Euroleague’de 4.hafta heyecanı başlıyor. Temsilcilerimiz bu hafta çok kritik maçlara çıkacaklar yürekten başarılar dileyerek yazımıza başlayalım.
Gruplarda ülke olarak bizi mutlu eden en önemli olgulardan bir tanesine değinerek yazıma başlamak istedim. O da Anadolu Efes ve Fenerbahçe Ülker takımlarımızın aynı grupta yer alması bu o kadar büyük bir avantaj ki umarım bu avantajımızı son 8 ve hatta Final Four’a giden yolda da kullanırız.
Gelin geçen haftaya biraz bakalım.
Temsilcimiz Galatasaray LIV Hospital Sırbistan deplasmanından zaferle ayrılarak grupta artık ben de varım dedi. Bu maç sadece 2 puanın kazanımı değil, aynı zamanda bütün oyuncuların, teknik heyetin kendilerine olan özgüvenlerini perçinleyen bir maçtı.
Diğer temsilcimiz Fenerbahçe Ülker ise evinde Yunan temsilcisi Olimpiakos’u adeta elinden kaçırdı. 68–74 mağlup olan temsilcimiz, baştan sona kadar başa baş götürdüğü mücadelede rakibine boyun eğmekten kurtulamadı.
Anadolu Efes ise kendi evinde CSKA Moskova’ya 69–78 mağlup oldu.
Bu haftayı değerlendirecek olursak;
Galatasaray LIV Hospıtal Alman temsilcisi Alba Berlin’i konuk ederken, Fenerbahçe Ülker İtalya’da Armani Milano ile karşılaşacak, Anadolu Efes ise Nizhny Novgorod deplasmanına çıkacak.
Armani Milano’nun İtalyan Koçu Luca Banchi için de kader maçı, zira olası kötü bir senaryoda koltuğunu kaybetme ihtimali çok yüksek. İki takımı karşılaştırdığımız zaman uzunların savaşı desek yerinde bir tabir kullanmış oluruz.
Armani Milano’da Nicola Melli, Shawn James, Angelo Gigli, Linas Kleiza, Samando Samuels gibi 2.00m üzerinde Pivot ve Gard ağırlıklı takım görüyoruz.
Fenerbahçe Ülker’de ise aynı şekilde Pivot ve Gard ağırlıklı oyuncuları görüyoruz. Tabi Fenerbahçe Ülker’de en kilit isim hiç şüphesiz Nemanja Bjelica.
İlk hafta önce oynan maçta Cska Moskova’ya uzatmada kaybeden Obradovic’in öğrencileri burada çok ince bir mesaj verdiler. Hem maçı son ana kadar kovalayan bir takım kimliğini gösterdiler hem de Şutör-Gard ve Pivotların özellikle pivotların boyalı alandaki topları keserek rakibe ribaunt şansı vermeyerek bir takım stratejisini özellikle bu üst düzey organizasyonlarda başarabilme yeteneğini ön plana çıkardılar.
Tabi burada şu soru akla gelebilir e o zaman başarılı ise neden 1 galibiyeti var diye? Kaybedilen 2 maçı da maalesef dış atışların sonucu belirlediği için burada bu tezi çürütmeye yönelik herhangi bir soru işareti de kalmıyor.
Armani Milano maçı, Fenerbahçe Ülker açısında çok önemli. Grupta 1 galibiyeti bulunan sarı lacivertli takımın kazanmaktan başka alternatifi yok.
Bir diğer temsilcimiz Galatasaray LIV Hospıtal ise evinde seyircisinden yoksun Alba Berlin maçına çıkacak. Hafta içerisinde paralarını alamadıkları gerekçesiyle antrenmana çıkmayan oyuncular bu sorunun çözülmesinden sonra bütün mantalitelerini bu maça odaklamış durumdalar.
Her iki takımı karşılaştırdığımızda uzun ve kısaların savaşı olacaktır. Galatasaray’da Carlos Arroyo’nun her zamanki gibi maestroluğunu yapıp orkestrayı yönlendirmesini bekleyeceğiz. Tabi Galatasaray’ın iki oyun kurucusu Ender Aslan ve Carlos Arroyo’nun aynı 5’lide sahaya çıkma olasılığını ben bu tabloda çok düşük görüyorum. Çünkü karşınızda kısa forvetlerle oynamaya alışmış bir takım varsa burada pivotlarınızı devreye sokarsanız yani Patric Young, Alex Maric, Justin Carter gibi topları kesen oyuncular ağırlık 5’li ile çıkarsanız bu maçı antrenman havasında kazanırsınız.
Sırbistan’dan zaferle dönen Ergin Ataman’ın öğrencileri çeyrek final için büyük bir avantajı yakalayabilirler. Tabi seyircinin olmayışı maalesef ki çok büyük bir handikap.
Anadolu Efes ise Rusya’da Nizhny Novgorod ile karşılaşacak. 3.hafta da Cska Moskova’ya mağlup olan Dusan Ivkoviç’in öğrencileri 3.sırada ki yerlerini daha da sağlama almak için buradan mutlak galibiyet ile dönmek zorundalar.
Her iki takımı karşılaştırdığımızda Anadolu Efes’te uzun forvetler dikkat çekerken Novgorad ’da kısa forvetler dikkat çekiyor. Ve buradan alıyoruz ki Anadolu Efes pota altını ele geçirmeye yönelik bir 5’li ile sahaya çıkacaktır.
Novgorad ‘da dikkat edilmesi gerek en önemli isimler şüphesiz iki Birleşik Amerikalı Rochestie ile Trey Thampkins. Bakalım burada nasıl bir oyuncu dağılımı izleyeceğiz Ivkoviç’den merakla bekliyoruz.
Haftanın programına göz atalım ve ardından oynanacak olan maçları kısaca yorumlayalım:
4.HAFTA MAÇ PROGRAMI | ||||
22.01.2015 PERŞEMBE | ||||
19.00 Cska Moskova-Unicaja Malaga | FGRUBU | |||
20.00 Galatasaray- AlbaBerlin | EGRUBU | |||
21.45 Armani Milano -Fenerbahçe | FGRUBU | |||
21.45 Real Madrid – Panatinaikos | EGRUBU | |||
23.01.2015 CUMA | ||||
18.30 Novgorad – Anadolu Efes | FGRUBU | |||
19.45 Zalgris Kaunas – Maccabi Tel Aviv | EGRUBU | |||
21.30 Olimpiakos – Laboral Kutxa | FGRUBU | |||
21.45 Barcelona – Kızılyıldız | EGRUBU |
Cska Moskova’nın Unicaja Malaga maçında zorlanmadan kazanacağını tahmin ediyorum. Top 16’da Cska Moskova 261 sayı attı daha 3.hafta sonunda. Bunun çok üzerine çıkacağından hiç ama hiç şüphem yok.
Real Madrid – Panatinaikos maçı ise nefesleri kesecek bir maç. Zira Madridli Yunan Ioannis Bourosis’in Panatinaikos’a karşı nasıl bir oyun oynayacağını merakla bekliyorum. Bu maça çıkmadan Madrid lider Pana’nın 2.olduğunu hatırlatalım.
İsrail Temsilcisi Maccabi Tel Aviv ise Litvanya’da zorlanmadan kazanacaktır. Guy Goodes bu maçta fazla heyecan aramayacaktır.
Olimpiakos ise Laboral Kutxa karşısında zorlanmayarak grup liderliğini sürdürecektir.
Barcelona ise Kızılyıldızı yenip Galatasaray Liv Hospital’ında şu aşamada bunu beklemez ama söyleyelim, mağlup olmasını bekleyecektir. Bu maçta banko Barca favori lakin Barcelona koçu Xavier Pascual’ın üzerinde de büyük bir baskı var. Hani bu takım formasını bıraksa Final-Four oynar düşüncesinden çok daha farklı bir Barca izlemekteyiz. Barca bu maça çıkmadan önce 5.sırada ve Galatasaray’ı takip etmekte.
Temsilcilerimize yürekten başarılar dileyerek yazımı tamamlıyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın