Hava güzel, güneşli.. Hani radyodan maç anlatan spikerler gibi “zemin futbol oynamaya müsait” ve geçen sezondaki Fenerbahçe maçından sonraki en dolu tribün..resmi rakamla 40.718 seyirci…
Geçen hafta şanssız bir BEŞİKTAŞ beraberliğinden sonra, seyirci de artık “bu takım keyif verecek gibi”, ilgisini alakasını esirgememiş. Bozulması sağlığa zararlı klasikleşen onbir ve rakipte lig sonuncusu, apar topar ETO’O’yu affeden 2 puanlı, ters gelen ANTALYASPOR. Maç öncesi eski yıldızlar NECATİ ATEŞ ve BURAK YILMAZ’lı sinerjik ortam…
2.yarıda CAVANDA ve POLDİ takviyesi, 4-4-2’ye dönüş ama yok bir türlü tam “boğma”olmuyor. Ve enfes bir kaptanın frikik resitaliyle “işin rengi değişiyor”, teşbihte hata olmaz, av kapana giriyor. Sonrası Allahtan şu vuruşları yapacak adamımız var dedirten Podolski resitali…
Bu sene bangır bangır diyoruz ki ,bu takım gerçekten öyle böyle iyi. İlk kez geriye düştüğü bir maçı (bu sene) çevirdi. He, iddaa’da 2/1 oynayan bayram etmiştir de, biz de inancımızı pekiştiriverdik.
CAVANDA’nın kanserleşen sağ kısma getireceği çözüm ve SELÇUK’un biraz daha vites yükseltmesiyle birlikte, zenginleşen kulübe ve her haliyle “saygılı”bir RIEKERINK’le ölümsüz dizeler aklıma geliyor.”GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ ÇOCUKLAR”.
Son olarak ta, illaki bir BEYAZ TV ya da TELEGOL’de, buğulu bir atmosferde bunu söylememe gerek yok. FUTBOL biraz tecrübe, biraz da kehanet işi. Geçen hafta bir davete icabet oğlumla gittiğim FENERBAHÇE-FEYENOORD maçındaki F.BAHÇE yi çok beğendim ve sadede gelirsem lig yarışıda GS/FB arasında geçer.
Unutmadan; komplekslerden arınamadan kurulan milli takıma da, UKRAYNA ve İZLANDA önünde bol şans…
iskender.genc@abcspor.com
twitter: @iskendergen1