Ya ne bileyim, bilemiyorum ki, kafam çok karışık bu sıralar, bir süre ara mı versek ? Abi, Kezban kızımız ya senden bıkmış ya da senden daha iyisini, arayı soğutacak aklı sıra. Kafa karışıklığı öyle bir şey değil. Kararsızlık içinde çözüm arayanın kafası karışık olur, Fener’in ilk onbiri konusunda hepimizin kafası çok karışık, özellikle de orta saha kurgusu konusunda, Vitor Pereira’nın da öyledir diye düşünüyordum ama yanılmışım.
Topal-Souza yan yana, 4-4-2 ve ileride Van Persie – Fernandao başladı yine. Aslında önce Fernandao, sonra da Van Persie biraz kanat gibi oynadı, yani yine ortaya karışık bir düzen vardı. 3-0 gibi net br skor, kaçan goller ve zaman zaman oynanan iyi futbol her ne kadar taraftarı mutlu etse de, iyi gitmeyen, düzelmeyen bir şeyler vardı yine. Bu bir ritm sıkıntısı ve ilerki günler adına çözümlenmesi gereken bir sorun olarak maalesef sahada yine varlığını gösterdi.
Fenerbahçe orta sahası Topal-Souza-Diego üçlüsüyle asla arzu edilen tempoyu yakalamaz diye düşünüyorum. Souza.. Evet, çabuk, dikine tek pasla bir an evvel öne oynamaya çalışıyor, Mehmet Topal topu stop edip sağ ayağına alıncaya kadar çok vakit geçiyor, Diego ise takımın en önemli pas istasyonu, en formda oyuncusu, kilit pasları atmaya çalışan adamı ancak oçok ağır düşünüyor, topu iki ayağında gezdirmeden, etrafında bir tur atıp, kime vereyim diye şöyle bir bakınmadan topu ayağından çıkarmıyor ve tempo yapılamıyor.
Fernandao hızlı şok presler yapamaz, Van Persie henüz hazır değil, ayağa iyi pas yapan takımlar Topal ve Souza’nın kapatmaya çalıştığı alanı paslaşarak rahatlıkla geçiyorlar. Çünkü ikisi de ağır oyuncu. Souza, Topal ikilisi defansif anlamda da ağır kalıyor yani. Şener’in peş peşe bindirmelerinin ardından gelen 6.dakikadaki gol sonrası Atromitos’un çok paslı oyununa presle verilemeyen yanıtın sırrı burada gizli bence. Van Persie 90 dk’lık bir kondisyona sahip değil henüz, istediği topları alamıyor, çıkması normal ancak Raul Meireles’in niye oyuna alındığını hiç anlamadık, maç 2-0′ a gelmişken.
Takımda bu kadar Portekizli olunca insan ister istemez kıllanıyor. Çünkü çok anlamsız bir değişiklik. Pereira’nın maça Raul Meireles’le başlaması lazımdı zaten. Neyse o konuyu başka güne bırakalım. Volkan Şen’in oyuna girişiyle beraber aniden artan tempo, Volkan’ın ayağına gelen ilk topla yaptığı Fernandao’ya yaptığı müthiş asist Pereira’nın tercihlerinde umarım bir değişiklik yapacaktır. Bursalılar’ın da içi cız etmiştir herhalde. Şener ve Volkan Fernandao’ya iki tane klasik Bursa golü attırdı.
Takım olmak böyle bir şey, Volkan Fernandao’nun nerede olacağını biliyor ve topu oraya kesiyor ve maçın en güzel anını birlikte yaşatıyorlar bize. Fenerbahçe genel anlamda iyi oynadı, daha da iyisinin olabileceğini herkes biliyor. Hele ki bu kadar art niyetli bir hakemin yönettiği maçta. Defans bugün iyiydi, Volkan çok rahat bir maç oynadı. Ancak eldeki 4 stoperinde çok ağır stoperler olduğu gerçeğini değiştirmiyor bu. Abdoullaye Ba bence hatasız oynadı. Kjaer iyi defans, has oyuncu, hoş oyuncu da tam bir bomba. “Sarışın bomba”. Kartı var, hala adamı arkadan itiyor, her maç kart yiyor o da ayrı.
Derbilerde bu adam Fener’i çok eksik bırakır ve çok kez de cezalı duruma düşer, ciddi uyarılması lazım. Muhtar Emmi, Pereira stoperlerden çok memnun diyor, valla Pereira ne içiyorsa söylesin, aynısında biz de içelim. Sağ kanat forvet isteyinceye kadar, hızlı bir sol stoper de istemeli bence. Fenerbahçe orta sahasının ilacı Ozan Tufan olacak. Çok şeyi değiştirecek. Bu hafta Ozan’ı ilk onbirde görmeliyiz. Geçen de yazdım, elinde 4 Bursalı var, birbirlerini tanıyan, kaliteli, hırslı oyuncular. Geçen yıl Bursa’yı uçurdular. 4’ü de sahada olursa sıkıntı yaşamazsın.
Bugün Nani biraz durgundu, ikinci yarı hareketlendi. Çataldan dönen topu gol olsa herkes için çok güzel bir moral olacaktı, kısmet değilmiş. Van Persie çok klas bir adam. İki maç üst üste attığı gollerle ne kadar büyük bir golcü olduğunu gösterdi, bugün de dar alanda attığı çalımlarla ne kadar klas bir ayak olduğunu. Bir kaç hafta sonra formunu ve kondisyonunu tam manasıyla bulacak. Sağ kanat forvetsiz oynanan ilk yarıda Şener bir asist yaptı, genelde de iyiydi. Aynı şekilde Caner de maçın en iyilerindendi.
Maçın adamı bence Fernandao oldu. Sırtı dönük tüm topları aldı, bir tane sektirmedi, arkadaşlarına da olumlu paslar attı, iki de gol attı. Özellikle Kadıköy’de çok gol atacak bu sene. Kadıköy Boğamız vardı, Fernandao’nun o ürkütücü bakışlarından da esinlendim, Kadıköy Goril’i demek istiyorum. Ben gece yarısı bu satırları karalarken sağ kanata Liverpool’dan Lazar Markovic geldi. Transferin bitmesine 4-5 gün kaldı, defansa da, Uche- Yobo gibi bir son dakika bombası bekliyorum hala…
Mutluluğumuzu perçinleyen bir galibiyet oldu, Bu kadrodan Avrupa liginde en az bir yarı final bekliyoruz, bu arada unutmadan, müthiş bir paraya Moussa Sow’u satıp bizleri sevinçe boğan Aziz Başkan’a da bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : bruno.monte@abcspor.com
twitter : @BrunoMonte1907