İşte karşınızda NBA Konferans finalleri. Hazır mısınız ?
DOĞU’da, yaptığı transferler ile en baştan beri beklenen takım olan Cleveland Cavaliers finalin bir tarafındaki yerini aldı. Diğeri tarafta ise sezon başında sürpriz bir şekilde yükselen ve müthiş bir takım halinde hareket eden, yıldızı olmayan Atlanta Hawks.
Hawks için herkesin kafasında şüphe vardı. Playoff’larda takılabilirler deniliyordu ama onlar öncelikle Brooklyn Nets’i sonra da Washington Wizards engelini aynı sonuçla 4-2 ile alarak kısmen rahat geçtiler.
Wizards geçen senede olduğu gibi hep dengesiz, her an sorunları onları dibe çekecek gibi gözüken bir takım. Atlanta ise bu takım oyununu maça iyi yansıtabiliyor. Aksayan parçaların yerine mutlaka birileri devreye giriyor. Tabii ki şimdi bu işleyiş bakalım Cleveland’a karşı maçlarda yetecek mi? Sonuçta burası artık Konferans finali oyuncuların tecrübeleri ön plana çıkıyor. Bu da biraz bize LeBron James kimdeyse o takım avantanjlı dedirtiyor.
Cleveland Cavaliers ise ilk turda Boston Celtics’i süpürdükten sonra yarı finalde Chicago Bulls’u 4-2 ile geçerken, özellikle son maçta takım olmanın bir örneğini gösterdi. Kyrie Irving maçın başında sakatlandı ve oyuna dönemedi. LeBron James ise normalde her maçta yaptığını yapamadı ve son maçı domine etmeden oynadı. Sayı yükünü ise diğer oyuncular sürdürdü. Çıkışı süren Dellavedova, Shumpert, Thompson ve J.R.Smith istekli oyunlarıyla hem de deplasmanda kazandılar. Burada bence David Blatt’ın etkisi büyüktü. İşte bu son maçın varlığı onların finalde Atlanta’yı geçeceklerine inandırdı beni. Irving’in sakatlığı içinse, Türkiye saatiyle 21 Mayıs sabahı oynanacak olan ilk maça yetişecek bilgisi var. Tahminim 4-2 Cleveland.
Gelelim BATI konferansına…
Bu Playoff’larda beni en çok şaşırtan Los Angeles Clippers’ın gösterdiği direnç oldu. İlk turda San Antonio Spurs’u elemeleri sonrası dikkat etmemiz gerektiğini biliyordum ama bu kadar direnç gerçekten takdiri hak ediyor. Yarı finalde Houston Rockets’a karşı seride 3-1 öndelerken, evlerindeki 6.maç içinde 20 sayı farkı tutmayı beceremediler. Maç sonunda 12 sayı ile kaybetmeleri bir dönüm noktası oldu. Clippers’ın genel olarak bendeki görüntüsü hep bu istikrarsızlığı oldu. O nedenle sezon içinde de onlara hep az şans vermiştim.
Houston Rockets ise daha istekli. Seriyi 4-3 ile aldılar ve uzun zaman sonra NBA’de bir takım 3-1 gerideyken seriyi almayı başardı. Önemli bir başarı. Eskisi gibi olmayan ama olmaya çalışan bir Dwight Howard icin bu maçlar çok önemli. MVP ödülünü kaybeden ama birçok kişi tarafından kesinlikle hak ettiği düşünülen James Harden’ın varlığı, oyun zekası maç kazandıracak hatta seriyi kurtaracak güçte. Clippers’ı 4-3 geçerlerken de bunu gösterdiler.
Finalin diğer tarafında bulunan Golden State Warriors ise bu sene herkesin gönlünün şampiyonu. Taze koç Steve Kerr’ün kimyası bu takıma tam uydu. MVP Stephen Curry önderliğinde müthiş bir sezon gecirdiler. Playofflarda ise önce New Orleans Pelicans’ı süpürdüler. Sonrasında ise sert takım Memphis Grizzlies karşısında çok az bocalayarak buraya geldiler. Rakipleri olan Rockets da kendileri gibi çok fazla tecrübeli değil. Finallerde heyecana kapılıp kendilerini zora sokacak bir durum olmayacaktır. O nedenle artık bana göre bu noktadan sonra Warriors NBA finaline yürüyecektir. Fakat zaman zaman yaşanan Andrew Bogut faul problemlerine dikkat.
Rakibi Houston Rockets ile karşılaştırıldıklarında Warriors çok daha hızlı ve hücum gücü etkili bir takım. Dwight Howard çok belirleyici olacak. İlk maç 20 mayıs sabahı ekranlarda. Warriors 4-2 alabilir diye düşünüyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
tayfun.ersonmez@abcspor.com