https://abcspor.com/wp-content/uploads/2020/11/ataturk.jpg

İKONİK REKABET; SEBASTIAN COE VS STEVE OVETT

Okunması Gerekenler

Sebastian Coe vs Steve Ovett. Britanya atletizminin tarihi ezeli rekabeti!..

1980 Moskova Olimpiyatları’nda doruğa ulaşan bu ikonik kapışma, dünya genelinde de çok büyük ilgi çekmişti.

Ovett 800m’de Coe’yi yenip altın kazanırken (Coe gümüş), Coe altı gün sonra 1500m’de Ovett’i (bronz) geçip altın madalya kazanmıştı.

Coe daha yakışıklı, daha güleç, daha kibar, daha sosyal, basınla iyi ilişkileri ile medyatik biriydi. Hatta adeta rock yıldızı misali ikonik bir figür olan Coe için 2012 Londra’yı almalarında, en az Tony Blair kadar etkisi olduğu söylenirdi. Ovett ise daha sert, daha içine kapanık, daha asosyal biriydi.

Amerika’nın boykotunda sahne alan 1980 Moskova Olimpiyatlarında;

800metrede aslında kağıt üstündeki favori Coe idi ama altını Ovett almıştı.
1500metrede ise “favori olan Ovett duble mi yapacak” diye düşünülürken, bu kez kazanan Coe olmuş, Ovett ise bronz madalya ile yetinmişti.

Daha da derine inersek; Coe, Moskova’ya 800 metrede dünya rekorunun sahibi ve bu mesafenin favorisi olarak gelmiş, 1500 metre veya mil yarışlarında ise 3 senede 43 yarışta yenilgisiz olan Ovett vardı.

Coe stil olarak, genellikle liderliği ele alıp son 200-400m’de patlama yaparken, Ovett ise taktiksel zekasıyla rakipleri sıkıştırıp son düzlüğe sprintini saklar, o meşhur atağını yapardı.

Aynı mesafelerde aynı ülkeden iki dünya yıldızı atletin çıkması, Ada basınını fazlasıyla memnun etmiş ve ülke adeta Ovett’cı-Coe’cu olarak ikiye bölünmüştü hatta bizler bile!..

Bu arada 1984 Los Angeles’ta da o kazanmış ve erkekler 1500 metrede, olimpiyat tarihinde iki kez kazanabilen tek atlet olmuştu.

Ovett fakir bir aileden, Brighton’un gelir düzeyi düşük semtlerinin birinden çıkmıştı. Coe ise Ovett’dan 10 ay sonra Londra’da bir mühendisin oğlu olarak, zengin bir aileye doğmuştu..

Ve tüm spor kariyerleri boyunca sadece 6 kez yarıştıklarını da düşünürsek, beraber çıkılan her pist, tansiyonu ve rating’i daha da katlıyordu. Ve bunların hemen hepsinin de Major finaller olduğunu da unutmayalım!..

Sanki iki ağır sıklet boks şampiyonu var ama hep başkalarını dövüyorlar gibiydi. 1981 yılında ikisi de zirvedeydi. O yıl hiçbir yarışta karsılaşmadılar ancak 9 günlük bir süre içinde üç kez mil yarışında dünya rekorları kırdılar.

Aslında aynı senelerde bir yıldız adayı isim vardı ki; bu rekabeti çöpe atacak kalitedeki Belçikalı Ivo Van Damme. 1976’da Avrupa şampiyonu olup, Montreal Olimpiyatları’nda da 800-1500 metrelerinde gümüş madalya kazanan genç Belçikalı için, 1980’de bir yarışçı için en olgun yaşlarında (26-27) zirveye çıkacağı konuşulurken, aynı sene 29 Aralık’ta bir trafik kazasına kurban gittiğinden tüm sahne tam anlamıyla bu ikiliye kalmıştı.

50 yaş ve üstü hemen her sporsever bu büyük rekabeti hatırlayacaktır.

Kim daha iyiydi sorusuna benim, hatta belki pistlerin bile net cevabı yok. Ama “sen çocukken mahallede kendi çapında koşarken hangisiydin” diye soracak olursanız; Sebastian Coe idi benim seçimim ama o zamanlar internet yok, sosyal medya, belgeseller yok. Rekabetin daha derinlerine, detaylara indikçe bugün sorsanız; Ovett olurdu yanıtım.

Yazarın diğer yazıları için tıklayın

mail: burak.belgen@abcspor.com

twitter: @BurakBelgen

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

Son Haberler

KÜÇÜCÜK PASİFİK ÜLKESİNİN SPOR YOLCULUĞU, NAURU

Pasifik’teki sadece 21 km² yüzölçümüne sahip küçük bir ada ülkesi olan Nauru ve Spor dendiğinde, açık ara en popüleri...

Benzer Konular