Cesare Prandelli’nin gönderilişini hiç kimse sürpriz olarak karşılamadı çünkü beklenen bir sondu. Fatih Terim’in olaylı gönderilişi sonrası takımı Mancini’ye, ondan sonra takımı bir diğer İtalyan Prandelli’ye devretmek asla kabul edilebilir bir durum değildi.
Ünal Aysal ve yönetimi artık bu takıma yararlı olamayacağını öngörerek başkanlık yapmayacağını açıklamıştı. Ama Ünal Aysal maalesef ki Galatasaray’ın içindeki İRLANDALILARIN kurbanı olmuştu. Buna elbet vakti zamanı geldiğinde çok ince detayına kadar değineceğim.
Ünal Aysal görevi Duygun Yarsuvat’a bıraktığında herkesin aklında şu soru vardı İmparator Terim Galatasaray’a geri dönecek mi? Bu sorunun akıllara gelmesinin en büyük nedenleri Sayın Abdürrahim Albayrak ve Sayın Ali Dürüst gibi iki önemli Fatih Terim ‘cinin Duygun başkanın listesinde yer almasıydı.
Prandelli sonrası sadece Hamza Hamzaoğlu ile görüşüldü. Ve bu görüşme elbette Fatih Terim’in direktifleri sonrası oldu. Çok doğru bir hamleydi bu.
Fatih Terim ayarı dedim bu asla olumsuz bir duruma tecelli edeceği için değil, bilakis çok güzel durumlara işaret edeceği için bu başlığı yazdım.
Nasıl bir oyun taktiği ile oynayacağına gelince de;
Hamza Hoca’nın Akhisarspor’daki oyun felsefesini hepimiz biliriz. 4–2–3–1 oyun varyasyonunu çok seven bir yapısı vardı. Galatasaray’da çift santrafor oynayacaktır. Bu durumda da eski oyun taktiğini kullanmayacaktır. Ama Hamza hocanın oyun içerinde taktik değiştirmek gibi anlayışları da vardır. Bakalım çift santrafor oynayacak Galatasaray, başka alternatif taktikleri nasıl kullanacak bunu hep birlikte gözlemleyeceğiz.
Son olarak şunları söyleyebilirim ki;
Hamza Hamzaoğlu eğer dış seslere kulağını kapatır ve sadece Galatasaray’ın bekası için çalışırsa gerçekten de çok başarılı olacağından hiç şüphem yok.
Bu süreçte emeği geçen Sayın Fatih Terim hocama çok teşekkür ediyorum, saygılarımı ve sevgilerimi gönderiyorum.