NBA’de play-off’lar koşar adım devam ediyor. Göz açıp kapayana kadar konferans finalleri karşımıza çıkıverdi. Doğu’da revire dönen Toronto, yine sakatlıklarla boğuşan ama rakibinin aksine, gidenin yerini dolduramayan Miami’yi 7 maç sonunda eleyerek Konferans Finali’ne adını yazdırmayı başardı. Miami son iki maçta 5 kısalı (Çaylak kısa forvet Winslow pivot oynadı) sistemle 1 galibiyet alabilse de, son maçta nihayet kendilerine gelen DeRozan ve Lowry ile Toronto, Heat’in fişini çekti. Diğer finalist Cleveland ise, Atlanta karşısında sadece 1 maçta zorlandı ve adeta güle oynaya Hawks’ı süpürdü.
Batı’da Golden State herhangi bir sürprize mahal vermeden ve Curry’ye kavuşarak Portland’ı saf dışı bıraktı. Lillard’ın uzun süredir ilk kez bekleneni vermesi neticesinde 1 maç kaybettiler; fakat normal sezon MVP’si seçilen Curry, sanki hiç sakatlanmamışçasına takıma geri döndü ve Warriors finale erişti. Yarı finallerin diğer ayağında ise, 2-1 geriye düştüğü bir seriden, üstelik de felaket bir ilk maçtan sonra toparlanan ve arşa çıkan Oklahoma, San Antonio’yu 4-2 ile eleme şerefine erişti ve sağlam bir sürprize imza attı. 3. maçtan sonra pas trafiği ve takım hücumu mentalitesi çöken Spurs, Kawhi Leonard dışında diğer isimlerden büyük bir katkı görememenin cezasını elenerek çekti. İlk iki maçta dağları delen LaMarcus Aldridge, takımdaki tek hücum opsiyonu muamelesi gördükçe tekledi, ıskaladı. Tony Parker, Ginobili ve Duncan üçlüsü ise maçlar ilerledikçe yaşlılığı yaşadılar. Durant’in ve Westbrook’un çıldırmış gibi oynaması da Oklahoma’nın yüz akı oldu…
Böylelikle, Doğu’da finalin adı Cleveland Cavaliers – Toronto Raptors olurken, Batı finalinde de Golden State Warriors ile Oklahoma City Thunder karşı karşıya gelecek. Bakalım, kimler neler yapabilir?
CLE – TOR (Tahmin: 4-1 Cleveland): LeBron, beklendiği gibi, play-off’larda “zalımlaştı”. Hiç acımıyor. Hiç geri adım atmıyor. Şampiyonluğu çok çok istiyor. Üstelik, o’nu 4 numarada, yani olması gerektiği gibi kullanan Cleveland, Kevin Love’dan da 5 numarada faydalanıyor. Böylelikle çok daha dinamik oluyorlar ve üstelik ribauntlardan da ödün vermiyorlar. Love, her ne kadar gitgide safi dış şut tandanslı bir uzuna evrilse de, her maçı double-double’larla ve savunmada aksamadan kotarıyor. İlginç olan nokta, %50’ye yakın bir dış şut isabeti tuttururken, pota altında sadece %20’ye yakın yüzdelerle oynaması. Burada kerameti, Cleveland’ın özellikle Atlanta karşısında “yıkıcı silah” halini alan dış şut performansında aramak lazım. J.R. Smith dahil tüm oyuncular ve üzerine bir de Channing Frye, delirmiş gibi üçlük atıp bizlerin gözlerini yuvalarından çıkarttılar. Bu ritim sürdükçe, Cleveland şampiyon bile olabilir. Irving‘in LeBron ile geçinebilmeye başlaması da büyük bir artı. Toronto ise, sakatlanan Valanciunas geri dönmezse, play-off sertliği gereği penetrelerinden ve dış şutlarından çok şey kaybeden DeRozan ile Lowry’nin götürdüğü yere gidemez. Biyombo, Joseph, Patterson, Ross gibi isimler anca bir yere kadar çare üretebilirler. Tek soru işareti, DeMarr Carroll’un geçen yıl Atlanta’dayken LeBron’a yaptığı savunmayı burada tekrarlayıp tekrarlayamayacağı yönünde. Kazanan, Cleveland olacaktır.
GSW – OKC (Tahmin: 4-3 Warriors): Draymond Green ve Klay Thompson, her iki turda da çok büyük iş başardılar. Kendilerini aştılar. Curry de zirvedeki formuyla geri döndü ve Bogut’un sakatlığı hariç Warriors’ın hiçbir sıkıntısı yok, diyebiliriz. Livingston ta Clippers yıllarından bile iyi oynuyor. Igoudala ise, çoğunlukla vazifesini yerine getirmeyi sürdürüyor. Thunder’da ise, Durant ve Westbrook’un başrollerinde olduğu bir destan hikayesi var. Durant free agent olmadan evvel Thunder’a şampiyonluk yaşatmak, Thunder ise bir şampiyonluk kazanıp Durant’i elinde tutmak istiyor. Westbrook lineer oyun zekasına kıyasla çok iyi verim veriyor, Enes de en kritik yerlerde “iş bitirici” olarak sahne alıyor. OKC eğer böyle oynamasaydı, Warriors’un savunması ve Thunder’a çok ters gelen hücumuyla, en fazla 1 maç kaybedebileceğini söylerdim. Ama Ibaka, Adams gibi neferler savunmada, DurdurulamazDurantula ve Waiters ile de hücumda öyle işler başarıyor ki, parmak ısırtıyorlar. Havayı yakalayan takım, motive gelen ekip, Thunder. Fakat Curry ve arkadaşlarının geri adım atması için (Bogut’un sakatlığından başka – ki o da Varejao, Ezeli ve Speights gibi isimlerle nispeten ikame edilebilecektir) hiçbir sebep yok. 7. maç heyecanı yaşayacağımızı ve Warriors’ın ipi göğüsleyeceğini düşünüyorum.
Herkese muhteşem bir Konferans Finali keyfi dilerim…
Yazarın diğer yazılarına erişmek için tıklayın
mail: efe.ozenc@abcspor.com
twitter: @efe_ozenc
Youtube: Turuncu ve Siyah Kadar Yuvarlak