VOLKAN, ŞEN’LENDİRDİ !!
İslami usül terapi yöntemleri vardır, başarısız olana “boşver, demek ki hayırlısı değilmiş”, ” mağdur olmuş ama mağdur edene gücü yetmemiş kimseye “bunun öteki dünyası da var“, zengin olmayı başaramamışa da “kefenin cebini doldurmak lazım, pantolonun değil” denir ve hep beraber rahatlarız, bir oh çekeriz. Hayır çıksın diye kimse bir şer’e bulaşmaz ama beceriksizlikten veya ahmaklıktan dolayı bir şer gelirse başa üzülmeye gerek yok, “her şerde bir hayır vardır”diye de beklenir. 3 tane stoper sakatlandı, üstüne de bir Diego eklendi ve akıllara bir türlü kurulamayan ideal orta saha kurgusu sakatların yerine oynayacak oyuncularla yakalanabilir mi, bu şer’den bir hayır çıkar mı sorusunu getirdi.
Pereira stoperde Topal’ı tercih etmiş, tecrübeli diye, Josef tek ön libero, önlerine Meireles ve Ozan demiş, haklı olarak da çekinmiş Kasımpaşa’dan ama iki santrforda ısrar etmiş yine. Sezonun erken açılması zorunluluğundan kaynaklanan ve daha da artabilecek toplu sakatlıklar ortamında üçüncü bir santrforu olmayan bir hoca neden ikisini aynı anda kullanır anlamak mümkün değil. Üstelik ikisi de benzer özellikte, ikisi aynı anda sahadayken hamle şansı da kalmıyor, RVP hazır değil ve bu lig böyle bir sistemi de kaldırmıyor. Ligin en az gol yiyen takımı Kasımpaşaspor orta sahayı kalabalık tutmuş, Fenerbahçe geri dörtlüsü top çıkarmakta zorlanıp, Fernandao ileride hiç top tutamayınca klasik bir orta saha mücadelesi seyrettik. Fernandao hemen hemen hiç top tutamadı, Souza risk almadı, Meireles’in kapasitesi belli, Nani de onlara ayak uydurunca Fenerbahçe orta sahası iki pas yapamadı. Belki de orta sahada el freni dediğimiz Diego’yu aradı ilk yarıda…
4-3-3 gibi oynanan oyun formatına Pereira Nani ve RVP’yi oyundan alarak son verdi, Alper sola geldi, Markoviç sağa, Fernandao tek santrfor olarak ilerde kaldı. Doğal olarak Fenerbahçe daha kompakt bir hal aldı ancak ilk kez Fenerbahçe forması ile sahada yer alan Markoviç önce sagda, sonra solda beklenen hareketi getirmedi, Alper zaten savruk ve koordinasyon sıkıntılı olduğu için o kanttan da aksiyon gelmedi. Orta sahadaki Josef ve Meireles sürekli geriye oynayınca pozisyon bulmak da imkansız hale geldi. Ben ne diyorum ya ? orta saha da iki pası da yapamadı ki Fener, Alper ve Markoviç iş yapsın. Kasımpaşa’nın 10 kişi kaldığı 73.dakikadan sonra bile Fenerbahçe orta sahası top yapamadı, düşünün. 85’den sonra gelen Volkan Şen – Raul değişikliği ile 85 dakikada göremediğimiz aksiyonu Volkan’ın sayesinde 5 dakika içinde iki kez gördük ikinci golü görmesek de.
Maçın adamı 85. dakikada oyuna giren, gol atmayan, asist yapmayan Volkan desem herhalde başka bir şey söylememe de gerek kalmaz. Volkan 5 dakikada şenlendirdi. Milli maç dönüşleri sıkıntılı olur hep, bu ara yaramış, bir rehavet getirmiş. Pereira’nın yıldız falan dinlemem deyip iki flash ttransferi oyundan alması güzeldi. Pereira mutlaka tek santrforla oynamalı, stoperler döndükten sonra orta ikiliyi de Topal ( Josef )-Ozan yapmalı ve Markovic-Volkan’dan birini de kanatta tercih etmeli. 4-3-3 gibi oynamak Nani’yi de bozdu biraz. Alışık olduğumuz şekilde ilk yarıda hiç ceza sahası yayı ile orta yuvarlak arasındaki bölgeye gelemedi, sıkıştı kaldı.
Zor bir deplasman, çok eksikli bir takım, milli maç rehaveti, birbirini hiç tanımayan oyuncular, yerini yadırgayan oyuncular, çok kötü bir oyun bu şartlarda çok güzel bir üç puan ama hadi artık Vitor, gör artık bazı şeyleri diyorum, son 5 dakikaya bak yeter!
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : bruno.monte@abcspor.com
twitter : @BrunoMonte1907
