Galatasaray’da 1 aydır futboldan çok transferler, daha doğrusu yapılamayan, artık taraftarı delirtecek beceriksizlikler konuşuluyor. Eskiden her gün bir isim ortaya atılırdı. Maksat sansasyon olsun. Artık o bile yapılmıyor çünkü basın bile bu yönetimin kimseyi alamayacağına inandı. Fatih Hoca çıkıp dese ki, olmasa da olur, takım içinde çözeriz, taraftar yine razı olacak. Bu garip sessizlik taraftarda tepki yaratıyor.
Neyse gelelim maça. En zor deplasman. En zor saha. Forvet yok, Belhanda cezalı. Kağıt üstünde herşey Galatasaray aleyhine.
Bir gol atanın büyük ihtimalle kazanacağı bir maç olacaktı, öyle de oldu. Atan alır.
Galatasaray maça topa sahip olup, bol pasla topu tutup, ara paslarla gol arama niyeti ile başladı. Saha düzgün olsa, mutlaka bu forvetsizliğe rağmen pozisyonlar bulunurdu. Buldular ama çok da etkili olamadılar.
İkinci yarı da benzer görünümle başladı. Ancak yoktan VAR edilen penaltı, golle sonuçlanmayınca psikioloji üstünlüğü Galatasaray lehine geçti. Bu penaltı pozisyonunda top ele değdi ama o kadar yakından top geldi ki, yorum farklı olabilirdi. Neyse ki bu gece top Galatasaray’ ı sevdi. Yeni golcüleri Jerome’nin kafası ve Yasin’in çaprazdan vuruşları direklere takılınca, atamayana atarlar geleneği ile Sinan ayaklarıyla yapamadığını göğsü ile yapıp, şapkadan tavşan çıkardı yine. Maçı alma isteğini Allah bu gece boşa çıkarmadı Galatasaray’ın.
Marcao, Mariano, Fernando takımın en iyileri idi. Ama İtalyan kondüsyonerin hakkını yine vermek lazım. 90.dakikaya kadar bu sahada dimdik ayakta kalmak kolay değil. Artık forvetsizlik Fatih Hoca’ya da yeni taktikler oluşturma şansı veriyor. Dikkat ederseniz sağdan, soldan, geriden orta yapmak yok. Verkaçlarla, ara paslarla, nerdeyse kale içine girene kadar pasla girmek. Şu ana kadar da iki maçtır bunu iyi yaptılar. Bir de yararlı, çabuk uyum sağalayacak, hazır bir forvet gelirse, şampiyonluğun en güçlü adayı Galatasaray’dır.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail: cem.demircioglu@abcspor.com
twitter: @cemdemircioglu