ANZHİ-AZ ALKMAAR
Sezon başında bir çok high-class oyuncusunu yollayıp kadroda revizyona gitmek zorunda kalan ev sahibi Anzhi Makhachkala ilk maçta deplasmanda olmasına rağmen beklentilerin aksine iyi futbol oynadı ve bence takım kalitesine göre de iyi savunma yaptılar. Ama Alkmaar hücum futbolunu seven bir takım ve boş saha bulduklarında sonuca gidecek çok etkili silahlara sahipler. Kendi liglerindeki son maçta Twente’ye karşı 90+’larda yedikleri golle mağlup oldular ama buraya 1-0’lük skorun avantajıyla geliyorlar ve rakipleri Rus liginde düşme potasında.
Bir şekilde gol bulacaklarını düşünüyorum ve Anzhi’den 3 gol yemeleri bence çok zor. Çeyrek finale kalan takım Hollanda ekibi olur.
VALENCİA-LUDOGORETS
Turu 3-0’lık skorla deplasmandaki ilk maçta geçen İspanyol temsilcisi için tam anlamıyla bir formalite maçı. Bulgar takımı bence ilerleyebileceği kadar ilerledi ve bundan sonrası onların kapasitesini aşıyor.
Maçın skorunu Valencia’nın maçı ne kadar isteği ile nasıl bir kadro ve motivasyonla oynayacakları belli edecek. Fark da atabilirler, bitse de gitsek modunda az gollü bir maç da olabilir ama kesin olan tek şey turu Valencia’nın şimdiden geçtiği!.
PLZEN-LYON
İlk maçı 4-1 kazanan Fransız temsilcisinin Slovakya’ya getiremediği oyuncular var. Nasılsa turu geçtik moduna girerlerse erken yiyecekleri bir gol ev sahibi ekibe belki 2.bir Shaktar sürprizi getiremez belki ama ben Plzen’in kendi sahalarındaki maçta en azından kaybetmeyeceğini düşünüyorum.
BETİS-SEVİLLA
İlk maç deplasmanda elde ettikleri 2-0’lik galibiyet R16 ilk maçlarının en sürpriz sonucu olmuştu. Derbi maçlarının sonucu belli olmaz ama Sevilla ezeli rakibinden kalite olarak en az 1 vites üstte. Turu geçmeleri zor gözüküyor ama en azından ezeli rakiplerine üst üste 2.galibiyet şansını vermeyecekledir diye düşünüyorum. Turu bile geçerlerse şaşırmam ama bunu başarmanın çok kolay olmayacağı da aşikar!.
NAPOLİ-PORTO
İlk maçı sahasında 1-0 kazanan Portekiz devi otoritelerce tur için favori gözükse de, Helton’un sakatlanıp sezonu kapaması ve Napoli’nin kendi sahasındaki form durumu bence bu handikapı aşacak güçte.
Hele de kalecilerinin yokluğunda defans kurgusunda problem yaşayacaklarını düşünüyorum ve Napoli kesinlikle gol bulacaktır. İlk golü yemedikleri sürece de, çeyrek final için en az Porto kadar şansları olduğu kanaatindeyim.
SALZBURG-BASEL
Bu sene ilk kez bir maçı gol atamadan bitiren Avusturya temsilcisi sahasında golü bir şekilde bulacaktır ama maçı yemeden bitirme şansı da bence çok yok!. Erken bir gol çok zevkli bir maç getirebilir ve herkes turu Salzburg’un rahat şekilde geçeceğini düşünse de, Basel’i çantada keklik görmek ne derece doğru olur bilemiyorum.
0-0 biten ilk maçın rövaşında benim de favorim Salzburg ama sadece burun farkıyla!.
FİORENTİNA-JUVENTUS
Avrupa Liginin final adaylarının başında benim bakışımla bu iki takım geliyordu ama birbirleriyle eşleştiler ve testilerden biri Artemio Franchi’de kırılacak!. Torino temsilcisi son 11 maçtır yenilgi yüzü görmedi ama Fiorentina da Avrupa’da bu sene kendi sahasında hiç kaybetmedi.
İlk maçtaki 1-1’lik skor Fiorentina’yı bir adım öne çıkartıyor gibi gözükse de tam bir yazı-tura yani % 50-50 maçı olduğunu, yakalanan şansları değerlendirecek takımın turu geçeceğini düşünüyorum.
BENFICA-TOTTENHAM
Tarihleri başarılarla dolu iki dev kulübün eşleşmesinde ilk maçı deplasmanda 3-1 kazanan Benfica turu da bir bakıma ülkesine dönmeden geçmiş oldu. Bu sene yaptığı flaş transferler ile çok kaliteli bir kadro kuran Portekiz ekibi, aslında sezona iyi başlayan ama sonrasında sakatlıklar ve daralan kadro sebebiyle ritmini kaybeden Londra temsilcisi karşısında zaten çeyrek final vizesini çoktan aldı ama sahasındaki maçı da kazanacaktır diye düşünüyorum.