Eurocup’a 4 takımla başladığımız ve çok şey beklediğimiz bu önemli sezonda maalesef çeyrek finallere tek temsilcimiz Galatasaray ile adımızı yazdırabildik. Sarı kırmızılılar koç Ataman yönetiminde kurdukları kaliteli kadroyla sezonun ilk günlerinden bu yana kupanın favorisi olarak gösteriliyorlardı ve bunu da oynadıkları maçların %90’ında kanıtladılar. Dorsey’in takımdan ayrılması ilk etapta takımın dengesini bozmuş olsa da sonrasında Lasme’nin iki level yukarı çıkardığı performansı ile şimdiye kadar bu açığı kapatmayı başardılar. Davis’in takıma ısınmaya başlaması ve Green’in sakatlıktan dönmesi ile de pota altı rotasyonu biraz daha rahatlamış oldu Galatasaray’da. Temsilcimizin son durumdan bahsettikten sonra biraz da rakibimizi inceleyelim.
Ev sahibi avantajının temsilcimizde olduğu çeyrek final mücadelesinde rakip Alman temsilcisi Bayern Munich olacak. Tecrübeli koç Pesic yönetimindeki Bavyera ekibi kadrosunda tecrübeli ve yolu ligimizden geçmiş isimleri bulunduruyor. Galatasaray’dan hatırlayacağımız Bosnalı kanat oyuncusu Djedovic ve Anadolu Efes’ten yolu geçmiş olan forvet Savanovic ilk etapta ön plana çıkan isimler. Ayrıca Bosna Hersek pasaportu da bulunan Renfroe ve tecrübeli pota altı oyuncuları Thompson ile Bryant da takımın diğer tamamlayıcı oyuncuları. Genç Zipser ve kaptanları Taylor da takıma enerji katan ve zaman zaman x-faktör olabilen değerli parçalar. Potansiyeline bir türlü ulaşamayan Gavel ve İstanbul BŞB’de sezona başlayan Cobbs da sürpriz skorer olarak katkı vermeye çalışıyorlar. Yüksek tempoda hücum performansına dayalı bir basketbol oynuyorlar, savunma onlar için ikinci planda ve yarı saha basketbolunda zaafları ortaya çıkıyor. Özellikle Bryant’ın sahada olduğu anlarda ikili oyun savunmasında aksıyorlar.
Bunun haricinde potayı koruyacak, blok tehdidine sahip atletik bir uzunlarının olmaması da yarı saha basketbolunda onların hep başını ağrıtıyor. Kısa savunmasında ise daha iyi durumdalar Renfroe,Gavel,Zipser ve Taylor kalbur üstü savunmacılar Eurocup seviyesinde. Hücumda ise Şubat başında dirseğinden sakatlanan ve Nisan başında dönmesi beklenen Djedovic’in eksikliğini ciddi derecede hissediyorlar. Özellikle tempo düştüğünde ve set hücumlarına kaldıklarında Bosnalı oyuncunun deliciliğini ve yaratıcılığını arıyorlar. Bryant ve Thompson ikili oyunları bitirme konusunda fena değiller ve orta mesafe şut tehditleri de var, hatta Bryant alçak postta da etkili bir silah.
1. Tempo kontrolü çok önemli. Evet Galatasaray da tıpkı rakibi gibi yüksek tempoda ve açık alanda oynamaktan keyif alıyor, daha verimli oluyor ancak ilk maç deplasmanda, onları savunmanın en kolay yolu oyunu yarı sahaya yıkmak.
2. Tabii tempoyu kontrol etmenin en temel yollarından biri savunma ribaundlarında üstünlük kurmak ve rakibin hücum ribaundlarından ekstra ikinci şanslar elde etmesini engellemek olacak ki ligde ve Eurocup’da mağlubiyetle ayrıldıkları son maçlarda ribaundlarda problem yaşadılar.
3. Hücumda ise temeli Lasme ile oynayacağımız ikili oyunlar üzerine kurmamız gerekiyor. Bryant ağır bacakları ile zaten tepe ikili oyunlarında yukarı çıkmakta zorlanan bir isim, mutlaka Lasme’nin orta mesafe şutlarından bolca ekmek yeriz. Thompson ise fizik ve atletizm anlamında Lasme’nin karşısında duramaz.
4. Potayı koruma konusunda genelde sorun yaşıyorlar, bir blok tehditine sahip değiller bu nedenle Gavel, Renfroe, Zipser ya da Taylor’dan üçüyle ön alanda yaptıkları baskıya mutlaka potaya giderek ya da sabırla oynayacağımız ikili oyunlarla karşılık vermeliyiz. Zorlama şutlara yönelirsek ya da gereğinden fazla driplingle topu elimizde tutarsak yapacağımız top kayıpları ile onların tuzağına düşmüş oluruz.
5. Djedovic’in yokluğunda Savanovic’in savunması biraz daha önemli olacak. Oyun sıkıştığında tüm takım onu arıyor. Fiziksel teması fazla sevmeyen ve daha çok dış atışlarla etkili olmak isteyen Sırp forvet hem Micov’un hem de Green’in dişine göre bir isim. Bu pozisyonda oyunun her iki alanında da net bir üstünlük kurmamızı bekliyorum.
6. Renfroe iyi bir savunmacı ve topa baskı konusunda canımızı sıkabilir, McCollum veya Jerrells’dan birisini genelde sahada tutarsak sorun yaşamayız. Bununla beraber Göksenin ya da Sinan ile her geri dönüşte onun topla ilk buluştuğu anda bir baskı yapmamız ve karşısında kalmamız gerekiyor, aksi durumda yarı sahayı çabuk geçen ve savunmanın geç yerleşmesini iyi değerlendirebilen bir isim.
7. Üç sayı savunması Bayern karşısında en çok dikkat etmemiz gereken konulardan biri olacak. Takım olarak 5 numara hariç etkili şutörlere sahipler ve genelde 4 dışarıda oynamayı tercih ediyorlar. Bu nedenle özellikle Thompson oyundayken zaman zaman Davis’i 5 numarada kullanarak Lasme’yi dinlendirmek ve her topu adam değişerek savunmak daha doğru bir hamle olacaktır.
8. İki takım da Eurocup macerasına dar rotasyonla,7-8 oyuncuyla devam ediyor. Bu nedenle bench katkısı maçtaki belirleyici etkenlerden biri olacak.
Mail: fersu77@abcspor.com
Twitter: @fersudeniz