Kayserispor gerek oyuncu kalitesi gerek oyun yapısı gerekse şehriyle Süper Lig kalibresinde bir ekip. Bunu kupadaki Fenerbahçe ve dünkü Beşiktaş maçlarında da rahatlıkla görebiliriz.Üstelik kendi liglerine de en büyük şampiyonluk favorisi! Bu şartlar altında seneye bu ekibi Süper Lig’de görmemek sürpriz olur!
Dünkü maça gelecek olursak, topun hakimi her ne kadar Beşiktaş olsa da oyun kontrolü hep Kayserispor daydı. Bunu maçı 90 dakika izleyen herkes görmüştür. Öyle ki Demba Ba oyuna girene kadar hatta o oyuna girdikten sonra dahi Beşiktaş atakları genel olarak Kerim Frei üzerinden gerçekleşiyordu. O da tek başına nereye kadar!
Devamında oyuna Olcay Şahan girse de onun da oyuna direkt bir etki yaptığını söylemek güç. Esasen maç genelinde ciddi risk oluşturabilecek ataklar da gerçekleşmedi. Hatta penaltıyı da Uğur Boral’ın kademe hatası yapmasından sonra yaptığı faulle kazandı Kayserispor. Ancak burdaki esas etken Kayserispor’un Beşiktaş karşısında oyunun hakimi olmasıydı. Üstelik 90 dakika boyunca! Ve sonuç olarak ta turu geçen Kayserispor oldu.
Kayserispor Teknik Direktörü Cüneyt Dumlupınar’ı ayrıca tebrik etmek isterim. Bunun sebebiyse genelliği genç oyunculardan kurulu bir ekibin tüm oyuncularını her an maça çıkacak kadar birbirine alıştırması ve o fizik kaliteye ulaştırması. Bu kadronun korunup gelişmesi halinde önü çok parlak bir Kayserispor izledik dün.
Bu kadar güzelliklerle dolu bir günde, karşılaşmanın tek eksik halkası olan taraftara bir parantez açmak istiyorum. Bu kadar iyi giden bir takımın taraftarı üstelik 3 büyüklerden biri stada gelmişken, hadi tamamen geçtik nasıl yarısını bile doldurmaz anlamış değilim! Böyle bir maçta sadece 15.000 seyirci tek kelimeyle ayıp! Bu konuda biraz daha sağduyulu olmalı Kayserispor taraftarı…
Belediye takımlarının boş tribünlere oynamalarını anlayabiliyorum ama bu kadar güçlü ‘zengini-sanayisi-nüfusu’ şehir takımlarının, hele de böylesine lüks ve güzel bir stadyumda full tribünlere oynamasını istemek de, bir futbolsever olarak hakkımız diye düşünüyorum!
ATAKAN DALGIÇ