ev sahipliği yapacak Vitoria şehri,Fenerbahçe’yle aralarında Berlin’deki yarı finalden beri devam eden rekabetin düzeyini kendilerince çok yukarılarda görüyor. Maça dengede başlayan iki takımdan ev sahibi ön sahada 1.ve 2.paslara yaptıkları sert baskı sonucu top kaybı sayılarını yükseltirken, Fenerbahçe de yaptığı agresif savunmayla yanıt verdi.
Maç boyunca ürettiği sayının yarısına yakınını neredeyse faul çizgisinden üreten Baskonia, hakemlerin aşırı toleranslı düdükleriyle de çizgiye bolca gitti. Karşılıklı çalınan teknik ve centilmenlik dışı fauller, serbest atışta çizgiye basma kararı, 2-3 alan savunması derken uzun zamandır görmediğimiz düdükleri çalan hakem üçlüsü sahadaydı.
Özellikle üçüncü çeyrekteki dengesiz çalınan faullere bir de Fenerbahçe’nin kolay top kayıpları eklenince maç bir anda yedi sayı farka kadar çıktı.
Son çeyreğin nasıl belirleyici olabileceği aklımızın her zaman bir kenarında yaşarken Bobby-Guduriç ikilisinin sürekli çembere gidip pas kanallarına yaptıkları sayı pasları tekrar skoru dengeye getirdi. Özellikle son üç dakika da Kaliniç’in profesyonelliğin sınırlarını zorlayarak oyuna hükmetmesi, Real Madrid play off serisinden bu yana en etkileyici performans oldu.
Fenerbahçe avrupa’nın en güzel ve değerli takımı. Kazansalar da, kaybetseler de toplarıyla, tüfekleriyle, güçlerinin sonuna kadar mücadele ediyorlar. Son yazdığım yazının konusu olan saygı’yı her yerde hak ediyorlar.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: omer.kocsan@abcspor.com
twitter: @omerkocsan