Atos, Patos, Çitos, Doritos, Atromitos, Van Çakaritos, tam Çakaritos !! Adını ilk duyduğumda bir Cips markası sandığım ama araştırdığımda taş gibi takım olduğunu öğrendiğim Atromitos’u geçemeyeceğimizden benim de şüphem yoktu. Oturmuş bir takım olmaları ve kendi sahalarında 22 maçtır yenilmiyor olmaları kafamda bir “acaba mı”da oluştırmadı değil. Atromitos tipik bir kontratak takımı hüviyetinde sürekli yarı sahasında oyunu kabul etmesi sebebiyle Fenerbahçe maçın tamamını dar alanda ve set oyunu şeklinde oynamak zorunda kaldı.
Fenerbahçe tempoyu yakalayamadığında çok fazla dar alanda oynamak zorunda kalıyor. Öyle olunca da Nani ve Sow gibi oyuncular meziyetlerini kullanamıyor. Nani’ de içeri giriyor, ortaya geliyor, orta bölge iyice daralıyor. Kendi kendimize alanı daraltıyoruz. Sow ortada, Diego ortada, Nani ortada. Volkan Şen birinin yerinde sahada olmalı. Üstelik de çok durarak oynuyoruz, daha çabuk oynamak lazım, topa şiddet kazandırmak lazım.
Orta sahanın göbeğinde oynayan ikiliden Souza mükemmele yakın bir oyun ortaya koyarken, ilk yarı boyunca Meireles çok ağır kaldı, top kontrolü ve koordinasyon konusunda sıkıntılı bir görünüm sergiledi ve adeta Fenerbahçe’nin el freni oldu. Atromitos yalnızca bir kez kontrataktan çok tehlikeli oldu. O pozisyonda rakibi arkadan çeken Caner’in vurdumduymazlığı affedilir gibi değil. Hakem pozisyonu süzemedi. Caner’in elini rakibin formasından çekerken görse hem penaltı hem de kırmızı kart verebilirdi her ne kadar çekme düşürücü şiddette olmasa da.
İlginç bir şekilde Atromitos hiç risk almadı. Fenerbahçe turu Kadıköy’e bırakacak dediğimiz dakikalarda oyuna sonradan gelen Van Persie faul kokan pozisyonda klasına yakışır enfes bir kafa vuruşuyla turu getirdi, siftahı yaptı. Diego biraz durgundu, pas yollarını iyi tıkadılar, topu her aldığında baskı yedi. Bu sene çok formda ama sistemde yeri var mı, yok mu hala tereddütteyim.
Fenerbahçe’nin iyi oynamasının da sebebi Diego oluyor, düşük temposunun bir sebebi de Diego oluyor hep. Geçen yıl da çok tartıştık bu yılda çok tartışacağız. Kadro dışı kalmış, tek hazırlık maçı yapmadan Fenerbahçe’ye gelmiş Volkan’ın kadroya alınıp, Ozan’ın Uefa listesinin dışında bırakılmasını anlamak mümkün değil. Fenerbahçe orta sahasına dinamizmi getirecek adam da Ozan. Şener sağ tarafta müthiş oynadı. Gökhan’ı aratmadı.
Souza Topal’ın muadili dedik ama Topal’dan fazlası çok. Bacakları uzun, çok top çalıyor, ayağı hem daha temiz hem daha çabuk ayaklı ve topla çok rahat, ileride de daha fazla dolaşıyor. Bana göre Topal’dan formayı aldı. Van Persie için müthiş bir moral golü oldu. Turu getirdi, geliyorum dedi. Tur da Van Persie de hayırlı uğurlu olsun. Fenerbahçe’nin hala zamana ihtiyacı var.
Ozan, Volkan Şen ve gelirse Feghuli ile tam bir takım olacağız diye umut ediyorum. 1 ayımız daha var, sabır diyorum.
Yazarın diğer yazıları için tıklayın
mail : bruno.monte@abcspor.com
twitter : @BrunoMonte1907