https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

EUROBASKET 2015 TOP 16 TURU 1. GÜN

Okunması Gerekenler

efe

 

 

CUMARTESİ GÜNÜ:

 

FrenkieLETONYA 73-66 SLOVENYA: Letonya Bertans’ın maç başlar başlamaz attığı üçlükle hızlı bir giriş yaptı. Zoran Dragic de, ikili oyun savunmakta zorlanan takımına nefes aldırdı (7-5). Blazic’in turnikesi sonrasında ilk kez öne geçen Slovenler, Freimanis’in skoru eşitlemesine kadar hep savunmada rakiplerine değişmeli adam adama markajı benimsediler; Letonya ise Slovenya’nın kriptoniti 1-3-1 alan savunmasını, Dragic’e de 1’e1 savunma da kalacak şekilde değiştirip uyguladı. Slovenya yarı sahayı çok hızlı geçip fast break’e gidebildiği için, Letonya mümkün mertebe az top kaybı yapmaya çalıştı, fakat tüm sayılarını da asist üzerinden bulmaya çalışmayı kesmedi (11-9). Zoran Dragic’in slalomlu fuleli turnikesinden sonra Slovenya 15-16 öne geçmeyi başardı; üzerine de Blazic’in yine turnikesi gelince, Letonya’nın 1-3-1 savunmasını yapmayı beceremediklerini ayan beyan gördük (17-20). Strelnieks son saniyede üçlüğü kaydedip çeyrek skorunu 20-20 yapmasa, takımı psikolojik olarak iyice kötüye gidecekti. İkinci periyotta yine ikili oyunlar üzerinden rakip pota altını deşmeyi sürdüren Letonya, Mejeris’in katkılarıyla skorda geri düşmemeyi başardı (27-27). Yine aynı usullerde hücum etmeyi ve savuma yapmayı yeğleyen ekipler, ibrenin yönünü kendi lehlerine çeviremediler. Janicenoks’un devreye girip bir üçlük kaydetmesiyle, Letonya skorda öne geçmeyi başardı (30-29). Yarının bitimine 4 dakika kala Letonya’nın takım halinde 1 faulü varken, Slovenler çoktan faul haklarını doldurmuşlardı ve bu silaha sarılıp bol bol hücum ribaundu kovalayan Letonyalılar, Slovenya’ya molayı aldırttılar. Meiers’ın varlığıyla Dragic’in penetrelerini de yavaşlatan Letonya, Bertans’ın üçlüğünden sonra da farkı bir anda 7 sayıya yükseltmeyi başardı (36-29). Bu farka ilk isyan, Klobucar’ın üçlüğünden geldi. Ona Prepelic de bir üçlükle destek çıkınca, Letonya koçu Bagatskis sandalyeleri tekmeleye tekmeleye molasını almak zorunda kaldı (36-35). Bertans yine bir ikili oyun üzerinden Freimanis’i besleyip intikamı alsa bile, Slovenler’in molaya gitmesi için combo guard Strelnieks’in sayıları gerekti. Sonrasında Balazic’in üçlüğü ve boyalı alandan bulduğu basket, skoru denkleştirdi (40-40). Yarı, Blums’un el üstü basketiyle tamamlandı ve 42-40’lık bir skorla Letonya soyunma odasına üstün gitti. Slovenler ilk yarıda faul çizgisine hiç gitmediler.

 

Frenkieİkinci yarıya yine bir ikili oyunla (Berzins – Timma) başlayan Letonya, Strelnieks’in çift hanelere ulaşmasıyla farkı 6’ya çıkardı (46-40). Top çalan Blazic’in fast break smacıyla fark yeniden 4’e indi. Zoran Dragic de takımının ilk kez serbest atış çizgisine geldiği pozisyonda 2’de 2 atıp farkın açılmasına mani oldu. Berzins’in şahane bloğunu müteakip Strelnieks’in insanlık dışı gayretle attığı turnike ile fark yeniden arttı (50-44). Berzins’in bir diğer bloğuyla Slovenler iyice dağılıp hücum disiplininden çıktılar. Daha da ötesi, atışlarda eller titremeye başladı ve tereddütler arttı. Zupan, Dragic’in dillere destan bir asistini “yedikten” sonra tip’inde başarılı oldu ve momentumda bir kıpırdanma yaşadı. İpleri eline alıp iyice (penetre üzerinden çıkardığı klas paslarla) yaratıcılığını konuşturan Dragic, artan mücadele sonrası bir ribaunt esnasında Timma ile sağlam bir sürtüşme yaşadı. Maçtaki bu ilk gerginliğin ardından, Zupan “ihtiyarlığın” etkisiyle gene mevzun bir asisti “yedi” ve takımının farkı tek baskete indirmesine mani oldu. Bu eksiği bir sonraki pozisyonda faul çizgisinden Prepelic örttü ve fark kapandı (50-48). Freimanis ikili oyunlarda bitiriciliğini konuşturamayınca, Blazic’in yanıtı farkı 1’e indirdi (51-50). Slokar’ın basketinden sonra son topta Janicenoks faul çizgisine gelmeyi başardı ve 3. Çeyrek 55-52 şeklinde geçildi.

 

FrenkieSon çeyreğe Janicenoks – Meiers ikilisinin enfes alley-oop’u ile başlayan Letonya, Mejeris üçlüğü ıskalamasa farkı 8’e yükseltip iyice maçı domine edecekti. Meiers kendi pota altında bloğuyla devleşince, Jaka Klobucar’ın hayati üçlüğüne dek Slovenler sayı imkanı bulamadılar. (57-55). Strelnieks’in yanıt mahiyetindeki turnikesinden sonra, Balazic de devreye girdi ve fark 2 sayı bandında kaldı. Berzins blokları arttırınca, Slovenler o penetreci sistemlerine dayalı pek sayı bulamadılar. Üzerine bir de Janicenoks’un kritik üçlüğü geldi ve farkı yine 5’e çıktı (62-57). Strelnieks’in asistinde Berzins sayıyı bulunca, Slovenler molaya gitti. Ama bu, Berzins’in bloklarını arttırmasına mani değildi. Ve aynı Berzins, bir de beklenmedik üçlük yağdırıp farkı iyice yükseltti. Neyse ki Prepelic’in asistiyle Dragic o’na hemen karşılık verdi ve fark 7’ye indi (67-60). Berzins’in Mejeris’e asistinin ardından, Letonya yine Omic’i faul çizgisine gönderme taktiğine başvurdu, ama Omic 2’de 2 attı (69-63). Son 1.32’ye girerken Letonya’nın top kaybı Slovenler’e bir geri dönüş şansı verse de, Dragic çok zorladı ve ıska geçti; ardından topu çalıp faul çizgisine geldi (69-65). Akabinde Strelnieks’in şov niteliğindeki One-Man Isolation basketi geldi ve Letonya rahat bir nefes aldı (71-65). Kaçan şutların ardından taktik faullere başvuran Slovenler, son 45 saniyeye 73-66 geride girdiler. Derken, Slovenler mağlubiyeti (nedense) kabul edip, son 30 saniyede Letonya’ya hiç taktik faul yapmadılar, ve maç da 73-66 Letonya üstünlüğüyle noktalandı. Letonya böylece bileğinin hakkıyla çeyrek finale çıkmış oldu. Letonya 2001’den sonra ilk kez Eurobasket’te çeyrek finale yükselirken, Slovenya ise 2003’ten beri ilk kez çeyrek finale kalamadı.

 

Letonya’da Strelnieks 17 sayı 6 ribaunt 8 asist 3 top kaybı ile devleşirken, Berzins 13 sayı 6 ribaunt 3 asist 5 blok, Janicenoks 8 sayı 2 asist, Bertans 8 sayı 4 asist 6 top kaybı, Freimanis 8 sayı 4 ribaunt, Mejeris 8 sayı 3 ribaunt, Timma da 4 sayı 5 ribaunt 2 asist ile galibiyete katkı yaparken, Slovenya’da ise Dragic (6/14 isabetle 17s 3tç 3tk), Balazic (3/8 isabetle 9s 3r), Omic (2/7 isabetle 7s 4r), Blazic (4/11 isabetle 8s 5r), Prepelic (2/8 isabetle 7s 7r 5a) ve Klobucar (6s 4r 3a) mağlubiyeti engelleyemedi.

 

13. Kostas Koufos (Greece)YUNANİSTAN 75-54 BELÇİKA: Maça Lojeski’nin 3 sayılık basketiyle hızlı giren taraf Belçika oldu. Hervelle’in daha maç başında Spanoulis’e sert sayılacak bir faulle verdiği mesaj, maçın o kadar da kolay geçmeyeceği yönündeydi. Pota altında Printezis’in ekstra işler yapmasıyla, ilk iki buçuk dakika 3-3 geçildi. Van Rossom hızlı hücumda ters elle çok estetik bir turnike bıraktıktan sonra, Koufos, Calathes’in pasını alley-oop’la bitirdi. Lojeski’nin One-Man Isolation sevdası kabarınca, Calathes gibi kurtların şerrine uğradı ve yavaşladı. Koufos’un hücum ribaundu ile takip edip tamamladığı pozisyonla beraber, Yunanistan ilk kez öne geçti (7-5). De Zeeuw Tumba’nın yerine oyuna girdikten sonra, ters eşleşmelerle Belçika Yunanistan’ı zorlayıp faul çizgisine gelmeyi becerdi. Gillet’nin Van Rossom’un asistiyle takımını tekrar öne geçirmesinin ardından, Antetokounmpo’nun güzel bir organizasyonla bulduğu üçlük geldi ve liderlik yine el değiştirdi. Printezis’e Lojeski bir üçlükle karşılık verince de skora denge geldi (12-12). Organize basket oynayan ile, şansını zorlayan arasında bu bölümde bir fark yoktu. Sonrasında Calathes de skorun içine girdi. Koufos da iyi pozisyon alarak skora katkısını sürdürdü (16-12). Gillet’nin üçlüğü olmasa, Belçika büyük bir buhrana girebilirdi. İlk periyot böylelikle 16-15 Yunanistan lehine geçildi.

 

13. Kostas Koufos (Greece)İkinci çeyrek başında Yunanistan Antetokounmpo dışında hep bench oyuncularına döndü ve ilk sayıları Bourousis ile geldi. Sloukas’ın Tabu’ya yaptırdığı faulle, Yunanistan farkı 5’e yükseltti. Yaklaşık üç dakika boyunca organize oyun kuramayan Belçika’nın, hiç sayı bulamadığı bu bölümün ardından skorda geri düşmesi de kaçınılmazdı. Zisis’ün üçlüğüyle fark sekize çıktı (23-15). Belçika çare olsun diye alan savunmasına başvurdu. Hervelle’in bench’ten gelen Tabu’ya güzel asistinden sonra, Tabu bir basket daha üreterek 0-4’lük bir seri üretip farkı 2’ye indirdi (23-21). Belçika bu bölümde yakaladığı müsait fırsatları yüksek yüzdeyle bitirebilse, Yunanlılar’ın yüreğine bir parça korku salıp, toparlanmalarını geciktirebilirdi. Fakat öyle yapamadılar, Zisis de hemen bir üçlük isabeti kaydetti. Hervelle’in inisiyatif almasından sonra, Sloukas’ın süre dolarkenki destansı bacak arası pası asiste dönemedi ve fark 3’te kaldı. Sonrasında ise, iyi savunmanın ödülünü Koufos bir smaçla süsledi. O’na cevap Van Rossom’un yine kritik anda aldığı sorumlulukla geldi. Oyuna tekrardan alınan Tumba, Van Rossom’un akıl dolu asistiyle farkı tekrar bire indirdi (28-27). Fakat artık oyunda Calathes vardı; ilk icraatı da, Antetokuonmpo’ya güzel bir alley-oop hazırlamak oldu. Fakat bloğu yapamadığı bir pozisyonda Antetokounmpo, Gillet’nin tuzağına düştü ve Gillet basketi attı. Tumba’nın kritik bloğundan sonra, Koufos yine tip’lere devam etti ve çift hanelere ulaştı. Aynı şeyi Van Rossom da başarınca, ilk yarı 34-31’le, yani az bir farkla Yunanistan lehine geçilmiş oldu.

 

13. Kostas Koufos (Greece)İkinci yarıya 3 kısayla (Calathes-VaSpa-Sloukas) başlayan Yunanistan, yaratıcılık açığını da kapatmış oldu ve Antetokonmpo’nun VaSpa’nın asistiyle bulduğu sayılar Yunanistan’ı 5 farkla öne taşıdı. Sahanın zihni en sıcak oyuncusu Van Rossom da bir asistle Lojeski’yi ihya etti (36-33). VaSpa ve Koufos’un ağırlık koymasıyla fark bir anda 7’ye fırladı (40-33). Van Rossom 5. Denemesinde ilk üçlük isabetini bulduğu için, Belçika bu krizden istediği gibi çıktı. Toplara müdahaleler, el sokmalar başlayınca, hakemlerin düdük istikrarı biraz şaşmaya başladı (misal, Hervelle 3. Faulünü alırken epey asabileşti). VaSpa ısrarla penetrelerini sürdürünce, Belçika (henüz Yunanlılar 1 faul bile yapmamışken) faul hakkını bitirmiş oldu; ki daha periyodun ilk 3 dakikası yeni dolmuştu. Sloukas da benzer usullerde kalitesinden esintiler sergilemeye başlayınca, Yunanistan iyice oyunun kontrolünü ele geçirdi ve Belçika molaya gitti (44-36). Moladan sonra Gillet formunu yakaladı, fakat Antetokonmpo da çift hanelere ulaşıp farkın azalmasını engelledi. VaSpa oyuna gitgide daha fazla ağırlık koyup “ölüyü bile diriltince”, skor bir anda 50-41’e geldi ve liderlerinin önderliğinde Yunanistan maçın hakimi oldu. İşin en enteresan püf noktası, Belçika’nın ve Tumba’nın, Yunan pota altında ecel terleri dökmesine rağmen etkili olamaması ve iyiden iyiye dış şutlara bel bağlamasıydı. Printezis Yunanistan’ın güzel gidişatını sürdürdü ve 3. Çeyrek 57-42 Yunanistan üstünlüğüyle geçildi.

 

13. Kostas Koufos (Greece)Son periyotta ilkin Van Rossom’un ıskasını ve VaSpa’nın airball olan üçlüğünü seyrettik. Devamında Yunanistan yavaş yavaş açışı, farkı 17 sayıya kadar çıkardı (59-42). Lojeski inatla mahalle basketbolu oynar gibi kendini göstermeye çalışınca, Belçika istikrarlı skor üretmekte büyük sıkıntı çekti. Bourousis ve Printezis iyiden iyiye bastırdığı için, Van Rossom’un yerine Bosco’yu alıp sert ve öfkeli olmakta gördü Belçika çareyi, fakat herkes ıska geçince, büyük bir değişiklik olmadı (62-42). VaSpa’nın, rakibi içeriden – dışarıdan dağıtmaya başlayan Bourousis’i güzel bir alley-oop’la ödüllendirmesi, Bourousis’in adamakıllı savunma yapıp hemen Lojeski’yi bloklaması şeklinde etki etti. Hervelle’in faul aldırmak için Printezis’in savunmasında kendini yere atması da kendisine bir teknik faul olarak döndü ve Belçika’nın maçın son 4 dakikasına gidilirken hiç ümidi kalmadı. Bu noktadan sonra VaSpa da dinlendirildi. Son 1.40’a girilirken, skor 73-49’a kadar geldi. Maçı da Yunanistan 75-54 kazandı. Organize basketbol, kendisinden bir basamak daha düşükte yer alan kardeşini, yani yarı-organize basketbolu, liderinin de yardımıyla ezdi geçti. Bir ufak not: Perperoglou ve Kaimakoglou, her ne kadar tamamlayıcı parçalar olsalar da, rotasyonda bu kadar geriye düşmeyi hazmedemiyorlar ve oyuna alındıklarında “fringe player” damgası onların kalitesini çok aşağı çekiyor.

 

Yunanistan’da VaSpa 7 sayı 6 asist 2 ribaunt ile en kritik yerde oyunu domine ederken, benchten gelen Bourousis 14 sayı 3 ribaunt 2 blok, Koufos 13 sayı 9 ribaunt, Printezis 10 sayı 3 ribaunt, Antetokounmpo double-double yaparak 10 sayı 10 ribaunt, Sloukas 8 sayı 3 ribaunt 3 asist, Calathes 4 sayı 5 asist, Zisis 6 sayı 2 asist üretti. Belçika’da ise Van Rossom 13 sayı 5 ribaunt 3 asist, Gillet 14 sayı 4 ribaunt, Lojeski 10 sayı 3 ribaunt, Tabu da 6 sayı üretti.

 

 

Special Olympians perform at half-time in the Round of 16 game between Spain and PolandİSPANYA 80–66 POLONYA: Rudy Fernandez’in bel ağrıları sebebiyle maçta oynamayacak olması, İspanya’nın morallerini iyiden iyiye bozmuştu maçtan evvel. İlk basket de Gortat’nın asistinde Kulig’den geldi. Devamında bir hızlı hücumu Gortat bitirdi ve skor en başta 0-4’e geldi. Krizden İspanya’yı çıkartan, Gasol ve üçlüğü oldu. Mirotic de güzel bir turnikeyle takımını 5-4 öne taşıdı. Ribas da Gasol’ün asistinde bir üçlük “yazınca”, bir anda 8-0’lık seriyle skor 8-4 oldu. Daha sonra seri 10-0’a kadar çıktı, ama Slaughter bu gidişe bir “dur” dedi (10-6). Llull’ün ekstra eforu farkı yine açtı, fakat aynen iade yoluyla Kulig o’na yanıt verdi. Mirotic – Slauhter düellosunun ardından Waczynski devreye girdi ve İspanya’nın ritmi bozuldu (15-13). Claver, Reyes ve S-Rod’un oyuna girmesiyle birlikte, Polonya hız avantajına kavuştu ve Ponitka da bunu değerlendirip skoru dengeledi. Gasol 1’e 1’de Gortat’ya üstün çıkınca, Gortat da cevabı dış şut ile verdi. Gelgelelim, Gasol da aynı dilden konuşmayı gayet iyi bildiği için, bir üçlük daha attı. Bu sefer de Slaughter o’na karşılık verdi. Rudy yokken hakeme oynama işini yareni Llull devraldığı için, Llull’ün periyot sonunda aldırdığı faul, o’na iki atış da kazandırdı. Böylelikle çeyrek, 25-20 İspanya lehine neticelendi. İkinci çeyrekte Koszarek nihayet düzgün bir pas indirmeye karar verince NCAA’li genç Karnowski de panyalı bir basket atma imkanı buldu. Üzerine bir de Cel güzide bir üçlük gönderip skoru eşitledi (25-25). Gasol’un kenarda olduğu bu bölümde, tahmin ettiğimiz gibi İspanya epey bocaladı. Karnowski bir de sol hook bırakıp iyiden iyiye “Ben buradayım!” dedi. Cevap, S-Rod’ın basket-faulü ile geldi. Ve Gasol mecburen oyuna tekrar alındı. Ama Karnowski meltemi borana çevirmeye kararlıydı. Zira Gasol’den de müdafaada bir top çalma başarısını gösterdi. Ama ikili oyunlarda Gasol intikamını aldı ve skor 30-29 oldu. S-Rod’ın topu çizgide sektirişinin ardından Karnowski Gasol’e bir faul aldırdı. Waczynski’nin şanssızca kaçan turnikesinin ardından Ponitka ve San Emeterio epey boğuştular, ama faul çıkmadı. Lakin bu, San Emeterio’nun hemen akabinde bir basit top kaybı yapmasına sebep oldu. Ponitka’nın fast-break’inden sonra Gasol 15. Sayısını kaydedip (3/3 üçlük) potadan uzaklarda  bile dominantlığını sergilemeyi sürdürdü. Claver’in üçlüğü farkı 5’e çıkardıysa da, Kulig ve Polonya kolay teslim olmamaya kararlıydı. Sonrasında İspanyol uzunların 3 sayı gerisinden sayı bulma kervanına Mirotic de katıldı. Ponitka ve Slaughter ise farkı 1’e kadar indirdi. Gasol’un Slaughter’a enfes bloğundan sonra, Kulig ile Gasol olmaz bölgelerden çarpıştılar. Sonrasında ise, ilk yarı 41-39 İspanya lehine geçildi.

 

Special Olympians perform at half-time in the Round of 16 game between Spain and Polandİkinci yarıya Waczynski’nin sayılarıyla skoru eşitleyerek girdi Polonya. Ponitka da Polonya’yı hemen ardından öne geçirdi. Ponitka eğer Slaughter’ın şahane asistini “yemeseydi”, tempo daha da hızlanacaktı. Llull 10. Sayısını atıp skoru eşitledikten sonra, Gasol ve Mirotic kıpırdandı, faaliyete geçti. Ponitka da 3. faulünü alıp kenara geldi (46-43). Waczynski ise hem Ribas’ın hem de Gasol’un üzerinden post oyunuyla fade-away bir basket bulup, devamında da kıvamlı bir turnike yollayıp yine duruma el koydu (46-48). İspanya’nın morali o denli bozuldu ki, 24 saniye süresinde hücum edemediler. Pota altında yeni bir dinamizm için Felipe Reyes oyuna alındı, ama o’nun katkısını İspanyol kısalar sayıya tahvil edemediler. Skoru dengeleme işi yine Gasol’e kaldı. Zamojski’nin tatlı mı tatlı takip turnikesi, çeyreğin bitimine 3.10 kala Polonya’yı yine öne geçirdi. Reyes ve tecrübesi de skoru yine eşitledi. Ponitka ribaunt mücadelesinde Gasol’e gereksiz bir faul yapıp faul sayısını 4’leyince, yine kenara alındı. Ama o’nun bıraktığı yerden Zamojski devam etti (52-53). Polonya faul hakkını doldurduğu için, Gasol’e inen toplar İspanya’ya bol sayıda serbest atış kazandırdı. Bunların bir tanesinde 35 yaşına gelen Gasol 0/2 atıp ne kadar yorulduğunu gösterdi bizlere. Karnowski, Cel’e akıl dolu bir asist yaptıktan sonra, Felipe Reyes de yaşlandığını kanıtladı. Açıkçası Polonya, rotasyonunu çok daha verimli kullanabilen taraftı bu ilk üç çeyrekte. Mirotic’in hücum ribaundu üzerinden bulduğu basket-faul ile skor anca dengelenebildi ve çeyrek o skorla bitti: 55-55.

 

Special Olympians perform at half-time in the Round of 16 game between Spain and PolandSon periyotta İspanya’nın konsantrasyon noksanı, takımdaki kötü gidişin “geç açılma” alışanlığıyla alakası olmadığını kanıtladı. Geriye sadece, tecrübe ve kalite kalmıştı. Llull bu noktada devreye girip İspanya’yı öne geçirdi, sonrasında Reyes’in benzer usulde basketi Polonya’ya molayı aldırdı (59-55). Aynı tarifeyi S-Rod da uygulayınca seri 7-0’a çıktı. Sonra Gasol, 3 sayılık atışı esnasında Kulig’e faul yapıp 3. Faulünü alma gafletlerine girdi. Lakin Kulig gerekeni yapamadığı gibi, Polonya da daha çeyreğin üç dakikası dolmadan faul hakkını doldurdu. Gasol da belki bu ferahlıkla bir üçlük daha attı (65-57). S-Rod da farkı 10’a yükseltti. Bu seride Claver’in sert savunmasının da payı vardı. Gasol 5. Üçlüğünü “gönderdiğinde” fark da 15’e çıkmış oldu. Polonya’da dominant bir yıldız olmadığı için, rakiplerini seyretmekle yetindiler ve silkinemediler. Gasol de bu arada 6. Üçlüğü atıverdi. Ribas’ın sayıları gelmeden evvel, spiker Murat Kosova çok şık bir yakıştırma yaptı Gasol için: “Gasol, 2.16’lık bir Navarro gibi oynadı bu akşam”…

 

Gortat da 5. Faulünü alınca, Polonya iyice kıpırdayamaz hale geldi. Gerçi, bu sayede Aguilar da süre bulabildi, ama sayı üretemedi. Son 1 dakikaya Polonya 16 sayı geride girdi (80-64) ve maçı da İspanya 80-66 kazanıp çeyrek finalde Yunanistan’ın rakibi oldu. Nowitzki takımını bu sefer taşıyamadı, ama Gasol yine taşıyabilmeye devam ediyor. İspanya’da Gasol 30 sayı 7 ribaunt 4 asist ile yıldızlaşırken, Mirotic 15 sayı 8 ribaunt, Llull 12 sayı 3 asist, S-Rod 8 sayı 5 asist 3 top kaybı, Reyes 4 sayı 5 ribaunt, Ribas 5 sayı 3 asist, Claver de 5 sayı 6 ribaunt üretti. Polonya cephesinde ise, sadece Kulig çift hanelere ulaşabilirken (10s 6r), Gortat, Waczynski, Ponitka ve Slaughter 9’ar sayı ürettiler. Zamojski 5, Karnowski de 6 sayılık katkı yaptı.

 

Böylelikle çeyrek finale dair ilk eşleşmeler, Yunanistan – İspanya ve Letonya – (Fransa) şeklinde oluştu…

 

Peki ya biz? O da, bir sonraki yazıya…

 

 

Yazarın diğer yazılarına erişmek için tıklayın

 

mail: efe.ozenc@abcspor.com

twitter: @efe_ozenc

 

Son Haberler

AMATÖRCE

Yedigimiz iki gol de olacak iş değil. İlkinde ortada fol yok yumurta yok. Rakibin ne baskısı var ne pozisyonu....

Benzer Konular