İsmini 1892 yılında SIR Frederick Arthur Stanley’den alan, yaklaşık 17 kilo ağırlığında ve 80 santim boyundaki kupanın sahibi bakalım bu sene kim olacak?
AMA Kanadalıları şampiyon kim olacak kadar hatta belki daha çok merak ettiren bir konu var! KANADA TAKIMI şampiyon olacak mı ??
Ülkemizdeki en büyük şehir efsanesi spor geyiklerinin başında gelen ”Anadolu Takımını şampiyon yapmazlar” fetvası, KUZEY AMERİKA’da da; 90’lar öncesinde ligi domine etmelerine rağmen, 1993 yılından beri sadece 5 kez finale çıkıp şampiyon çıkartamayan Kanada takımları için de geçerli!
Kanada’da buz hokeyi açık ara birinci spor… Ülkenin en çok yatırım yapılan, hem tribün hem seyirci bazında en çok ilgi gören ve hem de en çok reklam alan branşı. Ülkenin de en önemli kulübü, 24 şampiyonlukla NHL’de en çok kupayı kaldırma başarısını elinde tutan Montreal Canadiens (Habs).
Montreal şehri takımı ayrıca 1951-60 sezonları arası 10 sene üst üste final oynayarak kırılması imkansıza yakın başka bir rekorun da sahibi…
Şehir merkezinde bulunan, 21.273 kişilik kapasiteye BELL CENTER’da değil play-off, normal sezondaki maçlara bile bilet bulabilmek oldukça zor!
Bu arada belirtelim ‘Go HABS Go’ tezahuratındaki Habs’in açılımı ‘Habitants’, yani fransızca orda oturan, ikamet eden kelimesinden geliyor.
Kanadalılar için spor dalları ikiye ayrılır: Buz hokeyi ve diğerleri! Ülkenin en önemli spor dalında olay öyle bir hal aldı ki adeta milli dava olup Kanada takımları arasında ciddi bir ezeli rekabet olmasına rağmen ‘gerçi Canadiens’in ezeli rakibi, taaaa 2.Dünya Savaşı zamanlarından, İrlanda-Fransa arasındaki husumetten gelen Boston Bruins ama’ içlerinden herhangi bir takım hatta en büyük ezeli rakiplerinin şampiyonluğunu bile Amerikan takımlarına tercih edecek durumdalar!
Bu arada unutmadan, Kanada’nın 7 takımla başladığı NHL 2014/15 sezonu macerasında, su üstünde batmadan yoluna devam edebilen sadece 2 takım kaldı; diğeri de Calgary Flames.
Şans mıdır, psikolojik midir, kadroları mı yeterli olmuyor, yoksa şehir efsanesi gerçek midir bilinmez ama karşılarında birbirinden güçlü tarihleri ve kadroları olan zengin Amerikan kulüpleri olduğu da bir gerçek! Sonuçta bunu bir reklam pastası olarak düşünüp gelir-gider tablosuna dökecek olursak, Amerikan nüfusu Kanada’nın 10 katı ve getirisi çok daha fazla olduğu için ‘Salary Cup elverdiğince’ Kanada takımlarına nazaran daha korkusuzca yatırım yapmaya devam edebiliyorlar.
Daha play-off ilk turlar yeni bitti ve köprünün altından çok sular akacaktır ama takım kimyası oluşturma dehası Bergevin önderliğindeki Canadiens, şeytanın bacağını belki bu sene kırabilir!
Hem geçen seneye göre daha da tecrübelenen genç kadrosu, hem yapılan nokta vuruşu, kilit takviyeler, hem de başarıya aç ve ekstra motive şehir-takım-yerel basın üçlüsü, en azından Konferans Finaline dek önlerinin açık olduğunu gösteriyor..
20.yüzyıl sonlarının önemli defans oyuncularından olan Kanadalı milli hokeyci Marc Bergevin, kariyerinde 8 takımda oynamış ama yolu Canadiens’den geçmemişti. 2012’de geldiği Montreal kulübü başında, tuğlaları bir bir koyarak, kendine özgü sistemiyle hem saha içi hem de saha dışında çok başarılı bir ekip oluşturdu ve tüm Quebec eyaletinde, kurt menajer Canadiens’i eski günlerine döndürecek umudu hatta inancı fazlasıyla mevcut!
Bugün itibariyle, play-off ilk turunda komşu şehir Ottawa Senators’ü 4-2 ile geçip Konferans Yarı Finaline çıkan takım için tüm şehir nefeslerini tutmuş ve tek vücut olmuş durumda. Tabii ki herşey yolunda giderken, yaşanabilecek 1-2 kilit oyuncu sakatlığı bir anda rüzgarı tersine çevirip, bir çuval inciri de berbat edebilir!
Bu turdaki rakip Tampa Bay ve yine 4 galibiyete varan bir üst tura yükselecek, saha avantajı da Montreal ekibinde… Bu turu geçtiler diyelim; Doğu Konferans finalinde gelmesi muhtemel NY Rangers çok sert bir ekip. Olası bir Stanley Cup finalinde de Chicago Blackhawks ile Anaheim Ducks Batı Konferansının en güçlü takımları olarak gözüküyor.
Yani daha geçilmesi gereken birbirinden zorlu 3 rakip var ama olur da Canadiens kupayı kaldırırsa, ülkemiz futbolda Dünya Kupasını kazansa nasıl bir atmosfer olacaksa inanın en az o atmosfer gerçekleşecek ve şehir cümbür cemaat kundaktaki bebekten evcil hayvanına, 80 yaşındakinden sporla hiçbir alakası olmayanı dahil olmak üzere uyumadan günlerce sokaklarda karnaval havası yaşayacak ve yaşatacaklardır.
Takım maç kazandığında, saksı elinde, içindeki çiçeği ile ya da evindeki manevi değeri olan duvara asılı bir tabloyla sokaklara çıkıp kutlama yapan, çünkü onun da bu mutluluğu yasama hakkı var diyen fanatik bir topluluktan bahsediyoruz!
Bu sezonun Kanada ekibi için ayrı bir önemi daha var; O da bu sezonu, 2 Aralık 2014’de hayata gözlerini yuman, 1950-70 arasının efsane Canadiens oyuncularından Jean Beliveau’ya adamaları…
Le Gros Bill lakaplı efsane, NHL tarihinin en önemli 10 oyuncusundan biri olan ve 10 şampiyonlukta imzası bulunan bir buz hokeyi yıldızıydı.
EN SON 1993’de LOS ANGELES KINGS’i 4-1’lik seriyle geçip mutlu sona ulaşan HABS ve KANADA, bakalım bu sene 22 yıllık hasretin ve doğal olarak da şeytanın bacağını kırabilecek mi ?
Sadece her Kanada’da doğmuş, büyümüş buz hokeyi aşığı bir sporsever olarak değil, Montreal’de yaşayan 3 Milyon kişinin %99.99’unda olduğu gibi, bir Montreal’li olarak benim de en büyük hayalim bu!
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
burak.belgen@abcspor.com
@BurakBelgen