Daha 8 yaşındayken futbol hayatına başlayan İspanyol Jose Rodriguez Martinez, Villajoyosa’da, 16 Aralık 1994’te dünyaya geldi.
5 sene Villajoyosa ve 2 sene Hercules maceralarının ardından, 15 yaşında da dünyanın en büyük kulübünün altyapısı olan La Fabrica’ya giriş yaptı.
Altyapıda geçen 3 sene içinde, özellikle son senesinde yaptığı büyük çıkışla spot ışıklarını üzerine çevirmiş ve geleceğin en önemli orta saha oyuncularından olacağı söyleniyordu.
O zamanlar Los Galacticos’un başında bulunan Mourinho, genç yıldız adayını ilk kez A takım maçına, Kral Kupasında Alcoyano’ya karşı çıkarttı ve o maçta attığı golle de Real Madrid kariyerine harika bir giriş yapmış oldu.
İlk La Liga maçı ise ezeli rakip Atletico’ya karşıydı. Bu maçtan üç gün sonra da ilk Şampiyonlar Ligi maçına, 4 Aralık 2012’de Ajax karşısında çıktı.
18 yaşına 11 gün kala Bernabeu’da oynadığı bu maç onu, Real Madrid tarihinin Şampiyonlar Ligi’nde forma giymiş en genç oyuncusu olarak tarihe geçirdi.
Ama rüyalar takımına bu şaşalı giriş aynı hızla devam etmedi, özellikle Carlo Ancelotti geldikten sonra da iyice serbest düşüşe geçti ve Deportivo La Coruna’ya kiralandı.
Geçtiğimiz sezonu burada geçiren Jose Rodriguez, çocukluğundan beri oynadığı mevkii olan ortasahanın ortası değil de forvet arkası ve sağ kanatta sezona girmesine rağmen başarılı bir performans sergiledi ama bu kirada geçen sezon ona, birbirinden kaliteli yıldız oyunculara sahip Real Madrid’in geniş kadrosuna girmek için yetmedi!
Pas yüzdesi, oyun görüşü, risk alan cesur yapısı ve topla oyunun yönünü değiştirme başarısı yüksek.
Saha parselasyonu da çok iyi ve daha 20 yaşında olmasına rağmen, oldukça soğukkanlı bir futbolcu.
”EKSİLERİ”
En önemli zaafı hava topları. Hem de 1.80 gibi, futbolcu için kısa sayılmayacak bir boya rağmen! Mobil bir stili olmaması, yani durarak oynaması herşeyin tempo olduğu günümüz futbolunda onun hanesine yazılan bir eksi daha..
Kendisini orta sahanın ortasında çok daha rahat hissettiğini söylüyor ama savunma özelliklerinin çok iyi olduğu söylenemez. Onun için de Deportivo gibi kapasitesi düşük bir takımda bile takım savunmasını erozyona uğratır diye forvet arkası ya da sağ kanatta kullanıldı.
Eğer Melo kalacaksa, Melo-Selçuk ikilisini kesmesi çok zor, forvet arkasında Sneijder oynadığı için, o bölgede zaten hiçbir şansı yok. Bir ihtimal sağ kanatta forma giyebilir ama tempo problemi o bölgeye de tam olarak oturmayacağı izlenimi veriyor.
Bugüne dek altyapılarda orta merkez, A takımlarda da forvet arkası ve sağ açık gibi oynadı ama bence ona en uygun yer, baklava sistemi ve sağ iç mevkii..
2015’e dek bu sistemde oynayan bir takım bulamadı ve zaman zaman dönse de, Jose için Galatasaray’da da aynı kısır döngü devam edecek.
5-10 Milyon Euro bonservis verilip alınsaydı, çok gereksiz bir transfer diyebilirdim ama bonservissiz maliyeti ile geliyor. Ayrıca kendi alacağı senelik ücret de, ülkemizde düz yolda yürüyen her futbolcuya verilen 1 Milyon Euro’dan bile daha az olacak!
Sonuç olarak, dünyanın en büyük spor kulübü olan Real Madrid altyapısından çıkmış, oranın 3 seneye yakın suyunu içmiş, havasını yutmuş birinden bahsediyoruz. Ayrıca çok genç ve başarıya aç olması da önemli. Direkt ilk 11 oyuncusu olabilir mi bilmiyorum ama sezon içinde en az 25-30 maçta, ilk 11 ya da sonradan girip fayda sağlayacaktır.
Ama sarı kırmızlılar, Jose Rodriguez Real Madrid’den geliyor diye bir Podolski randımanı veya kalitesi bekliyorlarsa, bence bu düşüncelerini rafa kaldırsınlar çünkü gerçekleşmesi çok çok zor!
TUNA ÖZKAYA
tuna.ozkaya@abcspor.com