Evet gerçekten yenmek zorunda olduğumuz bir maçtı. Kazanabilsek 6 puan yapıp üst tura ciddi göz kırpacaktık. Hem de Bursa maçı GAZİ’lerimiz 15 gün sonraya yetişebilecek, daha moralli olacaktık. Ama olmadı, olmadı, olmadı!. G.Saray 0 – Schalke 04 0.
Bu maçın genel anlamda tek özeti şampiyonlar ligi gibi “elit” bir turnuvada “nasıl santrforsuz kalınır” olmalıydı. UEFA kıskacında 21 kişiyle sınırlanan bir kadro, GOMIS hatası ve maalesef son 20 dakikada Muğdat’a, Ömer’e kurtarıcı gözüyle bakmak. Fazla söze gerek var mı?
Maç öncesi 5 kritik eksiklik için Terim “bahaneye gerek yok, yarın 11 aslan ve 50 bin mermimizle (seyircinin muhteşemliği, itici gücünden bahsediyor) çıkıp, Schalke’yi yenecegiz” diyordu. Ama kendi liginde dökülse de, G.saray’ın transfer market verilerine göre kadrosundan 2 kat pahalı mavi beyazlılar önünde, belki de ilerde lazım olacak 1 puana şükretmek zorunda kaldı. Eğer Muslera ve Ozan maçın yıldızıysa şükretmek doğru betimleme olur!
Ozan’a bir paragraf açmazsam haksızlık ederim. Sen 18 yaşında ilk Avrupa maçına, hem de şampiyonlar liginde çıkacaksın, müdahelelerinle, hırsınla, 10 üzerinden 10 top oynayacaksın. Helal olsun gerçekten. Muslera’ya artık söyleyecek cümle bulamıyorum. Sen iyi ki varsın demeliyim kısaca.
Maçın genel karnesinde ilk yarıda Schalke’nin çaylak kalecisini bir kere Rodrigues’le yokladık, bir de kocaman kafasıyla Eren’in gol vuruşunu çıkardı kalecileri. Schalke ise 2 tartışmalı penaltı beklentisinin yanına bir de 3-4 net pozisyonda Uruguay’lı altın eldiveni geçemedi. Attıkları ve iptal edilen gol ise “kabak gibi” ofsayttı. İlk yarı vasat oynadığımızı düşünürken, 2.yarı onu bile oynayamadık.
Fatih hoca Akhisar maçıyla beraber her geçen gün ivme kaybeden takıma bir formül bulmalı. Çünkü gerçekten iyi oynamıyoruz. Böyle kopuk kopuk sabun köpüğü futbolla da, en basitinden tarihinin en zor zamanlarını geçiren ve benim 40 yılda gördüğüm en kötü Fenerbahçe kadrosunu bile yenemez. Artık tel tel dökülen Rodrigues’i okutup üfletir mi, Belhanda beye, Sinan Gümüş’e, ne yapar ne eder bilmem ama.. Hocam sen işini bilirsin.
Geldik sadede, sonuçta 7 puan Porto, 5 puan Schalke ve biz 4 puan. Schalke’ye kaybetmezsek deplasmanda, iddaası bence kalmayan Lokomotif’i de yenersek, Aralık’ta PORTO maçı göbeğimizi keser.
Bu kadar da “sakata” gelmeyeceğimize göre.. Umut devam ediyor.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: iskender.genc@abcspor.com